Ben de varım tradutor Francês
2,946 parallel translation
Ve açıkça görünüyor ki, düşündüğün ve planladığın şeyin içinde ben de varım.
Ce que tu projettes me concerne aussi.
Öyleyse, ben de varım.
Donc, j'en suis?
Ben de varım.
Je viens avec vous.
Ben de varım.
J'en suis.
Ben de varım.
Comptez sur moi.
Ben de varım.
J'y suis.
Ben de varım.
Compte sur moi.
Öyleyse ben de Çin olmalıyım, çünkü bana bir sürü borcun var ama o paraları geri alabileceğimi sanmıyorum.
Ouais, et bien alors je dois être la Chine parce que tu me dois beaucoup d'argent et je commence à penser que je ne le verrais jamais.
Ben imzaladım ve sonraki beş ay boyunca karşıma bu sözleşmeden daha muhteşem bir fırsat çıkarsa ve ondan yararlanamazsam diye endişelendim. Var.
qu'il y avait des baux de 6 mois.
İki tanesiyle tanıştın ama bir de ben varım.
Il y a les deux que tu as déjà rencontrés, et puis il y a moi.
Evet, ben de onun tarafını tutacağım çünkü yani renk farkı var.
Oui, eh bien, je le crois, à cause de... La couleur de peau.
Sanırım seçmelerde bir şansın var. Ben de onu demiştim. Kesinlikle.
Et je vais utiliser ce point avec les trois noobs que vous êtes.
Ben süreci başlatana kadar içini açmayın. İçinde Truva Atı var mı, yok mu emin olun.
Et ne l'ouvrez pas avant que je fasse de test, s'assurer qu'il n'y a pas de cheval de troie.
Ben de sana diyorum ki sana ne kadar güvenirsem güveneyim bundan daha fazlasına ihtiyacım var.
Et je te réponds que bien que tu aies toute ma confiance, il me faut plus qu'une intuition.
İki hafta içinde dünya çapında bir maçım var. Kız arkadaşım Elsa da... Kopenhag'dan geliyor.
Ben, j'ai un match mondial dans deux semaines, et ma copine Elsa, elle vient de Copenhague, et je ne veux pas qu'elle me voie dans cet état.
Onu ben satın alıyorum. Ne de olsa ona gerçekten değer veren bir ben varım.
Je l'achète pour toi depuis que je suis le seul qui compte pour toi
- Ben bir ilk yardım seti var.
- J'ai le kit de premier secours.
Ben de ona gayet makul ve kalıcı bir çözüm önerdim doğrudan kafa derisine uygulanan akrilik saç ekimi. Bunu yapmak için izin belgeniz var mı?
Donc je lui ai offert une solution moins chère, des cheveux en acrylique, qui se fixent directement dans le cuir chevelu.
Ama ben gelmeyecektim çünkü başka planlarım var.
Mais je ne comptais pas y aller. J'ai d'autres choses de prévues.
Takım var, ve ben onlar için amigoluk yapıyorum, ve bizim resmimizin de yıllıkta olması gerekiyor.
Elle existe. Et nous aussi, et je les encourage, et on est sensé avoir notre photo dans l'album de promotion.
Senin hikayenin daha devamı var, küçük hanım ve ben onun ne olduğunu bulacağım.
Votre histoire va plus loin, ma petite dame... Et je vais découvrir de quoi il retourne.
Ben sanıyordum ki sadece uyuşturucu kullanırken çekilen fotoğrafına ihtiyacımız var.
Eh bien... Eh bien je... je pensais qu'on avait seulement besoin d'une photo de lui en train de se droguer?
Ben de delillerin üzerinden geçip atladığımız bir şey var mı diye bakıyordum.
Je regarde toutes les preuves, j'essaye de trouver quelque chose que nous aurions loupé.
Sokaklarda dolaşan garip bir ilaç var ve ben de ondan örnek aldım.
Il y a une drogue bizarre dans les rues, et j'en ai un échantillon.
Öyle bakarsak, baş parmağıyla da bir ilişkisi var, ama ben ona çeyiz hazırlamaya henüz başlamadım.
Elle a aussi une liaison avec son pouce. donc je n'irais pas acheter de la porcelaine pour l'instant.
Ben de gidip yüzümü yıkamalıyım çünkü hâla üç buçuk saatlik değerinde zamanım var.
Et je vais aller me rafraîchir parce que j'ai encore 3 heures et demie dignes d'êtres vécues.
Uyman gereken bir sadakat kodu var ve ben de işimi yapmalıyım.
Tu as un code de loyauté à suivre, et j'ai un boulot à faire.
Borcu var bana. Çiftliğe taşındığında ona bir at almıştım ben.
Elle m'est redevable- - je lui ai donné un putain de cheval quand elle a déménagé dans son ranch.
Bir de ben varım ki şarkımı söyleyip şaklabanlığımı yapıyorum.
Et je suis là, faisant ma petite chanson et dansant au compte-goutte.
