English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Espanhol / [ A ] / Az bekle

Az bekle tradutor Espanhol

357 parallel translation
- Evet. Az bekle.
- Sí, sólo un segundo.
- Şu ana kadar komik değil, ama az bekle.
- Hasta ahora no es gracioso, espera.
Az bekle.
Espere un momento.
Az bekle.
Espera.
- Fedya gidelim lütfen. - Az bekle.
- Fedja, vámonos, por favor.
Çok güzelsin. Az bekle.
Hace un día muy bonito ¿ Por que no vamos a comer fuera?
az bekle ; Ornshaw Az bekle delikanlı.
Párate bien Onshaw.
Az bekle
- Espera.
Jeremy, az bekle, nefes al, biraz.
¡ Jeremy, respira hondo! Respira hondo.
Az bekle.
Aguarda.
- Az bekle.
- Espera.
Az bekle, şunu izlemek istiyorum.
No quiero perderme esto.
Beni en az beklediğin an, işte o an beni bekle.
Cuando menos te lo esperes, es cuando debes esperarme. Espere, espere, lo siento...
Beni en az beklediğin an bekle.
Esperes, cuando menos lo esperes. Eso no tiene sentido.
Az bekle, Ralph!
- ¡ Espera, Ralph!
Flick, az bekle burada.
Espérame, Flick.
Az bekle, Anne.
Espera, mamá.
Az bekle.
Espera un minuto.
He-hey, Joey, az bekle.
- Joey, espera. ¿ Por qué tanta prisa?
Az bekle bakalım Beş'in Üç'ü.
Espere un segundo, tercero de cinco.
az bekle. bi bırak.
Oye, espera. Suéltalo.
Az bekle.
Espera aquí.
Ee, az bekle lütfen, Craig.
Un segundo, por favor.
- Az bekle.
- Aguarda.
Bekle az.
Espera.
Bekle, biraz bekle, az sonra öcü bıçağıyla gelecek.
Estás fuera
Bekle, biraz bekle, az sonra öcü bıçağıyla gelecek.
Dejen de cantar esa horrible canción ¿ No me oyen?
Tamam, az bekle.
Sí, ya voy, espera un momento.
En azından sabaha kadar bekle.
Al menos espere a mañana.
- Bekle az.
Espera.
En azından Kontes'e geminin yerini söyleyinceye kadar bekle.
Espera hasta que le diga a la condesa dónde está el barco.
Max, en azından bir gün bekle. Dinlen.
Max, por lo menos espera un día y descansa.
- Bekle, az biraz yürürsün.
- Espera, puedes caminar diez pasos.
Jimmy bekle. Olumlu bir şey olmasa da, en azından bronzlaşıyoruz burada.
Espera un segundo, Jimmy, Al menos podemos pasar el rato,
Kahretsin, Doo, bekle az!
¡ Maldita sea, espera!
En azından o dönene kadar bekle.
Por los menos espera que él regrese.
Az daha bekle.
Sólo espera...
Bekle Arturo, az sonra geliyorum.
Espera, Arturo, enseguida salgo.
Ama azıcık bekle.
Pero espera.
Bekle az.
¡ Espera, espera, espera!
- Bir saniye bekle. Az önce acil durum aramasına kimi yazdırdım?
Un momento, ¿ a quién te he dicho que avisen en caso de emergencia?
- Bekle az! - Hayır sen bekle!
¡ No, tú escucha!
- Özür dilerim. - Özür dilerim. Bekle az.
¡ Espera!
Whoa. En azından 140 olana kadar bekle.
Al menos espera a que llegue a los 65 kg.
Bekle az. Efendim?
Perdone, señor.
Az bekle lütfen.
¡ Espera, por favor!
- Az bekle.
Solo un minuto.
Bak, eğer cidden söylemek zorundaysan, en azından doğru zamanı bekle.
Si debes decírselo espera el momento justo.
Bekle Az sonra getiririm
Aguarda. Toma una más.
Tamam, sen şurada bekle. Doktor az sonra seninle ilgilenir.
Espera por allá, la doctora vendrá enseguida.
Bekle. Ben. Ben, az önce muhacir değildim ama.
Hace un momento, no era un refugiado!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]