Her zamankinden mi tradutor Espanhol
287 parallel translation
Size her zamankinden mi Bayan Webster?
- ¿ Usted lo de siempre?
- Her zamankinden mi?
- ¿ Lo de siempre? - Por favor.
- Peki efendim. - Her zamankinden mi?
- ¿ Lo de siempre?
Her zamankinden mi, Bay Pelham?
¿ Le doy su jerez de siempre, Sr. Pelham?
- Her zamankinden mi?
- ¿ Lo de siempre?
- Her zamankinden mi?
- ¿ Va a ser Lo de siempre? - Lo de siempre.
- Her zamankinden mi?
- ¿ Lo usual?
Her zamankinden mi? Ne derdin var?
¿ Quieres morir joven?
Manhattan'dan çok uzun bir yolculuk oldu. Her zamankinden mi?
Una bien grande, vengo desde muy lejos.
- Her zamankinden mi Earle?
- ¿ Lo de siempre, Earle?
- Merhaba, aşkım. Her zamankinden mi?
- Hola, cariño. ¿ Lo de siempre?
- Her zamankinden mi Bay Meadows.
¿ Lo de siempre Señor Meadows? - Eso es.
Her zamankinden mi?
¿ Lo mismo de siempre?
- Size her zamankinden mi, efendim?
- ¿ Lo de siempre, Sr?
Her zamankinden mi içersin?
¿ Qué tomas, lo de siempre?
- Gençler her zamankinden mi? - Evet.
¿ Les sirvo lo de siempre, chicos?
- Her zamankinden mi?
- ¿ Lo de siempre? - Gracias.
- Her zamankinden mi?
- ¿ Quieres lo de siempre?
- Her zamankinden mi istiyorsun?
- ¿ Le pongo lo de siempre?
Her zamankinden mi?
¿ Igual que siempre?
- Her zamankinden mi, Monsenyör?
- ¿ Lo de siempre, monseñor?
- Her zamankinden mi?
- ¿ Qué Jobby, lo de siempre?
- Her zamankinden mi Lou?
¿ Lo de siempre, Lou?
- Merhaba, Brenda. Her zamankinden mi? - Büyük olsun.
Hola Brenda, ¿ lo de siempre?
Her zamankinden mi?
¿ Lo usual?
Her zamankinden mi efendim?
¿ Lo de siempre, señor?
- Her zamankinden mi?
- Lo de siempre?
- Her zamankinden mi olsun?
¿ Lo de siempre?
Her zamankinden mi?
¿ Quiere lo de siempre?
Cody, her zamankinden mi?
¿ Cody, lo usual?
- Her zamankinden mi?
- ¿ Lo de costumbre, Doc?
Her zamankinden mi?
¿ Lo de siempre?
Kalbim her zamankinden de iyi durumda.
Mi corazón está tan bien como siempre.
Ben eminim ki, O adam sayesinde benim şubem... her zamankinden daha çok oyuncak satacak.
mi sección venderá más juguetes que nunca.
Ben, şu an eksikliklerimin her zamankinden daha çok farkına vardım.
Soy, más que nunca, consciente de mis limitaciones. Todo Io que he hecho... parece haber ido en contra de mi cliente.
- Her zamankinden alırsın, değil mi Chris?
- Tomarás lo de siempre, ¿ no, Chris?
Hükümetimizin buna her zamankinden çok ihtiyacı var, değil mi? Katılıyorum Yargıç. Kabul ediyorum ki son zamanlarda hükümeti biraz ihmal ettim.
Angel
Bugün arkadaşlığımın değerini her zamankinden daha çok anlayacaksınız.
Hoy más que nunca, comprenderéis el valor de mi amistad.
Şimdi, her zamankinden daha fazla, kendim için ve tüm diğer benim durumumda olanlar için bir şifa bulmayı amaçlıyorum.
Ahora más que nunca deseo buscar en todo el Universo una cura para mí y los otros con mi enfermedad.
Sen de, hayatım, her zamankinden daha güzel ve huzur dolusun.
Y tu, mi querida, estás tan hermosa y serena como siempre.
- Her zamankinden değil mi?
Como de costumbre, ¿ no?
Seki, her zamankinden çok hayranın var.
Siempre con tantos admiradores, mi pequeña Seki.
Senin her zamankinden, değil mi, Hammett?
- Te has salido un poco de tu ruta.
Moriarty'nin adamlarından en azından cesedimi aradıklarını biliyordum. Ölmüş reislerinin öcünü almayı her zamankinden çok istiyorlardı.
Sabía que al menos uno de los secuaces de Moriarty buscaría mi muerte ahora aún con mayor determinación para vengar a su líder muerto, a menos que pudiera convencer al mundo de que yo también estaba muerto,
Her zamankinden mi?
¿ Qué desea?
Her zamankinden mi vereyim?
- ¿ Le sirvo lo de siempre?
Her zamankinden, değil mi?
Lo de siempre, no?
- Her zamankinden mi? - Evet, lütfen.
- Sí, por favor.
Mertana, hayatımın ışığı her zamankinden iki tane lütfen.
Mertana, la luz de mi vida dos de los usuales, por favor.
Bu yeni saatte her zamankinden farklı bir şey yapacağım. Geçenlerde okuduğum bir kitap.. ... ruh halimi fena halde bozdu.
Quisiera apartarme de mi usual formato porque leí un libro que... realmente me bajo las medias mentales.
Belki de her zamankinden farklı olarak benim yöntemimi uygulamalıyız.
Deberíamos hacer las cosas a mi manera, para variar.