Sen de biliyorsun tradutor Espanhol
5,406 parallel translation
Ama sen de biliyorsun, her ne kadar sürekli "sadece arkadaşız" desek de ikimizin de inkar edemeyeceği bir şey var aramızda ve bu düşüncede olan bir tek ben değilim.
Pero no puedes negar el hecho de que no importa cuantas veces digamos que "solo somos amigos", hay algo más entre nosotros, y no soy el único que lo piensa.
Sen de biliyorsun.
Ya lo sabes.
Havalı olmadığımı biliyorum. Havalı olmadığımı sen de biliyorsun.
Sé que no soy "cool" y tú sabes que no lo soy.
Kendinden nefret etmenin sonsuza kadar sürmeyeceğini sen de biliyorsun, geçecek.
No será eterno. Ese odio hacia ti misma, pasará.
Asla sana sahip olmayacağını sen de biliyorsun.
Nunca serás de él, ¿ lo sabes?
Lou amcayı kimin öldürdüğünü biliyorum ve bence sen de biliyorsun baba.
Sé quién mató a tio Lou y creo que tú también, papá.
Sen de biliyorsun.
Y tú lo sabes.
Salak bir iş değil onun için, bunu sen de biliyorsun.
No es solo un estúpido trabajo. Lo sabes.
- Sen de biliyorsun.
- Ya lo sabes.
Sen de biliyorsun.
Tú sabes eso.
Sen de biliyorsun, ben de. Titrek'in hala titrek parmakları var adamım.
Bueno, yo sabía que Tembloroso todavía tenía un dedo de gatillo sensible.
Peter desteğini ve olabilecek diğer sermayesini çekecek ki sen de biliyorsun dünyadaki en ateş alan risk işaretidir.
Peter os retirará todo su apoyo y no os dará más financiación, que, como sabes, es la peor señal de riesgo en la tierra.
- Bunun doğru olmadığını sen de biliyorsun?
Sabes que esa no es la verdad.
Sen de biliyorsun.
Tu lo sabes.
Sen de biliyorsun, Patty.
Tu lo sabes, Patty.
Catherine, bunu sen de biliyorsun. Gizli görev operasyonunu yürütmek için haftalar harcamak lâzım, saatler değil. O zaman bile bir risk söz konusu.
Catherine, sabes mejor que nadie que lleva semanas poneros de manera segura en una operación encubierta, no horas, e incluso entonces es un riesgo.
Ama Tim bu olayda masum ve bence bunu sen de biliyorsun.
Pero Tim es inocente en todo esto, y creo que también lo sabes.
- Mary çabuk buraya gel. - Mary beğendiğini sen de biliyorsun.
- Mary, vuelve...
Sen de biliyorsun Joan.
Sabes, Joan, puedes, ya sabes,
Sen de biliyorsun ki sana güveniyor.
Confía en ti, y lo sabes.
Sen de biliyorsun ki her şey önemli.
Todo importa, tú sabes eso.
Sen de biliyorsun ki 45 saniye içinde izin alabilrim.
Sí, lo sé, y estoy segura de que eres lo bastante inteligente para saber que puedo conseguir una orden de registro en 45 segundos.
Astronotum ben, sen de biliyorsun.
Soy un astronauta y lo sabes.
Ben biliyorum, sen de biliyorsun ama işte bir babası bilmiyor.
Lo sé y tú lo sabes, pero su padre no lo sabe.
Bu bir ceza ve bunu sen de biliyorsun.
Eso es basura y lo sabes.
Bak, Gabdi, benim yalan söylemediğimi sen de biliyorsun.
Mira Gabdi, tú sabes que yo no miento.
İran'ın nükleer programını etkisizleştirmek için, CIA / Mossad işbirliği ile gerçekleştirilen bir cinayete kurban gitti ama sen bunu zaten biliyorsun.
Fue asesinado en una operación conjunta de la CIA y Mossad para debilitar el programa nuclear de Irán, pero ya lo sabes.
Mercia benim olduğu gibi senin de komşun bu sebeple krallığın ne halde olduğunu sen de çok iyi biliyorsun.
Mercia es un vecino mío y es tuyo también, así que sabes muy bien lo que está sucediendo ahí.
Diğer insanların aksine sen inancımızın ne kadar önemli olduğunu biliyorsun.
