Saat 22 tradutor Inglês
592 parallel translation
Saat 22 : 30'da kulüpteki bardan karısını aradı.
He called his wife at 10 : 30 from the bar at the club.
Eğer o saat 21 : 30'da erkek arkadaşıyla konuşmak istemediyse, saat 22 : 30'da niçin telefonu kaldırdı?
If she didn't want to speak to her boyfriend at 9 : 30, why did she pick up the phone at 10 : 30?
Saat 22 : 30'da telefonu kaldırdı mı?
But did she pick up the phone at 10 : 30?
Saat 22 : 00.
It's 10 o'clock in the evening.
Babası saat 22 : 00'de evde olmasını söylemişti.
Her father told her she'd have to be home at 10 : 00.
Saat 22 : 45. Ya da o civarda.
It happens to be 10 : 45, or thereabouts.
" Yat limanına yaklaşık olarak saat 22.20'de vardık.
" We arrived at the boat landing at approximately 10 : 20.
Saat 22.24.
It is 10 : 24.
Ben saat 22 : 00 Escudero özel bültenini sizlere ulaştıran Bob Bumpas.
Bob Bumpas speaking... and bringing you our 10 : 00 p.m. special events newscast from Escudero.
Her gece saat 22 : 00'de yatıyor, sabahları 6 : 00'da kalkıyordum.
In bed every night at 1 0 up every morning at 6.
- Saat 22.00'de çıkıyorum. Buradaysan, mecburen görürüm seni.
I'm through at 10, so if you're here, I can't help but see you.
- Saat 22 : 30'da mı?
At 10 : 30?
Matmazel Lyons dün gece saat 22 : 30'da küçük Philip'in ağladığını duyduğunu söylüyor.
Miss Lyons says she heard little Philip crying at 10 : 30 last night.
Yani üç saat 22 dakikan var.
That gives you exactly three hours, 22 minutes.
Saat 22.00'ye kadar hala savaştasınız.
you are still at war.
Odada müzik istenmiyor, erkek ziyaretçide ne tırnak cilasi, ne de gösterişli saçlar. Resmi çoraplar ve saat 22 : 00 da yatılır.
No music in your room, no male visitors, no nail varnish, no elaborate hairdos, regulation stockings and in by ten o'clock every night.
Acele edersem saat 22 : 00 gösterisine yetişebilirim.
If I hurry, I can just make the 10 : 00 show.
Oraya gittiğimde saat 22 : 00 gibiydi.
I got there about ten.
Saat 22 : 00'den sonra self servis başlıyor.
They put it on self-service after ten.
- Erkek, kadın ve çocuklarla birlikte 18 araba Gladesville, Texas'tan bugün, saat 22 : 20'de geçti.
"Eighteen rolling units with men, women and children... " passed through Gladesville, Texas, 1 0 : 20 p.m. this date.
Yarın saat 22,00'de buraya dönmüş olmalıyım.
I must be back by 10 : 00 am tomorrow.
Saat 22 : 00'da tombala var. Gece de kıyafet balosu.
There's Bingo at 10 : 00, fancy dress party tonight.
- Önce saat 22 : 30 Bay Foscarelli.
No, it's about 10 : 30, Mr. Foscarelli.
Yolcuyu saat 22 : 30 sıralarında iskeleye bıraktım.
I dropped the fare at the pier about 10 : 40.
Bana saat 22 : 00'de sahile taksi tuttuğunu söylemiştin.
You told me he took a cab to the beach at 10 : 00 p.m.
Billy sizi saat 22 : 00'de arayacak.
Billy's going to call you at about 10 o'clock.
Ben olay yerine saat 22 : 00'de vardım, 43 dakika sonra.
I arrived at the scene of crime at 10 : 00, 43 minutes later.
"Polisin bildirdiğine göre, saat 22 : 00 sularında..." "... bir uçak LA Bölge Katran Kuyuları'na iniş yaptı. "
Shortly before 10 : 00 p.m., the police reported that an airplane had been shot down into the La Brea Tar Pits.
İşte, al şu radyoyu ve eğer saat 22 : 00 a kadar gelmezsem, hava saldırısı iste.
Here. Here, take the radio, and if I don't get back by 2200 hours, you'll call in the air strike.
Saat neredeyse 22 : 00.
It's almost 10 : 00.
Saat tam 22 : 30'da, evini aramanı istiyorum.
At exactly 10 : 30, I want you to call your house.
22 : 30'da kocasıyla konuştuktan sonra ve saat 23 : 00'te soyguncunun kaçtığını görmeden önce bir ara.
Sometime after her husband spoke to her at 10 : 30 and sometime before you saw the burglar run out at 11 : 00.
