Çok hızlı değil tradutor Espanhol
226 parallel translation
- Çok hızlı değil mi?
- Muy veloz.
Çok hızlı değil.
No es mucho.
Unutma, dalekler çok hızlı değil.
Recordad, los Dalek tienen poca movilidad.
Ama çok hızlı değil ha.
Pero no vaya demasiado rápido.
Çok hızlı değil ama büyük bir güçle delinmiş.
pero con mucha fuerza.
Çok hızlı değil.
No tan rápido.
Tamam, Spike, çok hızlı değil.
Ok, Puas, no tan rápido.
Hey, çok hızlı değil.
Hey, no tan rápido.
Hey, çok hızlı değil.
¡ Hey, no tan rápido!
Çok hızlı değil mi, Hubert?
¿ Es muy rápido, Hubert?
Çok hızlı değil ama- -
Sin correr, pero- -
Çok hızlı değil.
No tan deprisa.
Çok yavaş değil. Çok hızlı değil. Biliyorum
Ni muy rápido, ni muy lento.
Çok hızlı değil kızlar.
No tan rápido, muchachas.
- Şimdi çok hızlı değilsin değil mi Quicksilver?
No tan rápido ahora, ¿ verdad Quicksilver?
- İki tur, çok hızlı değil mi?
- 2 proyectiles, qué rápido, ¿ no?
- Ona doğru saldırdı, hızlı değil ama yavaş - yavaş çok yavaş
Ahora... anda con los hombres caídos hacia él... no rápido, pero lentamente... lentamente... muy lento. "
Çok hızlı hareket etmiyor, değil mi?
No se mueven muy deprisa, ¿ verdad?
Çok hızlı... Bir bayana göre değil.
Demasiado rápido, no se adapta para una señora.
Ona doğru gittim, çok hızlı değil, korkarım.
Y al oír el motor del coche fui enseguida,... pero corrí poco.
Ondan çok daha hızlı düşerim, değil mi?
¿ No crees que la caida sera mucho mas rapida?
Çok hızlısın, değil mi?
No pierdes el tiempo, ¿ no?
Yosunlar tuhaf bir şekilde çok hızlı büyüyor, değil mi kardeşim?
Dí, hermano, me sorprende lo rápido que creció el musgo.
Ama çok hızlı giderek değil.
Pero no tan rápido.
Jed, sen çok hızlı koşarsın, değil mi evlat?
Jed, tú corres rápido, ¿ no, muchacho?
Pek doğru değil! Çok hızlı. Düzensiz.
No es correcto, es muy rápido.
Bu tam olarak doğru değil Albay. Buradalar ama tarama için çok hızlılar.
Están aquí, pero no suficiente tiempo como para captarlos.
- Çok hızlı nefes aldım, değil mi?
- Tan solo me hiperventilé, verdad?
- Çok ciddi bir hırsızlık! Böylesine büyük bir suç için yeterince ağır bir ceza yoktur, eğer cezasız kalırsa artık en kutsal şeyler bile güvende değil demektir.
No hay tortura suficientemente grande para el tamaño de este crimen, y, si queda sin castigo, las cosas más sagradas no tienen seguridad.
Çok hızlı gidiyorsun, değil mi?
Escucha, exageras un poco.
İnan bana. Çok korkuyorum. Sadece bir tarağın nasıl en hızlı şekilde düşman haline geldiğini bildiğimden değil tüm sistemimizin güvenlik ve emniyetinin kin dolu bir peruğu korkulu bekleyişimizde olduğu için!
Créame, estoy asustado y no sólo porque sé cuán rápido un peine se convierte en un enemigo ¡ sino porque la seguridad de nuestro sistema legal entero depende de que detengamos a ese peluquín retorcido rencoroso!
- Çok hızlı büyüyor değil mi?
Sí. Está creciendo muy rápido, ¿ verdad?
- Çok hızlısın, değil mi?
- No pierdes el tiempo, ¿ no?
Bu basamakları mümkün olduğunca çabuk geçmeni istiyorum. Çok hızlı da değil.
Luego baja los escalones tan rápido como puedas.
Gemisini hızlıca bir kontrol etmek çok fazla bir istek değil.
Un reconocimiento rápido de su nave no es mucho pedir.
Çok hızlısın, değil mi?
¿ Eres rápido, verdad?
Dönüşler diğeri kadar hızlı değil ama, düşünce... Çok eğlenceli.
No giran tan deprisa, pero cuando cae Snoopy es divertido.
- Çok hızlı değil Carl. Yavaşla.
Hey, una gorra.
- Çok hızlı gelişti, değil mi?
No.
- Çok hızlılar, değil mi?
- Van muy rápido, ¿ no?
Sen çok hızlısın, değil mi?
Eres muy rápido, ¿ no es así?
Beklediğimden çok daha hızlılar. Ama merak etme. Bu, bunu ilk yapışım değil.
Simplemente confiar en el próximo paso, no se a tí, pero te preocupes, no es la primera vez que me pasa.
Çok hızlı geldik, değil mi?
Diablos, qué rápido llegamos, ¿ no?
Sanırım çok hızlı hareket ediyoruz değil mi?
Creo que deberías ir un poco más rápido. ¿ Estás tensa?
Çok hızlı gittiniz, değil mi?
¿ Fueron demasiado rápido, no es así?
Sözler bu gemide çok hızlı dolaşıyor, değil mi?
Un viaje a alta velocidad en la nave. ¿ No?
Hayır, biraz daha hızlı, ama çok değil.
No, un poco mas rapido, pero no tan rapido.
Peki ya çok hızlı bir yazarsın, ki biliyorum durum bu değil, ya da kötü haberi vermeye geldin.
Bueno o eres un escritor muy veloz, que sé que no es el caso o traes malas noticias.
Ama çok uzağa değil, çok hızlı da değil. Anlaşıldı mı?
Pero no muy lejos y no demasiado rápido. ¿ Está claro?
çok önemli değil ama biraz hızlı konuştun.
Hablaste un poco rápido.
Evet, çok hızlı bitti, değil mi?
Pensé que aún nos quedaba más tiempo.... Sí, el tiempo vuela.
çok hızlısın 42
çok hızlı 94
çok hızlıydı 17
çok hızlı oldu 22
çok hızlı gidiyorsun 24
çok hızlı gidiyoruz 18
değil mi 44479
degil mi 350
değil 1746
değilim 815
çok hızlı 94
çok hızlıydı 17
çok hızlı oldu 22
çok hızlı gidiyorsun 24
çok hızlı gidiyoruz 18
değil mi 44479
degil mi 350
değil 1746
değilim 815
değildi 207
değilsin 303
değilmiş 21
değildir 62
değilmi 114
değiliz 102
değilse 32
değilsiniz 26
değil mi dostum 28
değil mi canım 39
değilsin 303
değilmiş 21
değildir 62
değilmi 114
değiliz 102
değilse 32
değilsiniz 26
değil mi dostum 28
değil mi canım 39