Düş tradutor Inglês
2,360 parallel translation
- Düş kırıklığın.
- Rebound.
Bu bildiğim birkaç şey daha çok düş görmek gibi.
It's like some things I know and then it's more like dreaming.
Mistik bir deneyimi anlatıyor gibisin, düş gibi.
You could be describing a mystical experience, like a dream.
Evet, düş gibiydi, tamamen tuhaf bir düş gibiydi.
Yeah, it was like a dream, like a totally bizarre dream.
Benim payımdan düş.
Deduct it from my share.
Merdivenlerden düş hadi.
Take a spill down the stairs.
Yeniden düş kurmaya başlayabilirdim, oynamaya, kaybetmeye, kazanmaya,...
I could start dreaming again, playing, losing, winning...
Bir düş daha gördüm.
I had another dream.
Oğullarım tam bir düş kırıklığı.
My sons have been such a disappointment.
Dr. Ian Pryme, Bergen Üniversitesi, Norveç. Çok düş kırıcı bir çalışmaydı, çok.
It's very disappointing, very disappointing.
Dr. Ian Pryme, Bergen Üniversitesi, Norveç. Düş kırıcıydı, çünkü bu çalışma, "hakiki denklik" ilkesine bir anlamda temel oluşturdu.
Especially because this paper sort of served as a basis for the whole principle of "substantial equivalence".
- Düş de öl.
- Drop dead and die.
Duygularını açtığından, düş kırıklığından sanmıştım.
I thought it was just venting, frustration.
İşte, düş ağıma Simon.
The coup de grace.
Tökezleyip düşeceksen, onun üzerine düş.
If you're gonna trip, trip on him.
Peyotenin Amerikan Yerlileri tarafından ayinde kullanıldığını ve düş benzeri bir sürüklenme hissi yarattığını söylemişti.
He said peyote was used by native americans to pray and induces a dreamlike, drifting sensation.
Sevgi karmaşık bir durum duygu, Sam. Tamamıyla sızlanma, düş kırıklığı ve kızgınlık.
Love is a complicated emotion, Sam... full of tingly feelings and frustration and anger.
Seni düş kırıklığına uğratmayacağız.
We're not gonna let you down, Michael.
Bir de Stella, James Turner hakkında bulabildiğin her şeyin peşine düş.
And Stella, hunt down everything you can on a James Turner.
Yakamdan düş!
Back off
Düş önüme, kızım.
Keep walkin', girl.
O numaradan birazını düş istersen.
Scratch a few off that number.
Yani, öyle bir düş kurarsın ki bir de bakmışsın, senin alet kazık gibi havaya kalkmış.
I mean, the mind is so powerful, it can give you a dream so real that it makes your dick come.
Neyin nesidirler, ne isterler... Bilim insanı olarak, cevapları bilmemenin yarattığı düş kırıklığını paylaşıyorum.
Who they are and what they want, as a man of science I share your frustration in not having these answers.
Anlıyorum Carl, benim peşime düşmüşsün, benim peşime düş, ama bunu kardeşime yapma, tamam mı?
You know, Carl, you want to come after me, fine, come after me, but just don't make it about my brother, okay?
Düş kırıklığı için üzgünüm.
Sorry to disappoint you.
Peşine düş Betty Ne yapıyorsun?
- * go for it, betty * - um, what are you doing?
Peşine düş Betty Kim yıkabilir hayallerini Peşine düş Betty Yapabilirsin her istediğini Evet.
* go for it, betty, no need to get sweaty * * just go for it, betty * * i know that you're ready * * yeah, yeah, yeah, yeah *
Peşine düş Betty Peşine düş Betty MEADE YAYINCILIK Nasıl bu kadar çok kişi Havalı konularla ilgili bir şeyler yapıyor?
* go for it, betty * * you know that you're ready, go for it, betty, go for it * how come all those people get to do something in the hot issue?
Başka bir düş kırıklığı daha Agnes.
And yet another one bites the dust, agnes.
Düş peşine, düş peşine adamın Cebi doludur, kalıbımı basarım
Follow the man, follow the man With his pockets full of the jam
Düş peşine, düş peşine adamın
Follow the man, follow the man
Bohemya Bohemya kafanızdaki bir düş
Bohemia Bohemia's a fallacy in your head
- Ama düş kurmak güzel
- But it's nice to dream
Son seferinde bana kaybettirdiğin miktardan düş.
Take it off my tab from the last time you lost me money.
Düş yakamdan yeter.
Just back off.
Kuşkusuz son derece düş kırıklığı hissetmiş olmalısınız.
Surely you must feel terribly disappointed.
Düş kırıklığı mı?
Disappointed?
Ah evet, Düş kırıklığı yaşadım fakat işler bu şekilde yürüyor.
Ah yes, I am disappointed but this is the way of things.
Düş önüme.
Keep where I can see you.
Daniel, akla gelen her yönden seni düş kırıklığına uğrattım.
I have let you down in every conceivable way.
Duygusal açıdan düş kırıklığına uğramış olduğunu sanıyorum.
I feel that he must have gone through emotional disappointments.
Düş şimdi, Tüm jedi'ların düşmesi gerektiği gibi.
Now you fall, as all Jedi must
Ekibin güvende olmasının verdiği rahatlamayı boz camgözü bulamamış olmalarının verdiği düş kırıklığı izliyor.
The relief that the team is safe is matched by frustration that they failed to find the six gill shark.
- Düs yakamdan!
- Get off my back!
Beni düs kirikligina ugrattiniz.
You disappoint me.
"bir şey istiyorsan peşine düş" diyorum.
"don't give in to the doubt." and if you want something, you gotta go for it.
Peşine düş Betty Yapabilirsin her istediğini
blah, blah, blah.
Düş kırıklığının klasik masalı.
Good luck with that.
Düş yakamdan.
Get off my ass.
Düş yakamdan.
[GASPS]
dusty 49
düşündüm 122
düşünüyorum 297
düşünüyorsun 44
düşün 451
düşünün 108
düşüneceğim 105
düşünmüyorum 81
düşünceler 16
düşünmek 24
düşündüm 122
düşünüyorum 297
düşünüyorsun 44
düşün 451
düşünün 108
düşüneceğim 105
düşünmüyorum 81
düşünceler 16
düşünmek 24
düşünmedim 36
düştü 109
düşünemiyorum 69
düştüm 81
düşünceli 20
düşünürüm 38
düşünme 63
düşünüyor 23
düşüneyim 58
düşünmem lazım 60
düştü 109
düşünemiyorum 69
düştüm 81
düşünceli 20
düşünürüm 38
düşünme 63
düşünüyor 23
düşüneyim 58
düşünmem lazım 60
düşünmeliyim 39
düşününce 41
düşünüyorum ki 20
düşünüyordum 129
düşünüyor musun 27
düşünsene 342
düşünsenize 76
düşünüyorum da 210
düşündüm de 330
düşündüğüm gibi 49
düşününce 41
düşünüyorum ki 20
düşünüyordum 129
düşünüyor musun 27
düşünsene 342
düşünsenize 76
düşünüyorum da 210
düşündüm de 330
düşündüğüm gibi 49