English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Espanhol / [ B ] / Benimle gel

Benimle gel tradutor Espanhol

9,012 parallel translation
Benimle gel.
Ven conmigo.
Evie, benimle gel.
Evie, tú te vienes conmigo.
- Sen benimle gel.
- Tú ven conmigo.
Ateşli Eller, benimle gel.
Manos Calientes, conmigo.
Başkente benimle gel.
Deberías venir conmigo a la Capital.
- Benimle gel.
- Ven conmigo.
Dorothea, benimle gel.
Dorothea, ven conmigo.
Pekala, o zaman benimle gel.
Ok, papá, ven conmigo.
Benimle gel. Niye duruyorsun ki?
Ven conmigo. ¿ Por qué quedarte?
Benimle gel öyleyse.
Entonces márchate conmigo.
Benimle gel lütfen.
Ven conmigo, por favor.
Benimle gel.
Te vienes conmigo.
Benimle gel, ufaklık.
Ven conmigo, pequeña.
Sevgilini uyandırman gerek ve benimle gel.
Tienes que despertar a tu novia y venir conmigo.
Benimle gel benim için.
Venga conmigo... para... complacerme.
Drew, benimle gel.
Drew, tú estás conmigo.
Benimle gel. - Teşekkür ederim.
Camina conmigo.
O zaman... O zaman benimle gel.
- Entonces... ven conmigo.
Sadece benimle gel.
Sólo ven conmigo
- Benimle gel.
Ven conmigo.
Bir dakikalığına benimle gel.
Ven aquí un momento.
Bu akşam benimle gel. Kara Gök'ü yok etmemi, sokaklardan uzak tutmamı sağla ve sana şunun sözünü veriyorum Wilson Fisk seninle yüzleştiği gün korkunun tadını alacak zira deli gibi korktuğu adamı mahvettiğini bilecek.
Ven conmigo esta noche... ayúdame a acabar con "Cielo Negro", a mantenerlo fuera de las calles y te prometo... que Wilson Fisk sabrá cómo sabe el miedo, cuando se enfrente a ti, porque sabrá que podrás darle una patada en las pelotas
Benimle gel işte.
- No, solo un paseo.
Hadi Joe, benimle gel.
Quiero que vengas conmigo.
Benimle gel.
Acompáñame.
- Benimle gel.
- Solo ven conmigo.
Benimle gel, Peter.
Ven conmigo, Peter.
Benimle gel bir saniye.
Ven conmigo un segundo.
Biraz konuşabilirmiyiz, benimle gel.
Sólo voy a tomar prestada a Jasmine aquí por un segundo. ¿ Quieres venir conmigo?
Tao, benimle gel. Flynn, Sanchez, Sykes, ön taraftan.
Flynn, Sánchez, Sykes por el frente.
Benimle gel. Sana herşeyi göstereceğim. Kumarhanelerin bize ne verdiğini.
Si vas allí, te mostraré todo lo que tenemos lo que los casinos nos han dado y luego hablaremos.
Noah, sen benimle gel.
Noah, te vienes conmigo.
Gel benimle.
Venga conmigo.
Gel benimle.
Vamos.
- Garfield, gel benimle.
- Garfield, ven conmigo.
# Gel benimle yelken aç #
* Viene navegando lejos de mi *
# Gel benimle yelken aç # # Hey, hey, oh, oh # # Gel yelken aç, yelken aç #
* Viene navegando lejos de mi * * Viene navegando lejos, viene navegando lejos *
Benimle düğüne gel.
Ven a la boda conmigo.
Eğer bu kadar endişeliysen benimle birlikte gel.
Si estás tan preocupada, ven conmigo.
Gel benimle.
Venga.
Bu aile kafayı yemiş. Gel benimle yaşa.
Está familia está enferma, y debes venir a vivir conmigo.
O zaman onu ek. Gel benimle çıplak kağıt oyunu oyna.
Entonces deshazte de ella y ven a jugar conmigo desnudo a las cartas.
- Ben hallederim ; gel benimle.
- Yo la acompaño.
Gel benimle. Çay içelim.
Ven conmigo, te compraré un té.
Benimle dışarı gel.
¿ Tú vienes? Compruébela, por favor.
Gel benimle minnoşum.
¡ Ven conmigo, niña!
Benimle gel.
Conmigo.
- Bunu da nereden çıkar- - - Gel benimle.
- ¿ Por qué asumirías que...?
Gel benimle.
Ven conmigo.
Gel de birkaç içki iç benimle.
Tómate algo conmigo.
Gel benimle birlikte izle.
Ven a verla conmigo.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]