English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Inglês / [ Y ] / Ya babam

Ya babam tradutor Inglês

1,743 parallel translation
Ya babam gider de herkese "Bir adam var, hem çok iyi pasta yapar, hem de ölüleri geri getirir." derse?
What if Dad tells people... ... there's a pie-maker who has a knack for baking and waking dead people?
Ya babamın öfkesi ya da boşluk.
It was Dad's wrath or the void.
Ya babamız Stacey gitti diye bana kızarsa?
What if daddy got mad at me because Stacey had left?
O kutu Sashko'ya babamın hediyesi.
That box is a gift for Sashko from your father.
Ya babamı alt etmek için yeterli cesareti yoksa?
What if he doesn't have the guts to take out my father?
Ya babam beni takıma yeniden aldıramazsa?
And what if dad can't get me back on the team?
Ya da kafamızı dümdüz tutsaydık tıpkı babamın da dediği gibi sonunda kendimizi bataklığa boğsaydık?
Or just keep your head all straight, like dear old Daddy says, and pretty soon you'll get yourself a swamp up there.
Babam sekreteriyle Fransa'ya kaçtı ve sonra, yaklaşık dört yıl kadar önce de kansere yakalandı ama şu anda tamamen iyileşmiş durumda.
Oh, well, my dad ran off to France with his secretary, and then, about four years ago, she got cancer, but she's completely recovered.
Babamın kendini öldürmek istediği ya da bakirelerin onun ilgisini çekip çekmediğiyle ilgili hiçbir fikrim yok.
I have no idea if my father ever intended to kill himself or if the virgins even appealed to him.
Babam kapıya asılıp gerilmeyi tavsiye ederdi.
My father used to recommend hanging from a door.
Bak, astronomi yıldızlar üzerinde çalışma yapmaktır ya da babamın dediği gibi, bulutların arasında boşa vakit geçirmek.
See, astronomy is about studying the stars... or as my dad says, wasting my time with my head in the clouds.
Sana şöyle söyleyeyim, hayatımın en güzel günü babamın gittiği gündü.
I tell ya, the best day of my life was when my dad left.
Geç kalırsam babamın tepesi atar, anlarsınız ya.
My da'll beat my arse if I'm late.
Sen ve babam işe dönmek zorunda kalacaksınız biliyorsun. ... ve mutfağın yeni yardımcıya ihtiyacı var.
This place gets any busier, you and Pop are gonna have to get back to work, you know, and manufacture some new help.
- Ben 22 yaşındayken ne zaman param bitse babamı arar Havana'ya gideceğimi söylerdim.
When I was 22, whenever I was really low on money, I would call my father and let him know that I was going to Havana.
Babamın jeti iş için İtalya'ya gidiyordu.
My dad's jet was going to Italy on business.
Babamız, hayattaysan ya da ölmüşsen hiçbir zaman benden uzak olmadın.
Our father, whether you live or you die. You are never far away from me.
Ama o zaman ya da şimdi, kesinlikle o gün babamın yüzleştiği kadar zor bir şeyle yüzleşmedim.
But no trial I have ever faced, then or now, was as hard as the one my father had to face that day.
Babamın mürettebatı altını, İspanya'ya dönüş yolunda ele geçirmiş ve ülkelerine kaçırabilmek için onu top şekline dönüştürmüşler.
My father's crew captured the gold on its way to Spain, and they cast it in the shape of a cannon to smuggle it home.
Babam mecnun gibi tanrıya yakarmaya başladı.
Dad started to pray to the Lord as if he was possessed.
Ya da babamın bıraktığı bir işarettir.
Maybe it's a sign from my dad.
Sakın bana peynir tattığını ya da kızlarla golf briçi oynadığını söyleme, çünkü babamı aldattığını biliyorum.
Don't tell me that you're tasting cheese or playing bridge-golf with the gals, because I know that you are cheating on dad.
Babam ya da büyükbabam karın kaslarının gelişmiş olmasını ya da vücutlarındaki yağ oranını kafalarına takmazlardı.
My father or my grandfather never worried about whether they had a six-pack of abdominals or what percentage of body fat they had.
Babam Şikago'ya geliyormuş.
My father's coming to Chicago.
Babam orada öylece oturup gazete ya da herhangi bir sey okuyor ve ben... Çatalla yumurtalari çirpiyorum.
My dad's just sitting there reading the news paper or something and I'm just... beating the eggs with a fork.
Doğru değil, taksici gördü. Ama babam görmedi. Arkamdan aşağıya inmemişti.