Sesi duyduğunuz zaman saat,.. ... 7'ye 22.5 var demektir.
When you hear the tone, it will be 22 and one half minutes till 7 : 00.
Dr. Stall ile görüşmek istiyorum ayrıca sesi duyduğum zaman saat, 6'ya 22.5 var demektir.
Listen, I'm calling Dr. Stall, and as a matter of fact, when I hear the tone, it'll be 22 and one half minutes till 6 : 00.
- 22 saat oldu, saatleri saydım.
- It's been 22 hours, I counted them.
Sana iki saat veriyorum. 22 : 00'de burada olmazsan, anlaşma biter.
I give you two hours. You ain't here by 1 0, the deal is off.
New York rezervasyonunuz için arıyorum, öğleden sonra saat 3'teki 22 sayılı seferde boş yerimiz olabilir. Yarım saat sonra arasak size bu numaradan ulaşabilir miyiz?
About your reservation to New York, we may have some space on Flight 22 at 3 p.m. Will you be at this number for another hour?
Saat daha 22 : 30.
It's only 10 : 30.
Saat 22 : 40 olmuş bile, "Operasyon Akşam Yemeği" başlamalı.
Operation Supper would begin.
Jenny, kendimi asla saat 11'i 22n geçe bağlamaya kalkışmam.
Jenny, I never commit myself at 22 minutes past 11 : 00.
Buz evinde yaşayan eskimo varsa 22 saat sonra canlı yayın yapacağımızdan haberi olsun.
There's a fucking Eskimo sitting in his little igloo... who does not know that we go live in 22 hours.
22 Ekim 1860 tarihinde, Donnafugata'da saat 18 : 00'da Belediye Seçim Komitesi, bu kentin seçmenlerinin yaptığı halk oylamasının oylarını incelemek için bir araya geldi.
On October 22nd, 1860, in Donnafugata, at 6 : 00 p.m., the Municipal Election Committee met to examine the votes cast by plebiscite by the population of this town.
Bugün Perşembe, saat 6 : 26. Havanın 22 derece olduğu bu güzel yaz gününde Bobby Don Brewer Show'u dinliyorsunuz.
It's 26 after 6 on a Thursday, it's 71 degrees in the good old summertime on the Bobby Don Brewer Show.
Sana saat başına 22 sent ödenen beş saatlik bir iş bulabilirim.
If you can leave right away, I can get you five hours work at 22 cents an hour.
- Saat kaç?
- What time is it? - 22 : 00.
Resim, saat 7 : 22'de kalıpçıya gelecek biz de senin yazını ayarlayacağız.
At 7 : 22, the picture gets to the engraver, and we start setting up your copy.
Bu da bize sizin şu "Yok Edici Güç" ünüzü bulmamız için... - 22 saat verir.
Which gives us just under 22 hours to find... your "Juggernaut."
Önce saat 22 : 30.
I like that. "It's about 10 : 30."
Saat 16 : 00 ile 22 : 00 arasında ne yapıyordu?
What did he do between 4 : 00 and 10 : 00?
O 22,000 doların her bir sentini alıp yarın saat 3'te, Street Park 57 numarada ol yoksa gözlerini oyarım anladın mı?
You have every cent of that $ 22,000 3 : 00 tomorrow, the 57th Street Park, or I'll blow your eyes out, got it?
Eminim dün gece saat tam 1 : 22'de, yatakta kafası ding ding diye çalarak dimdik oturmuştur.
I just know that last night at exactly 1 : 22 a.m., she sat bolt upright in bed... with her head going ding, ding, ding, ding, ding, ding, ding!
2260 20
22 00 23
2261 yılıydı 19
saat 16 49
saat 15 32
saat 12 139
saat kaç 1021
saat 6 229
saat 23 33
saat 4 173
22 00 23
2261 yılıydı 19
saat 16 49
saat 15 32
saat 12 139
saat kaç 1021
saat 6 229
saat 23 33
saat 4 173
saat 1 132
saat 18 42
saat 5 177
saat 9 217
saat 2 157
saat 20 32
saat 8 244
saat 10 325
saat 21 38
saat 13 39
saat 18 42
saat 5 177
saat 9 217
saat 2 157
saat 20 32
saat 8 244
saat 10 325
saat 21 38
saat 13 39
saat 07 28
saat 3 195
saat 17 40
saat 19 45
saat 11 234
saat kaçta 135
saat 7 206
saat 14 39
saat 06 26
saat geç oldu 36
saat 3 195
saat 17 40
saat 19 45
saat 11 234
saat kaçta 135
saat 7 206
saat 14 39
saat 06 26
saat geç oldu 36