Sen karar ver tradutor Espanhol
427 parallel translation
Gelip gelmeyeceğine sen karar ver.
Es tu decisión si vienes o no.
Sen karar ver Jess.
Decide tú, Jess.
- Buna da sen karar ver.
Librarse de él. ¿ Cómo?
- Ne olacağına sen karar ver.
Quiero un pase de salida Cuando quieras.
Sen karar ver sevgilim.
Decides tú, cariño.
Nasıl yapacağına sen karar ver.
Serán ejecutados mañana. Usted decidirá cómo.
Sen karar ver.
No, decide tú. ¡ Vamos!
Ve onunla ne yapacağına sen karar ver.
Y luego decides qué hacer con él.
Sen karar ver!
¡ No te quedes ahí!
Sen karar ver.
Tu decides cual.
- Yoksa zorluyor muyum? - Sen karar ver.
- ¿ O tal vez cierra demasiado bien?
Buna da sen karar ver.
Tú decides.
- Sen karar ver.
- Cuando tú quieras.
Sen karar ver.
Decide tú.
- Sen karar ver.
- Juzga tú misma.
Onunla ne yapacağına sen karar ver.
Tú debes decidir qué hacer con ella.
- Sen karar ver.
- Piénsalo tú, Lucía.
Sen karar ver. Bir çift yumrukla mı kalmak istersin yeteneğini ödünç vermek mi?
Ud. decide si quiere terminar con un par de muñones... o prestarnos su talento.
Sen karar ver.
Ud. decide.
Kehanetlerin doğruluğuna sen karar ver artık.
Juzga pues en que modo las profecías adivinan el futuro.
Sen karar ver, Teer.
La elección es tuya, teer.
Yo yo. sen karar ver. evet mi hayır mı?
No, decide tú. ¿ Sí, o no?
- Buna da sen karar ver.
Está bien, Sr. Decisión.
Sen karar ver.
- Déjame decidir.
İsmine sen karar ver. Bence - Bence adını David koyalım.
Ya decidí el nombre... creo... creo que deberíamos llamarlo David.
Benim fikirlerimi beğenmiyorsun, sen karar ver.
Crees que mis ideas son nefastas, así que decídelo tú.
- Sen karar ver.
Lo que tú quieras.
Sen karar ver.
Tú te responsabilizas.
Sen karar ver.
Tú decides.
Bak bu senin evin, sen karar ver?
Mira, es tu casa. Decide tú.
Durbeyfield, sen karar ver.
Durbeyfield, tú decide.
"Pekâlâ Dan, kimin hakkında konuşmak istiyorsun? Sen karar ver."
"Bueno, Dan, cuéntanos sobre quien quieras, tú decides"?
Sen karar ver.
Tu decides.
Sen karar ver.
Elija usted.
Sen karar ver, pislik.
Te toca, zoquete.
- Sen karar ver.
- Elije tú.
Sen karar ver.
Serás la jueza para eso.
Şey, sen karar ver.
Bien, juzgue usted.
Artık kararı sen ver.
Debe decidirse.
Hayır ama dün akşam sen çıktıktan sonra Bayan Ambrose'a gitmeye karar verdim ve sokağın karşısında birini gördüm.
- No. Pero la otra noche, cuando saliste fui a ver a la Sra. Ambrose. Y vi a alguien al otro lado de la calle.
- Pekâlâ. Bizi sen getirdin, kararı da sen ver.
Tú eliges para qué lado vamos.
Michiko... Bunun kararını benim için sen ver.
Michiko, dime cuál es la repuesta correcta.
Sen kalmaya karar ver ben de bunu gazete bürosunun önüne asmana izin vereyim, kirasız ve ne kadar gerekirse.
Si decide quedarse por aquí, le dejaré colgar esto en la oficina del periódico, sin pagar alquiler, el tiempo que dure.
- Bir karar ver sen de!
- Hazte a la idea, ¿ vale?
Sen karar ver.
Decídelo tú.
Kararı sen ver, onlara nasıl yardım edeceksen.
Decidir debes cómo mejor servirles.
Kararı sen ver.
La decisión es tuya.
Söyle ne yapalım, sen karar ver.
Bueno, tú decides.
Kararı sen ver, Lyon. Los Angeles'e gideceğim.
Me voy a Los Angeles.
Zamanımız azaldığı için sen dinleyip karar ver.
Vamos mal de tiempo. ¿ Puedes escucharla y decidir?
- Kararı sen ver.
Tú decide.
karar ver 40
karar verildi 59
karar verdiniz mi 21
karar verdin mi 17
karar verdim 47
karar veremiyorum 28
karar verilmiştir 38
vera 163
veronica 131
versailles 42
karar verildi 59
karar verdiniz mi 21
karar verdin mi 17
karar verdim 47
karar veremiyorum 28
karar verilmiştir 38
vera 163
veronica 131
versailles 42
verdim 70
verildi 28
vermeyeceğim 54
vereceksin 16
veririm 64
versene 43
ver bana 123
verir misin 17
vereyim 16
veremem 78
verildi 28
vermeyeceğim 54
vereceksin 16
veririm 64
versene 43
ver bana 123
verir misin 17
vereyim 16
veremem 78