English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Francês / [ B ] / Ben de gidiyorum

Ben de gidiyorum tradutor Francês

1,496 parallel translation
- Sen gidiyorsan ben de gidiyorum.
Si tu pars, moi aussi. Attends!
Evet, varya ben de gidiyorum.
Tu t'en vas?
Ben de gidiyorum. Görünüşe göre bir adamın yemeklerini yiyebiliyoruz ama cezasını halledemiyoruz.
J'y vais aussi, puisqu on ne peut pas faire sauter un P.V.
- Aslında, ben de gidiyorum.
- Eh bien moi aussi, je démissionne.
Ben de gidiyorum.
Je m'en vais aussi.
Ben de gidiyorum.
J'arrive. Dégagez!
Ben de gidiyorum, değil mi?
- Puis je sors de scène, c'est bien ça?
Sonra birden, "Sen çok hoş birisin, seninle alay etmek istemiyorum, ben eve gidiyorum" dedi.
"Ecoute, t'es un mec sympa, " je veux pas me foutre de toi, je rentre chez moi. "
İkinizin de canı cehenneme, ben gidiyorum.
Je devrais vous botter le cul.
Neyse ne, ben gidiyorum!
De toute façon, j'arrive!
"Yardım getirmeye gidiyorum," gibi bir şey söylerdi ve ben de "Tamam," derdim.
Il aurait pu dire qu'il allait chercher des secours. J'aurais dit : "Oui, c'est ça"...
- Peşinden gidiyorum. - Ben de Lange'in.
Je m'occupe de Lange.
Ben babamı görmeye gidiyorum çünkü şimdi yapmam gereken işim bu.
Je vais aller voir papa. C'est à moi de diriger l'entreprise.
- Ben de oraya gidiyorum.
- J'y vais, justement.
İnsanlar hep benimle konuşmaya çalışıyor, ve ben sadece kaçıp gidiyorum.
Les gens essaient toujours de se rapprocher de moi, mais je leur échappe toujours.
Ben de hafta sonları gidiyorum.
J'y vais le week-end.
Ben gidiyorum, sen de gidiyorsun.
Tu pars. Allez.
Ben gidiyorum.
Je sors de là.
- İyi, sen burada kızlarla kal. Ben mercan kayalığına yakından bakmaya gidiyorum.
Restez là en sécurité les filles, moi, je vais explorer la barrière de corail.
Ben de gidiyorum.
J'y vais aussi.
Tamam ben etüt odasına gidiyorum. Bu sayede daha iyi hissedeceğim.
Très bien, je vais aller au centre de tutorat pour que je puisse me sentir supérieure.
Ben pislikleri fırçalamaya gidiyorum.
Bon, c'est l'heure de faire les chiottes.
Ben gidiyorum. Sen de.
Je vais partir, et toi aussi.
- Ben şimdi gidiyorum.
- Moi, tout de suite.
şey, Fez, yeşil kartın için, tebrik ederim, ama unutma burası Amerika ve sen hala yabancı görünüyorsun eşit muamele edilmesini bekleme şey, Ben Amerika'nın seksi şarkı söyeleyen kovboyu olmaya doğru gidiyorum naber bayanlar, Pepé yle tanışın!
Et bien, Fez, félicitations pour ta Carte Verte, mais n'oublie pas, c'est l'Amérique et tu as toujours l'air étranger alors tu ne seras jamais traité de la même façon que nous! Et bien, je vais devenir le cow-boy chanteur le plus sexy d'Amérique Hola, les filles, voici Popol
Dostum ben de sadece Donna zorluyor diye gidiyorum.
Je déteste les dîners. J'y vais parce que Donna m'y oblige.
Ben Berta'yı almaya gidiyorum.
Je vais chercher Berta. Occupe-toi de Jake, d'accord?
- O zaman ben gidiyorum.
- Alors je vais partir tout de suite.
Ray, ben nalbura gidiyorum.
Je vais au magasin de peinture.
Peki, ben Bay Rickman'a gidiyorum, sen de Bayan Powell'a.
Bien, je vais voir Mr. Rickman, et toi Mme. Powell.
Sen burada kalıp Dünya çevresinde istediğin kadar dönebilirsin. Ben Jüpiter'e gidiyorum.
Pendant que tu tourneras autour de la Terre, moi, j'irai sur Jupiter!
Ben de eve gidiyorum.
Je rentre à la maison moi aussi.
Ben de iyi gidiyorum Jay.
Moi aussi, j'ai le vent en poupe, Jay.
Ben de oraya gidiyorum.
J'y vais aussi.
Ben de onları almaya gidiyorum. Paris'ten geliyorum.
Je descends les chercher, je viens de Paris.
Lanet pislik. Ben gidiyorum.
Tu me reverras pas de sitôt.
Ben dondurma almaya gidiyorum. - Sen de ister misin?
J'ai envie d'une glace.
Babam öldü, ben de savaştan kaçmak için Batı'ya gidiyorum.
Mon père est mort, et je voyage vers l'est pour échapper à la guerre.
- Ben spor salonuna gidiyorum.
- Je fais de la gym.
Ben gidiyorum, burd daha fazla kalmanın bi anlamı yok.
Je m'en vais. Rien de bon ne se passera en restant ici.
Ben banyoya gidiyorum.
Je vais dans la salle de bains.
Ben de onunla gidiyorum.
Je le prends aussi.
Abe arabamı getiriyor ve ben de mahkemeye doğru gidiyorum.
Abe va chercher la voiture, je vais seul au terrain de sport.
Eşim, "Lavaboya gidiyorum ben" dedi, ben de, "Tamam canım, seni bekliyoruz" dedim.
Ma femme veut aller aux toilettes. Je lui dis : "D'accord, à tout à l'heure."
- Ben gidiyorum.
Prends la et dis lui de partir.
- Ben gidiyorum.
Quoi de neuf?
Ben biraz kaynak suyu getirmeye gidiyorum.
Je vais chercher de l'eau de source.
Hayır, ben gerçekten de öğleden sonraları gidiyorum, baba.
Non, j'y vais vraiment cette après-midi, papa.
Sayın başkan, ben Legoland bileti bakmaya gidiyorum. - Süper.
M. le Président, je vais tâcher de trouver des billets pour Legoland.
Ben de oraya gidiyorum.
- Oui. Et j'y vais de ce pas.
- Mağazaya gidiyorum ben.
Il n'y a rien de plus butch.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]