English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Espanhol / [ B ] / Benim gibi mi

Benim gibi mi tradutor Espanhol

5,125 parallel translation
Büyüdüğümde senin gibi bir kahraman olmak istiyorum. - Benim gibi mi?
Cuando crezca quiero ser un gran héroe como tú.
- Benim gibi mi?
- ¿ Como yo?
Ben sana çok önemli müşterilerimi yönlendiriyorum benim işim için çok önemli olan hayatları senin işlerinde yaptığın gizliliğe bağlı olan insanları! Ama sen birden bülbül gibi şakımaya başladın öyle mi?
Te mandé clientes importantes gente que es vital para mi negocio gente cuya subsistencia depende de tu confidencialidad ¿ y tú te das vuelta como un perrito esperando que le rasquen la barriga?
Benim gibi bir kadın yenilenmeye ihtiyaç duyduğunda en iyi eşcinsellerine danışır ama ne yazık ki Porselen, yani Dişsiz Şımarık Elf, New York'ta.
Cuando una mujer de mi tamaño necesita un cambio de look, llama a sus amigos gays pero tristemente, Porcelana, el Duende Desdentado Descarado, está en Nueva York.
JP cidden göt benim odam yüzünden bana göt gibi davranmaya başladı. - JT gitmemi mi istedi?
Oh, sabes, JP está siendo un gilipollas porque quiere que subarrente mi habitación. ¿ JT?
Yankee oyuncusu gibi davranmak benim olayım, sen nasıl bir şerefsizsin?
Imitar Jugadores de baseball es mi fuerte. ¿ No tienes honor?
Senin kalbin de benim gibi atıyor, değil mi?
Tienes mi beneficio en el alma, ¿ no?
Yoksa sen de onlar gibi, herşeyi sadece benim için mi yaptın!
¿ O estás, como ellos... haciendo todo esto por mí?
Aynı 80'lerdeki gibi, Kolayı yeni kolayla değiştirdiğimde, ki bu benim hızlı zamanlarımda kullandığım lakaptı.
Como en los años 80, cuando reemplacé la Coca-Cola clásica con la New Coke, que solo era mi apodo para las anfetaminas, en realidad.
O zaman beri benim için bir çeşit aile gibi oldunuz. Ben de size teşekkür etmek istedim.
Pero desde entonces, os habéis convertido en mi familia y quería agradecéroslo de alguna manera
Sen de benim gibi duydun, değil mi?
¿ Lo has escuchado como yo, no es así?
Benim gibi bir abin olduğu için mi?
¿ No estás saliendo por un hermano como yo?
O da senin gibi toplumun bir ferdi... Benim işim arkadaşlık kurmak ve caddede olup biten olaylarla ilgili... biraz endişelerimiz var...
Como miembros de la misma comunidad... mi socio en los negocios y yo, estábamos preocupados, por los problemas callejeros.
Hayır hayır, benim Ferrari'm Miami Vice'daki Don Johnson'ınki gibi beyazdı kırmızı değil.
No... no... no, mi Ferrari era blanco. Como el de Don Johnson en Miami Vice. No rojo.
Kocam sizde omurilik zedelenmesi olduğuna dair bahse girdi ama benim gibi olanları bir mil öteden bile tanırım.
Mi marido apostaba que tenías una lesión en la médula espinal, pero puedo detectar una a una milla de distancia.
Eğer CIA'da olsaydım ve yurtdışında yasadışı işler yaparak hayatını riske edecek birini arasaydım inan bana, işi yapmak için benim gibi birini isterim.
Si yo estuviera en la CIA y estuviera arriesgando mi vida en el extranjero haciendo algo ilegal créame, me gustaría que alguien como yo, me ayudara a hacer el trabajo.
- Sanki benim küçük evimmiş gibi.
- Es como mi casita.
Tıpkı benim gibi babamı da mı böyle kullanmıştınız?
Me tomaste al igual que usted jugó mi padre.
- Benim istediğim gibi oynayacağız! - Sadece kaybetmeyeceksin!
- ¡ Jugaremos a mi manera...
Oh, benim deliliğim gibi mi?
¿ O por no estar loco como yo?
Sen benim en iyi arkadaşımsın ve senin gibi biriyle daha önce hiç tanışmadım.
Tú eres mi mejor amigo y yo nunca he conocido a nadie como tú.
Benim ondan hoşlandığım gibi hoşlanıyor mu bilemem ama aslında onu öptüm bile.
No sé si de la misma manera que a mi me gusta. De hecho, incluso he besado a esa persona.
Benim ve onun karışımı gibi bir teni vardı.
Ella tenía esa piel mezcla de mi piel y la de él.
Bildiğiniz gibi İnanç ve Adalet Yasası benim için çok önemli.
Como todos saben, el Acta de la Fe y la Justicia está muy cerca de mi corazón.
