English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Inglês / [ B ] / Bir şey söyleyeyim mi

Bir şey söyleyeyim mi tradutor Inglês

804 parallel translation
Sonuna kadar gitmek istiyorum ama bunu takım hâlinde yapmak istiyorum Neeko'nun yaptığı gibi. - Sana bir şey söyleyeyim mi?
I want to make it to the end, but I want to do it as a team, kind of like how Neeko's doing it, you know?
Ve sana bir şey söyleyeyim mi, Otero?
And let me tell you something, Otero.
Bir şey söyleyeyim mi?
I tell you one thing :
Sana bir şey söyleyeyim mi, Müller?
Let me tell you something, Müller.
Sana bir şey söyleyeyim mi? Sen de haritanda da en az şu Pindar kadar kaçıksınız.
You and your map, you're as crazy as him and his Pindar.
- Bir şey söyleyeyim mi?
You wanna know something?
Ben de bir şey söyleyeyim mi Scarlett?
And you know something else, Scarlett?
Size bir şey söyleyeyim mi?
Do you want to know something?
Bir şey söyleyeyim mi?
Shall I tell you something?
Sana bir şey söyleyeyim mi?
Let me tell you something.
Bir şey söyleyeyim mi doktor?
Do you know something, doctor.
- Danny, bir şey söyleyeyim mi?
- Danny, you wanna know something?
- Bir şey söyleyeyim mi?
- You know something?
Baba sana bir şey söyleyeyim mi?
Pop, you want a shock?
Bir şey söyleyeyim mi?
Do you wanna know something?
Size bir şey söyleyeyim mi, Rahibe?
Shall I tell you something, Sister?
- Bir şey söyleyeyim mi?
- You wanna hear something?
Size komik bir şey söyleyeyim mi?
You want to know something ridiculous?
Sana bir şey söyleyeyim mi?
You want to know something?
- Bir şey söyleyeyim mi? Zavallı dostum Wes'i gözlerimin önünde kafa derisi yüzülüp de bir kan gölü içinde terk edildiğini gördüğümde yapmam gerekeni çok iyi biliyorum.
- Let me tell you, when I seen my poor friend Wes lying dead in a pool of blood, being scalped in front of my eyes,
Sana bir şey söyleyeyim mi bayım?
Let me straighten you out, mister.
Bir şey söyleyeyim mi?
You know what?
Bir şey söyleyeyim mi, hayatta onun gibi olmak istemem.
I'll tell you one thing, I don't ever want to be like him.
- Bir şey söyleyeyim mi?
- You wanna know something? - What?
Seni güldürecek bir şey söyleyeyim mi?
You want me to say something you can laugh at?
Sana bir şey söyleyeyim mi?
Do you want to know something?
Sana bir şey söyleyeyim mi Paul?
Shall I tell you something, Paul?
Bir şey söyleyeyim mi Teğmen sen de bizim kadar ölüsün.
You know something, Lieutenant, you're a dead duck just like all the rest of us.
Sana bir şey söyleyeyim mi, Anna, iyi kahve yapıyorsun.
One thing I'll say about you, Anna, you make a good cup of coffee.
- Bir şey söyleyeyim mi, Gruver?
- Can I have a word, Gruver?
Ama size tuhaf gelecek bir şey söyleyeyim mi?
But I'll tell you something that's rather ironic.
Sana bir şey söyleyeyim mi, 65 yaşındayım, hala kadınlarda gözüm var.
I'll tell you, I still have a feeling for women, and I'm 65.
Bir şey söyleyeyim mi?
You know something?
Bir şey söyleyeyim mi?
You know what I bet?
Bir şey söyleyeyim mi Sam?
Want to know something, Sam? He was right.
Sana bir şey söyleyeyim mi, Öyle sert biri gibi durmuyor.
I'll say one thing for him. he's not looking very hard.
Sana ilginç bir şey söyleyeyim mi?
You wanna hear something funny?
Sana bir şey söyleyeyim mi?
You know something?
- Bir şey söyleyeyim mi, Dennis?
- You know something, Dennis?
Ama size bir şey söyleyeyim mi, beyler...
BUT LET ME TELL YOU ALL SOMETHING, GENTLEM EN.
Sana bir şey söyleyeyim mi İsa Peygamber buraya gelip, vaaz vermekten korkmazdı.
Let me tell you, Jesus wouldn't be afraid to walk in here or any speakeasy to preach the gospel.
Sana bir şey söyleyeyim mi, Dov Landau?
Now may I tell you something, Dov Landau?
Sana bir şey söyleyeyim mi?
Well, let me tell you something.
- Bir şey söyleyeyim mi? - Ne?
HOW I WONDER WHAT YOU ARE.?
Sana bir şey söyleyeyim mi?
Well, let me tell you something, mister.
- Bir şey söyleyeyim mi?
I'll tell you one thing, em.
Ve bir şey daha söyleyeyim mi?
And you know something else?
- Bir şey daha söyleyeyim mi?
- And you know something else?
Bir şey daha söyleyeyim mi?
Can I tell you something else?
Bir şey daha söyleyeyim mi?
You want another one? !
Bir şey söyleyeyim mi?
I'll give you some news...

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]