Sen ne yaptığını bilmiyorsun. Biliyorum, ben deliyim. Ama benim silahım var.Bu yüzden otur.
stp, tu ne sais pas ce que tu fais je sais, je suis fou mais j'ai un pistolet, donc assied-toi d'accord sort les fichier à propos de yemen operation ça représente une tonne de données.
Ben onunla konuştuğum sürece, çözme şansımız var...
Tant que je continue de lui parler, on a une chance de résoudre...
- Ben de insanım sonuçta. - Ne var biliyor musun, Bearclaw?
- Je ne suis qu'humaine.
Babamın bir buçuk saat sonra randevusu var ve ben... Öğleden sonrası için izin aldım ben.
Papa a un rendez-vous dans une heure et demi, et je... j'ai déjà pris une après-midi de congé.
Ben hastayım. Bipolar bozukluk var bende.
C'est moi qui souffre de trouble bipolaire.
- Kahretsin, ben de varım.
- Eh merde, j'en suis.
Bir ben varım, bir de Blake.
Il y a deux garçons...
Bu çılgın şehirde 8 milyon insan var ve ben, Jenna Maroney her biriyle takılacağım.
8 millions de personnes dans cette ville folle et magnifique, et moi, Jenna Maroney, je vais allé en ville et tous me les faire! [Musique de Mariachi Chants espagnols]
Bir de ben varım.
Et puis il y a moi.
Benim de içimde kurt var ama ben bu konuda ağlaşmıyorum.
J'ai un ver en moi, moi aussi, mais tu ne m'entends pas pleurer à propos de ça.
Ben üç gece uyumadım, Ben isteyen 10 yaşındaki var onun göbek deldi almak, ve ben sadece indi Bizim avukat iletelefon.
Je n'ai pas dormi depuis 3 nuits, j'ai un enfant de 10 ans qui veut se faire percer le nombril, et je viens juste de raccrocher avec notre avocat.
Haklarını alıyoruz sen de ben varım demiştim.
On émancipe, et vous dites que vous en êtes.
Onlara açıklasan bile neyi başardığını anlayamazlar ama ben seni tüm hayatım boyunca bekledim. İkimizin de ortak bir algısı var.
Elles ne saisiraient pas ce que vous avez fait même si vous leur disiez, mais je vous ai attendu toute ma vie, vous et moi partageons une compréhension.
Arkadaşımı bulmak için zamanım azalıyor ve elimde tek bir ipucu var. O yüzden ben o ipucunu araştırırken sen de kendini öldürtmemek için çalışacaksın.
J'ai presque plus de temps pour trouver mon ami, et j'avais seulement une piste restante, donc vous allez essayer très dur de ne pas vous faire tuer.
Sen bende kusur buldun, ben de sende kusur buldum ama... Ben de kasık biti var. Geçen hafta içime girdiğine göre sende de kasık biti var.
Alors écoute, soit tu m'as filé des morpions soit je t'ai filé des morpions, mais quoi qu'il en soit... j'ai des morpions et tu étais dans mon vagin la semaine dernière, alors tu as aussi des morpions.
Zaten doldurmam gereken raporlar var yemek de yemem lazım, yani ben...
Eh bien, j'ai des rapports que je dois compléter et peut-être une chance de manger, donc...
Ben de girişimciyim. Eski DVD'leri lazer disklere yazdığım yeni bir işim var.
J'ai ce nouveau filon ou tu grave tes vieux DVD sur un laserdic
Camıma ihtiyacınız var ve ben de sizin altınınızı alacağım ve sonunda da, 1000 kralın tahtını.
Vous avez besoin de mon verre Et je prendrais votre or Et finalement le trône de 1000 rois
Çünkü insanların makul temel fiyatlara ihtiyacı var. Ben karşıya geçip diğerlerinin de geçmesi için yardım edeceğim.
Parce que les gens ont besoin de prix raisonnables je vais sauter à travers et vous aider après
Elektrikli Gece'yi aklında çıkaramayan tek ben mi varım burada?
Je suis le seul qui n'arrive pas à me sortir Eletric night de la tête?
Ben gayet nazik bir adamım ve bunu kanıtlayacak odak grup bilgileri var elimde,... yani belki de sorun benimle alakalı değil- -
Enfin si. Je suis un gars très gentil et les résultats de mon groupe cible le prouvent. alors peut-être que le problème ne vient pas de moi- -
Baştan uyarayım. Ben de sahnede sakat kalma korkusu var.
Je dois vous avertir, j'ai un trac paralysant.
ben de seni seviyorum 508
ben de seni özledim 83
ben de seni 212
ben de memnun oldum 71
ben de 4552
ben de istiyorum 74
ben de öyle 1115
ben de senin 21
ben de gidiyorum 77
ben de seninkini 17
ben de seni özledim 83
ben de seni 212
ben de memnun oldum 71
ben de 4552
ben de istiyorum 74
ben de öyle 1115
ben de senin 21
ben de gidiyorum 77
ben de seninkini 17