English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Inglês / [ R ] / Rahat bırak onu

Rahat bırak onu tradutor Inglês

3,297 parallel translation
- Josh, rahat bırak onu.
- Josh, leave her alone.
- Rahat bırak onu.
Come on! RYAN : Let her go!
Çünkü ilk maçı, biraz rahat bırak onu.
It's his first match, give him a break.
Rahat bırak onu.
Leave her alone.
- Rahat bırak onu!
Leave him alone!
Arya, rahat bırak onu.
Arya, leave him alone.
- Rahat bırak onu!
- You leave her alone!
Rahat bırak onu.
Give her a break
- Rahat bırak onu.
- Leave me alone.
Mildred, rahat bırak onu!
Mildred, leave her alone!
Rahat bırak onu!
Leave her alone!
Açılın, onu rahat bırakın.
Get away. Let him go.
Yapma, evlat. Onu rahat bırak.
Don't, son, leave him alone.
Kate onu rahat bırak
Kate, leave it alone.
Onu rahat bırak!
Leave him alone!
Onu rahatsız etmeyi kes ve rahat bırak diyorum.
I'm telling you, just back off, and give her a break.
- Rahat bırakın onu!
- Leave her alone!
Onu biraz rahat bırak.
Cut her some slack.
Onu biraz rahat bırak.
Give him a break.
- Hey, onu rahat bırak.
- Hey, leave him alone.
- Onu rahat bırak, Ricky.
- Let him go, Ricky.
Onu rahat bırak yoksa Müdür Kelner'a Pepsi makinesinden çeyrekler halinde 32 $ çaldığını söylerim.
You let him go or I'll tell Principal Kelner who stole $ 32 in quarters out of the Pepsi machine.
Onu rahat bırak, yeni çocuk o.
Leave him alone, he's the new guy.
Claudia'yı birazcık seviyorsan onu rahat bırak.
If you love Claudia just a little, leave her alone.
Beyler, rahat bırakın onu.
Guys, leave him alone.
Onu rahat bırak.
Leave her alone.
- Onu rahat bırak.
Ah, cut him some slack.
Onu rahat bırakıyoruz.
We'll let him slide.
Onu rahat bırak canavar!
Leave her alone, monster!
Onu rahat bırak.
So go over his head.
Onu rahat bırak.
He had fun.
Jason'ı küçüklüğünden beri tanıyorum ve bu çocuk hiç böyle mutlu olmadı, onu rahat bırak!
You know what, Pam, I've known Jason his whole life, and the boy has never been happier, so leave him alone!
Sanırım "Onu rahat bırakın da dinlensin" konuşmasını duymak üzereyiz.
I think we're about to get the "leave him alone and let him rest" speech.
- Nereye gideyim? - Onu seviyorsan, bizi rahat bırakırsın!
- If you love him, you'll leave us!
Belki de onu Bangkok konusunda rahat bırakırsan -
Maybe if you let him off the hook about Bangkok...
Onu rahat bırak, adamım.
Leave her, man.
Hayır hayır onu rahat bırakın
Leave it! Leave it! Vicky!
Onu rahat bırak!
Leave her alone!
Onu rahat bırak kahrolası!
Leave her the fuck alone.
Onu rahat bırak.
Leave her alone!
Onu rahat bırak, Kara.
Leave it, Kara.
- Tamam, onu rahat bırak...
All right, leave her be, I'll take my clothes off.
Onu rahat bırak, tamam mı?
Leave her alone, will you?
- Onu rahat bırakın.
- Leave him alone.
Tamam, onu rahat bırak, Carlos.
Okay, lay off her, Carlos.
Onu rahat bırak, Nolan.
Leave him alone, Nolan.
Rahat bırakın onu!
Leave her alone!
- Onu rahat bırak.
You leave her alone now.
- Onu rahat bırakın!
- Leave him alone!
Onu biraz rahat bırak.
Let her alone.
Onu rahat bırak, biraz iyi davran.
Leave her alone. Be nice to her.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]