Hepsini mi tradutor Espanhol
2,608 parallel translation
- Elindekilerin hepsini mi aldı?
- Se llevó todas las que tenías.
Hangi öntanıları dışlayınca muayene odasından çıkacaksın, hepsini mi?
Parece que no quiere irse de la sala de observación - hasta que descartemos, qué, ¿ todo?
- Çekmiş. - Hepsini mi?
- Lo retiró de su cuenta.
- Hepsini mi?
- ¿ A todos?
Hepsini mi?
¿ Todo?
Hepsini mi? Aman ne güzel.
Es genial.
- Hepsini mi? Hayır.
¿ Todas?
Hepsini mi?
¿ Todas?
- Bak hepsini kesmişim di mi?
- Que podría cortarlo todo, ¿ no deberia?
Perdeleri çekmeyi unutmuşuz,... -... eminim ürkütücü komşum hepsini izlemiştir.
Bueno, olvidamos cerrar las ventanas, así que estoy seguro de que mi espeluznante vecino captó la mayor parte de eso.
Hepsini okuldaki bilgisayarımda sakladım.
Las guardé todas en mi disco duro en el colegio.
Bilirsin, takılıyordum sadece hepsini cebe indiriyordum. Çünkü kavgada bir köpek olduğunu düşünmemiştim. Ama param Harry Potter'ın üzerinde, orada.
Bueno, he estado resistiéndome en cierto modo de hablar de esto, porque no creo que tuviera un perro en esta pelea pero mi dinero está en Harry Potter.
Şey, eğer yayınlanırsa, Hepsini kitabımda okuyabilirsin.
Bueno, podrías leerlo todo en mi libro si publicara mi libro.
Hepsini sen mi içtin?
¿ Te las tomaste todas?
Sence geçen 60 yıl boyunca Pantolonları, hepsini sürtünerek düşürdüğü için mi, yoksa yaşlandığı için bacakları mı kelleşiyor?
¿ Crees que sus pantalones le rasparon todo durante los últimos 60 años, o están calvas porque es viejo?
Of, verdiği sinyallerin hepsini kaçırdın değil mi?
Realmente te perdiste las señales, ¿ no?
- Hepsini kafamda çektim, bitti.
- Los filmé todos en mi mente.
Kreatif ekibim, modelleri, kostümleri, reklam sloganlarını gönderdi sen de hepsini kabul ettin, ve ben de bunun için para aldım.
Mi equipo de creación te envió diseños, trajes, publicidad, y lo aceptaste todo y yo pagué por ello.
Bahse girerim sabahları karga bokunu yemeden uyanıp, güneş doğana kadar çarşafını çitiliyorsundur. Ama hepsini temizleyemiyorsun, değil mi?
Apuesto a que te levantas temprano cada mañana al amanecer... a restregar las sábanas antes de que salga el sol, pero tú simplemente no puedes quitarlo del todo ¿ o sí?
Hepsini öldürmek için mi?
¿ A matarlos a todos?
Bilgin olsun, yeni sevgilin Michael Knight en yakın arkadaşımla yattı. O sözlerin hepsini verdi ve hiç arayıp sormadı. Ne?
Para tu información, tu nuevo novio Michael Knight se acostó con mi mejor amiga, le hizo todas esas promesas, y nunca llamó.
Daha sonra hepsini atmak yerine bir tanesini benim ağzıma atsana.
Bien, de acuerdo, en vez de tirarlos luego, porque no simplemente tiras ahora uno dentro de mi boca.
Tek tek mi çürütmemi istersin, yoksa hepsini birden mi çürüteyim?
¿ Quieres que te las nombre una por una?
Uyuması gerektiğini söylemek için mi söyledi hepsini?
¿ Todo eso fue para decir que necesitaba ir a la cama?
Dur tahmin edeyim hepsini kaybettin değil mi?
Y déjame adivinar. Lo perdiste todo.
Hepsini sen arakladın, değil mi?
Tú lo preparaste todo, ¿ verdad?
Hepsini arabamdan buraya kadar taşımak zorunda kaldım.
Tuve que cargarlo desde mi auto.
Hepsini tanıyorum ama Bay Black'i hayatımda hiç görmedim.
Los conozco a todos, y no he visto jamás en mi vida al Sr. Black.
Annem, her şeyini, tüm hayatını bana feda etti. Braft hepsini elimden aldı.
Mi madre, murió y todo lo que me dio, todos sus sueños, Braft se los llevó.
- Hepsini sen mi çizdin?
¿ Tú has hecho todos esos dibujos?
Ne var ne yok hepsini konuşuyor olmamız beni kötü bir anne mi yapar?
¿ Soy una mala madre por pensar que debemos poder hablar acerca de todo?
Rick'i mi? Ben hepsini diyorum.
A todos ellos.
Görüntülerin hepsini sildim. Ayrıca şu anda dairemi de izleyen kimse yok.
He hecho una ronda de vigilancia, y no hay nadie vigilando en persona mi apartamento.
Ev kredisinde mi sıkıntıları varmış çocuk yardımında mı, hepsini istiyorum.
Quiero saber quién debía en su hipoteca, quién tiene una manutención infantil que pagar.
Pekala, hepsini koyuyorum.
Esta bien, Pongo mi resto.
Hepsini sarayımda tutardım.
Para complacerme en mi propio palacio. ¡ Qué bien!
Bana karşı kullanıyor işini, yemeği, parayı, temizliği, elbiseleri hepsini o yapardı.Yani anlaması gereken beni biraraya getiren şey oydu.
Ah, quiero decir, ella tiene en mi c0ntra el hecho de que ella trabaja, Que hace el dinero, que hace la cocina, Ella hace la limpieza, que compra la ropa,
Sen mi yaptın hepsini? İnanmıyorum.
No puedo creer que hiciste todo esto.
Hepsini çöpe atıp kendini borca sokup hapse mi gireceksin?
¿ Vas a tirar todo por la borda, endeudarte e ir a la cárcel?
Hepsini sen mi yedin?
¿ Se las comió todas solo?
Hepsini sen mi işe aldın?
¿ Los reclutas a todos tú misma?
- Hepsini çektin mi, evlat?
- ¿ Estás grabando todo, amigo? - Oro puro.
Hepsini yok ettim.. oğlum da dahil
Yo maté a todos. Incluyendo a mi hijo. ¡ He matado a todos!
Hepsini çok seviyorum ama favorim kesinlikle Blaine.
Los amo a todos, pero mi favorito es Blaine.
Hepsini ödediğini mi söylüyorsun?
¿ Dices que has pagado la cantidad completa?
- Hepsini duydum. - Öyle mi?
- Lo he oído todo.
Hepsini içtin mi?
¿ Te has fumado todo esto?
Saatlerce mi? Hepsini al.
- Pagando por hora.
Ailemi, arkadaşlarımı eski öğrencilerimi o adi, sağır kız da dâhil eski kız izci takımı arkadaşlarımın hepsini cenazemde istiyorum.
Quiero familia y amigos Y mis antiguos alumnos y mi tropa antigua de Girl Scouts, incluyendo la niña sorda mezquina.
Hallettim hepsini. Kitabımı alman lazım.
- Deberá comprar mi libro.
Bunların hepsini yeni evine mi aldın!
Trajiste también todo esto a tu nueva casa!