Tú de entre todos sabes como de importante es que nuestra fe debe ser alimentada.
- Evet, şey bunu sen de yapıyorsun, biliyorsun ki.
- Si bueno... tu tambien lo haces, sabes?
Biliyorsun ki, Brian sen de iş bulabilirsin.
Sabes, Brian, tú podrías buscar un trabajo.
Evet, o um, sadece... Sen, geç vardiya gece geç biliyorsun, değil mi?
Sí, es solo... ya sabes, la noche, turno de noche, ¿ verdad?
Hepsi zırva, Lucien, ve sen de bunu biliyorsun.
Eso es basura, Lucien, y tú lo sabes.
Jack masum. Bence sen de bunu biliyorsun.
Jack es inocente, creo que lo sabes.
Ve bence sen de söylediklerinden fazlasını biliyorsun.
- más de lo que dice.
- Sen nerden biliyorsun?
- el departamento de policía de Charleston?
İçinde bir yerde, sen de bu bağa yakın olduğunu biliyorsun.
En algún lugar dentro de ti, muy dentro de ti, tú también lo sabes.
Tamam. Sen onu sadece "C" olarak biliyorsun ve aslında onunla hiç bir araya gelmedin. Bize kadının yardımcı olacağını düşündüren nedir?
De acuerdo, solo la conoces como C, y nunca la has visto, pero ¿ crees que puede ayudarnos?
- Bitmek zorunda. Sen de biliyorsun.
Tiene que terminar.
Ve sen de bunu biliyorsun.
y lo sabes
Lavon, bunun garip olduğunu biliyorum. Ama bunu bir tek sen biliyorsun. - Yani bir tek seninle konuşabilirim.
Lavon, me doy cuenta de que esto es raro... pero eres la única persona que lo sabe... así que eres la única persona con quien puedo hablar.
Orada en az 15 tane silahlı orospu çocuğu var ve sen de bunu biliyorsun.
Sabes que ahí adentro tiene 15 hijos de puta armados.
Ufak farklılıklar olduğunu sen de biliyorsun.
Oh, vamos, sabes que siempre hay pequeñas diferencias.
Ama sen de benim bununla bir ilgim olmadığını biliyorsun.
Pero sabes que yo no tuve nada que ver con eso...
- Sen algılayıcıları nereden biliyorsun?
- ¿ Cómo sabías de los sensores?
Sen de benim gibi iyi biliyorsun ki bu gibi davalarda polis ilk önce erkek arkadaşından veya kocasından şüphelenir.
Tú sabes tan bien como yo que la primera persona que la policía mira en un caso como este es el novio o el esposo.
Aslında sen de masanın üstündeki tekliflere de bakabilirsin biliyorsun.
Y tal vez quieras echarle un vistazo a alguna de esas ofertas en la mesa, ¿ sabes?
Sen de 10 saniyede Baş Yargıç Thorne'a onu iptal ettirebileceğimi biliyorsun.
Y tú debes ser lo bastante inteligente para saber que puedo conseguir que el Presidente del Tribunal Thorne lo anule diez segundos después.
Sen ne biliyorsun Paul'la ilgili?
¿ Y qué sabes tú de Paul?
Hayır, sen kocasına bakmayı biliyorsun.
Sí, ya sabes cómo cuidar de su marido.
Evet nasıl hissettiğini biliyorum sen de benim hislerimi biliyorsun.
Sí, sé cómo te sientes, tú sabes cómo me siento.
sen de biliyorsun ki 20
sen de gel 75
sen delisin 520
sen de beni 22
sen de 982
sen de öylesin 72
sen de beni seviyorsun 19
sen de kimsin 767
sen deli misin 200
sen de ister misin 105
sen de gel 75
sen delisin 520
sen de beni 22
sen de 982
sen de öylesin 72
sen de beni seviyorsun 19
sen de kimsin 767
sen deli misin 200
sen de ister misin 105
sen değilsin 122
sen de gelecek misin 16
sen de mi 176
sen de geliyorsun 24
sen değil misin 41
sen de gördün 34
sen dedin 24
sen de geliyor musun 21
sen değil 376
sen de gelir misin 26
sen de gelecek misin 16
sen de mi 176
sen de geliyorsun 24
sen değil misin 41
sen de gördün 34
sen dedin 24
sen de geliyor musun 21
sen değil 376
sen de gelir misin 26