Hadi artık tradutor Inglês
2,668 parallel translation
- Hadi artık!
Get on with it!
Hadi artık!
- Come on!
Hadi artık.
Come on.
Hadi artık.
Off you go.
Ondan sonra sana her şeyi anlatmaya hazırım. Hadi artık!
And there'll be time to explain everything that's happening.
Hadi artık!
Let us work!
Spike, hadi artık!
Spike, come on.
- Hadi artık!
- Hurry!
. Sony, hadi artık!
Sony, don't get mad!
Hadi artık, Vincent!
Come on, Vincent!
Hadi artık başlayalım, olur mu Jeffrey?
Let's get this puppy started, shall we, Jeffrey?
Hadi artık!
Come on! Oh, sorry!
Tamam, hadi artık, hediyeleri açalım!
All right, now, come on, open presents, open presents.
Hadi artık! Bas şu düğmeye!
Just do it, just press the button.
Hadi artık kabul edelim, bizler boktan bir türüz.
Let's take it for granted we're a stupid fucking species.
Evet, hadi gidin artık, hadi.
Right, off you go, off you go.
Pekâlâ... Hadi eve gidelim artık.
Okay, time to go home.
Pekâlâ... Hadi eve git artık.
Okay, time to go home.
Evet, yağmur yağdığının farkındayım, ama, hadi, artık 2021'deyiz.
Yes, I realize it's raining, but, come on, it's 2021.
Hadi şu işi halledelim de eve gidelim artık.
Let's just... do this and then we can go home.
Hadi kalk, biz de gidelim artık.
Get up and let's go.
Hadi ama Kate, içeri geçelim artık.
Sha-boom! Come on, Kate, let's go back inside.
Hadi yatağınıza git. Geçti artık.
Go back to bed, it's all right.
- Hadi aç şu örtüyü artık da başlayalım.
- Take off that sheet and let's start.
Hadi. Çıkmamız lazım artık.
- Come on, we've got to go!
Hadi artık!
Come on!
Hadi, çık artık!
Please, get out.
Hadi çocuklar, içeri girelim artık. - Çok üşümüş olmalısınız. - Evet.
Well, we quickly go inside it cold ah
- Julia, hadi gel artık buraya. - Kraggen.
Julia, you better get up here... come on.
Hadi bitir artık yemeğini!
Hurry up and finish!
Beyler, hadi, yapalım şu işi artık?
Guys, come on, can we just do this?
Git artık hadi.
So... Get out of here.
- Bu seni ilgilendirmez artık, kızım. - Söyle hadi.
- Not your problem, girlfriend.
Hadi uzayalım artık, John-John.
Walk away, John-John.
Hadi gidin artık buradan!
Let's go!
Artık gitmek zorundayız. Hadi gidelim!
We must leave let's go!
Hadi, başlayalım artık.
Come on, let's get it on.
Hadi gitmem lazım artık.
Okay, I have to go.
Hadi bakalım Lily, giyinelim artık.
- Okay, Lily, time to get dressed. - Okay.
"Kâfirden alınacak büyük ganimet var. Yeter artık oturduğumuz, hadi gidelim" derler.
They are saying, " The infidels have large spoils of war waiting to be taken.
[Mahidevran] Mustafa, hadi oğlum artık yeter.
Mustafa, that's enough for today.
Bırak artık, hadi.
Just leave it, come on.
Hadi kaçalım artık.
I'm going to take a leak.
Hadi gidiyoruz artık, arabaya binelim.
Right, off you go, let's get in the car.
Geçti artık hadi uyu.
It's OK, go to sleep.
Hadi çıkalım artık.
Man, let's get the hell out of here.
Hadi beni vur da kurtul artık!
Spare me the prehistoric shite.
Güvensizlik üzerine kurulu ilişkiler yaşamayacağım artık. Git hadi.
I've been in a relationship based on mistrust.
Bitir artık! Bitir artık hadi!
Oh for God's sakes, do it!
Bitir artık hadi!
Finish it!
- Hadi, başlayalım artık.
- Come on, let's get this started.
artık 611
artık yeter 112
artık değil 377
artık biliyorum 66
artık bitti 204
artık bilmiyorum 31
artık istemiyorum 47
artık yok 173
artık özgürsün 32
artık dayanamıyorum 176
artık yeter 112
artık değil 377
artık biliyorum 66
artık bitti 204
artık bilmiyorum 31
artık istemiyorum 47
artık yok 173
artık özgürsün 32
artık dayanamıyorum 176
artık var 39
artık her şey bitti 29
artık çok geç 412
artık senin 35
artık korkmuyorum 38
artık gidebiliriz 26
artık güvendesin 54
artık önemi yok 34
artık gidebilirsiniz 36
artık değilsin 23
artık her şey bitti 29
artık çok geç 412
artık senin 35
artık korkmuyorum 38
artık gidebiliriz 26
artık güvendesin 54
artık önemi yok 34
artık gidebilirsiniz 36
artık değilsin 23