Işe yarayacak mı tradutor Inglês
891 parallel translation
O zaman bu plan işe yarayacak mı sanıyorsun?
Then... do you really think this plan is going to work?
- Bu gerçekten işe yarayacak mı?
- Will it really work?
- Sence işe yarayacak mı?
- do you think this is gonna work out?
- Sizce bu bir işe yarayacak mı?
- Do you think we're getting anywhere?
Operasyon işe yarayacak mı?
Will he respond to the operation?
Sence işe yarayacak mı?
Do you think it will do?
Gördüğüm en güzel fişek ama işe yarayacak mı?
It's the most beautiful firecracker I've ever seen, but will it work?
- Sence işe yarayacak mı? - Denemeden bilemeyiz...
- Oh, you think it will work?
Sence işe yarayacak mı?
You think it'll work?
Bu kez işe yarayacak mı?
Will you do it this time?
- Bu işe yarayacak mı Doktor? - Belki.
Is this going to work, Doctor?
Bir oyun olacak, Miri, ama işe yarayacak mı?
It'd be some foolle, Miri, but do you think it would work?
- işe yarayacak mı?
- Could you?
Bu işe yarayacak mı?
Will it work or not?
Aldığımız ağrı kesiciler işe yarayacak mı merak ediyorum.
I wonder if the pain killers we bought would help.
Maske işe yarayacak mı?
Are you sure this visor will work?
Ama insan vücudunda işe yarayacak mı?
But will it work in the human body?
Bakalım Ritalin bir işe yarayacak mı?
I think we should wait and see what happens with the Ritalin.
Albay, bu işe yarayacak mı?
Colonel, will this thing work?
Bakalım senin yüzde 10'luk tahminlerin işe yarayacak mı?
We'll see how your 10-percent guesswork pays off, huh?
Bakalım, bu işe yarayacak mı?
Let's see if this one works.
İşe yarayacak bir planım var.
I have a plan that won't.
İşe yarayacak ilaçlarımız var.
We have some medicine that might help.
İşe yarayacak mı, deneyin de görün.
Go ahead and see what good it'll do ya.
İşe yarayacak mı?
Do you think it'll work?
Elbette, ben gemiyi, bayrakları ve işe yarayacak her şeyi kullanıyorum.
Sure, I'm using the boat, the flags and everything else that will work for me.
Sanırım bu işe yarayacak.
I think this will work.
Hadi hayatım. İşe yarayacak.
Hurry, darling. lt will work.
Çok işe yarayacak,... bunları kaleye götürelim, emrimdeki 100 gönüllü askerin bunlara ihtiyacı vardı.
There must be a ton of it. I'm sure gonna be looking forward to seeing that soldier boy's face when we bring this in.
İşe yarayacak, benim yaptığım gibi anahtarı kullanacaklar.
Lt'll work, they'll manage with the key as well as I do.
Sanırım işe yarayacak.
I think it might work.
İşe yarayacak mı?
Are you sure it'll work?
- İşe yarayacak mı?
What do you think?
İşe yarayacak sanırım.
I think it'll work.
Yani işe yarayacak bir planın mı var?
You think you have a scheme that might work?
- İşe yarayacak mı?
- Will it work?
Sanırım mıknatıs işe yarayacak.
I think the magnet's going to work.
Görünüşe göre yatıracağım para çok şükür ki sonunda bir işe yarayacak.
It looks like my share of the money is luckily going to be worth something after all.
- İşe yarayacak mı?
- Think that will do it?
İşe yarayacak mıydı?
Could this 18-year-old hairdresser from brixton
Bir yıldan fazla bombanın üzerinde çalıştıktan sonra uçağı döndürürken geçen o 53 saniyede "İşe yarayacak mı yoksa yaramayacak mı?" diye düşünüyordum.
After all, we work in the bomb during one year. In those 53 seconds in that it turned the airplane I thought : "It will be that it goes to function"
Bu silaha kadın koruyucu da denir, ben gidince işe yarayacak.
It is called a Lady's Companion. That's what it'll be when I'm gone.
- İşe yarayacak mı bakalım.
- Let's see if it works.
İşe yarayacak mı?
Sure it'll work?
Victoria, eğer provada yaptığımız gibi yaparsak, işe yarayacak.
Victoria, if we do it just the way we rehearsed it, it will work.
Bu çifte işe yarayacak, hepsini haklayacağım.
A lot of good this'll do. Wouldn't stop a hedge-hopper.
- Delia Darrow'u biliyor olabilirler. Charlie'yi de öğrenmiş olabilirler ama planım işe yarayacak.
They may know about Delia Darrow, and they may find out about Charlie here, but the plan is still gonna work.
Sanırım işe yarayacak.
You know, I think this is gonna work out.
İşe yarayacak mı?
Will this do it?
İşe yarayacak mı sence?
You think it'll work?
- Harikasın. Yaptığımız her şey işe yarayacak.
Everything we do works out the jab.
işe yarayacak 86
işe yarayacaktır 19
michael 2337
michele 109
michèle 40
mike 2004
mina 105
miss 41
mira 52
mimi 88
işe yarayacaktır 19
michael 2337
michele 109
michèle 40
mike 2004
mina 105
miss 41
mira 52
mimi 88