English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Espanhol / [ D ] / Değil mi frank

Değil mi frank tradutor Espanhol

342 parallel translation
Ama beraber küçük bir iş yapıyoruz, değil mi Frank?
¿ No es así, Frank?
Sana yardım etmemden rahatsız olmuyorsun değil mi Frank?
¿ Te importa que te ayude?
• Pekala • Bunu bilmiyorduk, değil mi Frank?
- No sabía eso, Frank, ¿ y tú?
Her şey yolunda değil mi Frank?
Pero está todo bien, ¿ no Frank?
Ne tesadüf, değil mi Frank?
¿ Te resulta familiar?
Güzel bir resim, değil mi Frank?
Ese es un cuadro agradable, ¿ no, Frank?
Ah, evet, senin için küçük, değil mi Frank?
Oh, sí. Es poco para ti, ¿ no, Frank?
İyi fikir değil mi Frank?
¡ Es una buena idea! ¿ Verdad Frank?
Onun için 75 frank alırdın, değil mi?
Entonces aceptará 75 por ella. ¿ Acepta?
Helen, hayatım hiç değerli değil... Seni ve Frank'i tehlikeye atıyorum.
Helen, mi vida no es tan valiosa como para hacer peligrar la tuya y la de Frank.
Bildiğiniz gibi size çok küçüklüğünüzden beri Bay Frank diyorum etrafta kimse yokken Bay Frank dememin bir sakıncası yok, değil mi?
Bueno, como lo llevo llamando Sr. Frank desde que era un chiquillo... no pasa nada si lo llamo Sr. Frank cuando estamos solos, ¿ no?
Biz bir can aldık, değil mi, Frank?
Nos llevamos una vida, ¿ no?
Olanların sebebi buydu, değil mi, Frank?
Oh, ¿ fue culpa de él? ¿ No, Frank?
O büyük bir adam, değil mi, Frank?
Es un buen hombre, ¿ verdad, Frank?
Söylesene, Frank, dün gece yanlış bir şey yapmadım, değil mi?
Dime, Frank, ¿ hice algo mal ayer?
suçlu olduğumu düşündüğün için... bunları söylemiyorsun değil mi?
¿ Estás segura de que no dices eso porque piensas que en el fondo tal vez sea culpable? No, Frank.
İhtiyar Frank Patch'i hatırlıyorsun değil mi Howie?
Recuerdas al viejo Frank Patch, ¿ no, Howie?
Hiçbir şey görmedik, değil mi, Frank?
No, no vimos nada. ¿ Verdad, Frank?
Daha önce hiç bir kadına ateş etmedim, değil mi, Frank?
Nunca he matado a una mujer, ¿ verdad?
Doğru değil mi? Frank.
¿ No es verdad, Frank?
Durmadan yaşlandığına yemin ederim, Billy, öyle değil mi, Frank?
Te juro que cada día vas siendo más experto, Billy. ¿ No, Frank?
Kardeşiniz Frank başka bir bankanın yönetim kurulunda değil mi? Parkman Yatırım?
¿ Su hermano Frank no es consejero del Parkman Savings and Loans?
Kardeşin Dave'in kasabaya dönmesi heyecan verici değil mi dedim?
Frank, te digo que si no estás contento.
Onu satmak istemezsiniz, değil mi Bayan Frank?
¿ No estaría interesada en vender eso, Sra. Frank?
Frank ve çocukların yukarıdan dolanıp beklediklerini sanmıyorsun, değil mi?
¿ No pensará que Frank y los muchachos han dado un rodeo y le están esperando?
Frank bir kadına ateş etmez, değil mi?
Frank no será capaz de matar a una mujer, ¿ no?
- Frank Jesse, değil mi?
- ¿ Frank Jesse, cierto?
Oradaki Frank Machin değil mi?
¿ Ése no es Frank Machin?
Sen Frank Machin'sin değil mi?
Tú eres Frank Machin.
Bu Frank Machin değil mi?
¿ No es Frank Machin?
Yakında 25 milyon frank bizim olacak. Harika, değil mi?
¡ Es formidable ahora podemos tener pronto 25 millones de francos!
Ben doğru anladım, değil mi, Frank?
Hablabas en serio, ¿ no Frank?
İsminiz Frank'ti, değil mi?
Se llama Frank, ¿ no?
Clanton çetesinin üyelerini temsil ediyoruz - sen Ike Clanton, ben Frank McLowery - sonra Bay Chekov diğer Billy olmalı, öyle değil mi?
Dado que representamos a los miembros de la pandilla Clanton usted, Ike Clanton, yo, Frank McLaury entonces el Sr. Chekov vendría a ser el otro Billy, ¿ no es así?
Sana 30 frank borcum var değil mi?
- Te debo 3.000, ¿ verdad?
Sana 50 frank borcum var değil mi?
- Te debo 5.000 francos, ¿ verdad?
- Sana 100 frank borcum vardı değil mi?
- Te debo 10.000 francos. ¿ Verdad?
- Kendi kendine yapmaktan daha iyi değil mi?
- No, Frank. ¿ Es mejor que masturbarse?
40.000 frank bir hırsızlık değil tabii... 40.000 mi bayım?
40.000 es una estafa. ¿ 40.000?
Adın Frank, değil mi?
Se llama Frank, ¿ verdad?
Charlie, Frank Harmon'ı tanıyorsun değil mi?
- Charlie, ¿ conoces a Frank Harmon?
Bir polise kötülük yapmazsın, değil mi? - Onun ne yaptığına bağlı.
Nunca lastimarías a otro policía, ¿ no Frank?
Frank, Candice'i benim seni koruduğum gibi koruyor, değil mi?
Frank está protegiendo a Candy tal como yo te protegí a ti, ¿ no es cierto?
Frank de bana çiçekler veriyor. Öyle değil mi, Frank?
Frank siempre me regala flores, no es verdad, Frank?
- Frank geliyor değil mi?
- ¿ Brian no viene?
Değil mi? - Gitmek mi istiyorsun, Frank?
- ¿ Quieres irte?
Bizi vurmayacaklar değil mi?
Van a fusilarnos, ¿ verdad, Frank?
Adın Frank değil mi?
Se llama así, ¿ no?
Frank'di, değil mi?
Frank, ¿ no?
Senin üzerinde iyi iş yaptım, öyle değil mi? Doğru Frank.
Hice un buen trabajo contigo, ¿ no?
Öyle değil mi, Frank?
¿ No es así, Frank?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]