Tıpkı Lana gibi bir fırsatın benim de hayatımı değiştirdiği fikri beni aşıyor.
Me deja perpleja... El pensar que al igual que a Lana, un encuentro fortuito cambió mi vida.
Gördüğünüz gibi hastamız Bethlehem Hastanesinde benim gözetimimde bulunan otuzbeş yaşlarında, alımlı bir kadın.
Como pueden ver la paciente es una hermosa mujer de 35 años... que ha estado bajo mi cuidado en el Hospital Bethlehem.
Belki öyledir, ama en azından benim mezar taşımda seninki gibi yazmayacak.
Tal vez, pero por lo menos en mi lápida no dirá lo que dirá en la tuya.
Aynı benim plak koleksiyonum gibi.
Esto es igual que mi colección de discos.
Ama seni ezecegim ama ayakta duracak kemigin kalmayacak, benim istedigim gibi oturup, emekleyeceksin.
Sí te quebraré. Y te quedarás rota para sentarte o arrastrarte a mi antojo.
- "Benim gibi çocuklar için" mi?
¿ "Niños como yo"?
Yüzden açıkçası yanlış bir seçim yapmış gibi! Ah, o benim popomo dokundu 2 kez!
Ah, que ya tiene dos veces mi trasero tocó, así que ella ha claramente hecho la elección equivocada.
Benim onurumu savunuyordu ve arkadaşlık mahkumiyet gibi.
Estaba defendiendo mi honor, y decir amiga es exagerar.
O aptalların birisi binada ve benim kocam gibi davranıyor!
Uno de esos idiotas está aquí y se está haciendo pasar por mi esposo.
Benim biraz kafam karıştı ama, hadi listeye bakalım... "istifa et" - evet ki tereyağından kıl çeker gibi olacak
Estoy un poco confundida. Pero siento que, vamos a ver la lista Mm... "Renunciar a mi trabajo".
Benim ailem seninkiler gibi değil.
Mi familia no es como la tuya.
Benim dedem de bunda harikaydı. Troya'dan Helen ya da S.S. Excalibur gibi isimler seçerdi.
Mi abuelo era bueno en eso y elegía nombres como "La bella Helena", Escalibur..
Müvekkilim de tıpkı benim gibi bu durumlardan haberdar değildi.
Mi cliente no tiene conocimiento de estos hechos...
Dogru, Annemin arkadaslari her zaman benim telefondaki sesimin ayni anneminki gibi geldigini söylerler bilirsin iste.
Sí. Los amigos de mi mamá siempre dicen que sueno como mi mamá, ya saben,
Hayal olan benim soruşturmamdı, suç tam olarak anlattığım gibi işlendi.
Mi investigación fue la fantasía, el crimen ocurrió exactamente como se lo expliqué.
Onun gibi yaşamazsam, benim hayatımın bir anlamı yok.
Si no la vivo como él, mi vida no tiene sentido.
Benim gibi biri mi? Senin gibi biri.
Alguien como yo.
- Senin yerine benim pas alıcı olmam gibi mi?
Porque voy a ser el receptor abierto titular y no tú?
Tıpkı benim patronum gibi.
Es como mi jefe.
Diğerlerimiz gibi tek başınaydı fakat şunu da eklemem gerekir ki ciddi manada yalnızmış izlenimi veren ilk kişi oydu. Benim rahatsızlığımın da belirtilerinden biriydi bu.
Estaba, como todos nosotros, solo pero fue el primero en darme la impresión de estar profunda y verdaderamente solitario síntoma de mi propio padecimiento médico.
Size hikâyemi olduğu gibi anlatmak benim için bir zevk ve dahası bir ayrıcalık olur.
Y será un placer, y un privilegio contarle mi historia. Tal como es.
Ailemde üniversiteye gidiyormuş gibi yapan ilk kişi benim.
Yo soy la primera persona en mi familia, que finjo ir a la Universidad.
Benim hayatım, tıpkı diğer hayatlar gibi esrarengiz ve garip.
Mi vida como la vida de todos Es misteriosa y secreta
Ve bunu yaşıyorum... yani bahis gibi, bu benim fikrim bile değildi.
Como la apuesta! Y ni siquiera era mi idea, eso fue fácil...
Bir canavarın benim gibi bir kadını mutlu edebileceğini mi sanıyorsun?
¿ Crees que una Bestia como tú, colmaría a una mujer como yo?
Benim gibi bir kardeşin daha olsun isterdin, değil mi?
Habrías preferido un hermano distinto ¿ no?
Benim Rudi tutmak sıkışmış gibi değilim'Küçük şehriye Ne Zaman zaman kadar artık oturabilir, ama bu'bana yapmaz ner kuyruk ya da en azından, Spencer?
Estoy atascado gusta mantener mi Rudi en'pequeña ne fideos de vez en cuando, hasta que ya no pueden sentarse, pero eso no me convierte en'ner cola o, al menos, Spencer?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]