That's not true, the cabby saw, but... my dad didn't... he stayed upstairs.
Belki babamın bana yaptıkları yüzündendir ya da belki de annemin yaptıkları yüzünden.
"Maybe it's because of what my dad did or what my mother did."
Söyledim ya, babam onu bu yüzden terk etti.
I told you, he left her because of that.
Babam ailenin geri kalanını topluyor ve aşağıya indiriyor bodruma, kazan dairesine.
My father takes the rest of the family, they run downstairs to the boiler room, to the basement.
Ya eğer babam Cabal'ın kölesiyken kaynağı onlara verdiyse?
What if my father gave up the source to the Cabal when they had him under their thrall?
Ben o yaştayken babam beni Adana'ya inşaatlarda çalışmaya götürürdü.
At his age, my father had me working on the building sites in Adana.
Babamın siyatiği olduğu için, yerde yatamıyor anlarsın ya.
You know,'cause of my dad's sciatica, he can't just sleep on the floor.
Annemle babamın eşyaları? Peki ya oradaki hayatımız?
WHAT ABOUT MOM AND DAD'S STUFF?
Babamız, Nino'ya.
To our father, Nino
Babam ne anlattı bilmiyorum ama kapıya o yüzden kilit taktı. Çünkü Sergei manyağın biri.
And no matter what dad tells you, that's why he put the lock on my door - - because sergei is a psycho.
Evet ama babam hiç Fransa'ya gitmedi.
Yeah, dad's never been to France.
Ya Servet bey babam çıkınca toplu bir para vermeyecek mi?
Isn't Servet paying a lump sum when dad gets out?
Babam beni senden ayırmak için zorla Japonya'ya okula gönderse de,
Though I'm forced by my father to leave you to study in Japan,
" Tanrıya inanıyorum her şeye kadir babamız Dünyanın ve cennetin yaratıcısı ve İsa peygamberin onun oğlu olduğuna inanıyorum, Tanrımız.
" I believe in God, the Father Almighty, Creator of heaven and Earth, and in Jesus Christ, His only Son, our Lord.
Tanrıya, her şeye kadir babamıza ve onun Dünyayı ve Cenneti yarattığına inanıyor musun?
Do you believe in God, Father Almighty, Creator of heaven and earth?
Babamın çok zengin olduğunu söylemiştim ya sana?
You know how I told you my dad was really rich? He's a bus driver.
Bu kadar zaman, babamın öldürüldüğünü ya da beni terk ettiğini düşünmüştüm ve olan bu değilmiş.
You see, all this time I thought my father was killed or... had abandoned me, and that's just not what happened.
Size söyledim ya. Babamın öğrenmesini istemedim.
Well, good night.
Olanları bildiğimi ya da babamın dahil olduğunu söylemiyorum Morgan.
YOU'RE LOSING OBJECTIVITY HERE, KID. LOOK, I'M NOT TRYING TO SAY I KNOW WHAT HAPPENED O-OR HOW MY DAD'S INVOLVED, MORGAN.
Babam sana ona benim ekibim de yer verdiğimi söyledi mi?
Did my dad tell ya I put him on one of my work crews?
Ben sadece henüz daha ekiptekiler bilmiyorken, patron bilmiyorken... Haberin olsun Sam! Annem veya üvey babam, patronla ya da 125.bölge karakolunun geri kalanıyla pek vakit geçirmiyorlar.
I just... you know, meeting'the folks when the rest of the department doesn't know yet, the boss... uh, news flash, Sam- - ma, stepdad, they don't hang out with the boss and the rest of the detectives down at the old 1-2-5.
Peki ya babam?
What about him?
Babam hayattayken bana ya da kız kardeşime her kim el sürmeye kalksa... babam onları köpek gibi yere sererdi.
If anyone had ever laid a hand on me or my sister whe my dad was alive, he would have laid them down like dogs.
Bu kadar zaman, babamın öldürüldüğünü ya da beni terk ettiğini düşünmüştüm ve olan bu değilmiş.
You see, all this time I thought my father was killed or had abandoned me, and that's just not what happened.
Annem, babam ve kız kardeşlerim hepimiz Avustralya'ya gideceğiz!
Shut the fuck up! My folks, my sisters are goin'. - Whether you like it or not.
hangi feribot - eski feribot babamın çocukken çalıştığı o yıllar önce battı artık o yok ya orda kullana bileceğimiz bir telsiz varsa bulduk varsayalım nasıl çalıştıracağız - tamam güzel burda kalalım ve ölelim.
What about the ferry. What ferry? That old ferry my dad used to work on when he was a kid.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]