Sözümü dinle tradutor Inglês
170 parallel translation
Ama sözümü dinle ve buna kalkışma.
But take a tip from me, bud, don't try it.
Bu seferlik benim sözümü dinle.
Let me prevail in this.
Sözümü dinle...
Listen here.
Bobby! Bobby, sözümü dinle.
WILL YOU COME DOWN FROM THAT TREE?
Bir saat sonra senin evinde olur, sözümü dinle.
That guy will be at your place with the money ready in no time. Believe me.
Eskiden küçük bir oğlan olduğum ve bildiğim için sen benim sözümü dinle.
- I used to be a little boy and I know.
Bir dahaki işinde, benim sözümü dinle.
The next job you get, you'll listen to me.
- Bir şey olmaz.. Sen sözümü dinle!
- Nothing will happen, I tell you!
Sözümü dinle.
Take my advice.
Can sıkıcı bir moda, fakat sözümü dinle.
Very unpleasant fashion, but can't be helped.
Sözümü dinle.
Just take my word for it.
Tartışma, sözümü dinle.
Don't argue : Obey me :
Sözümü dinle.
That's all I have to say.
Sözümü dinle. Frizyalılara git.
- Do what I told you, go to the Frisians.
Sözümü dinle.
Son, you've got to listen.
Sözümü dinle.
Take my advice, young fellow.
Sözümü dinle.
Do as I say
Sözümü dinle ve bildiklerini anlat!
You better believe it and level with me!
Sözümü dinle, Nelson.
Mark my words'Nelson.
Sözümü dinle.
Do as you're told.
- Sözümü dinle, vazgeç bundan.
- Take my advice. Drop it.
Sözümü dinle, eninde sonunda batacaktır.
Go along with me, eventually it's gotta.
Sözümü dinle.
Take my word for it.
Sen en iyisi benim sözümü dinle.
Take my word for it.
"Sözümü dinle. Anlaşma yap."
No, just take my advice.
Sözümü dinle, burada kalman gerek.
You must stay here!
Sözümü dinle, genc kal.
Take my advice : stay young.
Sözümü dinle.
You listen to me.
Sözümü dinle çünkü insanların canı yanabilir.
Just do what I tell you, because people might get hurt.
Sözümü dinle!
Listen here!
Hey tatlım, sözümü dinle...
Hey, sweet heart, take my advice...
Lord Hamletle konuşarak harcama onları... sözümü dinle ve vazgeç bu işten.
I would not, in plain terms, from this time forth... have you give words or talk with the Lord Hamlet.
O zaman benim sözümü dinle.
Well, listen to me then.
Gelecek sefere sözümü dinle.
Listen to me next time.
- Bart, sözümü dinle!
- Bart, you listen!
Evet ama gel sen benim sözümü dinle.
Yes, but, this is what I have to say to you.
Sözümü dinle.
Listen to what I say.
Sözümü dinle, bu birikimi kullanabilirsin.
So it occurs to me that you could use a nest egg.
- Gelecek sefere sözümü dinle!
- Maybe next time you'll listen!
Prens adına emrediyorum, sözümü dinle.
I charge thee in the Prince's name obey.
Sözümü dinle. unut gitsin.
Take my advice. Let it go.
Sözümü dinle, sen olsaydın Gibson'la atışırdım ve hepsiyle de, Gibson'a da söyledim.
Mind you, if it had been you, I'd have broken with Gibson and every mother's son of'em, so I told Gibson.
Wilma, sözümü dinle.
Wilma, Listen to me.
Andie, bak tatlım, benim sözümü dinle tamam mı?
Andie, look, honey, take my word for this, okay?
Dinle ve sözümü kesme.
Listen, and don't interrupt.
- Harry... - Dinle beni ve sözümü kesme
- Listen to me, and don't interrupt.
Sözümü kesme de beni dinle.
- Listen to me, do what all you Southerners do.
Sözümü dinle be adam, gelme işte.
Don't come.
Sözümü kesmeden beni dinle.
Just hear me out.
Sözümü ister dinle, ister dinleme.
You take it or you throw it away.
Dinle Ludo, hiç sözümü tutmadığım oldu mu?
Ludo, have I ever broken a promise?
dinle 8539
dinleniyorum 19
dinle onu 25
dinle ahbap 23
dinlen 93
dinle baba 21
dinle dostum 74
dinleme 19
dinleniyor 56
dinleyin 2039
dinleniyorum 19
dinle onu 25
dinle ahbap 23
dinlen 93
dinle baba 21
dinle dostum 74
dinleme 19
dinleniyor 56
dinleyin 2039
dinlemek istiyorum 18
dinle beni 1110
dinledim 33
dinlenin 36
dinlenmen gerek 19
dinlen biraz 26
dinlemek istemiyorum 29
dinleme onu 24
dinlenmelisin 59
dinlemiyorsun 67
dinle beni 1110
dinledim 33
dinlenin 36
dinlenmen gerek 19
dinlen biraz 26
dinlemek istemiyorum 29
dinleme onu 24
dinlenmelisin 59
dinlemiyorsun 67