English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Espanhol / [ V ] / Ver onları bana

Ver onları bana tradutor Espanhol

344 parallel translation
- Ver onları bana.
- Dámelas. Mira lo que hiciste. - Espera.
Ver onları bana.
Dámelos.
Ver onları bana.
Dámelas.
Hepsi aynı çocuktan. - Ver onları bana!
- Son todas del mismo joven... ¡ Dámelas!
Ver onları bana!
¡ Tómalas!
Ver onları bana.
Dámelas a mí.
- Ver onları bana.
... Dame los.
- Ver onları bana.
- ¡ Candy, cariño, dame!
Bu kollar... - Ver onları bana, Takur. - Hayır!
Estos brazos dámelos, Thakur.
Ver onları bana. Harika.
- Dámelas.
Hemen ver onları bana.
Dámelas inmediatamente.
Bana ver onları. - Neden?
- ¿ Por qué?
Onları bana ver yoksa...
Devuélvemelos o yo...
Bana ver onları!
¡ Devuélvemelos!
Kaçmama yardım edip onları bana ver.
Ayúdame a escapar y dámelos.
Beni çöz ve onları bana ver.
Libérame y dámelos.
Bu toplumun çalışanlarının para çılgını korsanlar tarafından soyulmadığını görmek bana mutluluk verir. ... onların çıkarlarını kollayan yok diye soyulmalarına seyirci kalamam.
Para mí es también un placer ver cómo la gente trabajadora de esta comunidad no es robada por una partida de piratas fanáticos del dinero sólo porque no tienen a nadie que cuide de sus intereses.
Ver bana onları da kemeri dayayınca nasıl konuşturuyorum bak göstereyim!
Déjemelos a mi y haré que canten estos delincuentes con una buena zurra.
Onları bana geri ver.
Devuélvemelas.
- Haydi şerif al onları! - Onları bana ver.
- ¡ Venga, comisario, agarralas!
Cübbenin altında onları kim görecek? Şu hacı bana ver.
A ocho pasos del árbol está el tesoro
- Bana onları geri ver.
- Devuélvemelas.
- Bana ver onları!
- ¡ Devuélveme esos zapatos!
Onları getir ve bana ver!
¡ Devuélvemelos!
Onları bana ver.
- A ver. - iNo!
- Onları bana ver.
- Dámelos. - No.
Ver onları bana.
es un regalo de la esposa del almirante. - Relaciones públicas. ¿ Suficiente?
Onları suçlama, Josiah, kardeşimin bile bana sırt çevirdiğini gördükten sonra ne olabilir ki,?
¿ Quién puede culparles, al ver volverse en mi contra a mi propio hermano?
Ama bana onları düzeltmem, kendimi göstermem için bir şans ver.
Pero déjame repararlo, demostrarte lo que valgo.
Bana bir kibrit ver. Onları yakarak dışarı çıkartırız.
Dame un fósforo, incendiaremos todo.
- Tatlım, bunu unuttun... - Onları bana ver!
- Cariño, te has olvidado esto... oh.
Dinle beni. Sen daha göremiyorsun bile ama bana onların ne kadar güzel olduklarını söylemeye çalışıyorsun.
Mira quién va a hablar no puedes ver y tratas de contarme lo hermosos que van a ser.
Onları bana ver, sonra geri alırsın
Tus papeles después se los devolveré
Bana onları ver.
Dame eso.
Ver onları bana.
¡ Dame esos libros!
OK, bana ver onları.
Venga, dámelo.
Lanet yerliler ve onların ruhları! bana şu sürüngenleri ver.
Malditos indios y sus espíritus me dan escalofríos.
Ver onları bana, seni hırsız. Kendime ait bir şeyim olmasını sevmiyorsun değil mi?
No quieres que tenga nada propio, ¿ verdad?
Onları bana ver.
Dámelos.
- Çünkü onları besliyorum. ver onu bana!
- ¡ Porque le doy de comer yo! ¡ Dámelo!
Bana ver onları!
¡ Devuélvemelo!
Onları bana ver binbaşı.
Déjemelos a mi, comandante.
- Onları bana ver!
Trabajen!
- Onları umursama, bana kemerini ver!
Vamos a atarla.
Bana 50 ver. Say onları!
50 flexiones. ¡ Cuéntalas!
Sen onları bana ver ben de sana 1 milyon $ nakit vereyim.
Ustedes me lo devuelven y les pago $ 1 millón en efectivo.
Kıyafetlerin, bana ver onları.
Tu ropa, dámela.
Bana hazineye, onlardan önce ulaşacağına dair söz ver. Onları durduracağına dair söz ver.
Prométame que llegará a las minas primero y que los detendrá.
- Onları bana ver, ihtiyacım var. - Evet, işte buyur.
- Dámelas, las necesito.
Onları geri ver bana!
¡ Devuélvemelas!
- Ben bir barış adamıyım, savaşcı değil, Bana benim altınlarımı ver ve onların taşınmasını sağla, ki, geri döndüğümde insanlara senin öğretilerini yayayım.
Soy un hombre pacífico, no un guerrero, así que, si me da el oro y un par de portadores, volvere a mi hogar a propagar sus enseñanzas.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]