Eğer beni seviyorsan tradutor Francês
111 parallel translation
Öyle değil mi? Eğer beni seviyorsan eğer birazcık da olsa takdir ettiğin bir şey yapmışsam Tanrı aşkına, babaanneni de yanında götür.
Si tu m'aimes, si je t'ai jamais rendu service, je t'en prie, emmène ta grand-mère!
Eğer beni seviyorsan içeri al!
Si tu m'aimes, ouvre-moi!
Eğer beni seviyorsan, aşkım daha sonra gel, psikolojin yerinde olunca sür.
Venez plus tard, quand vous serez de meilleure humeur, chéri. Partez.
Sinuhe, eğer beni seviyorsan.. Ruhumun üzerindeki yükü kaldır.
Si tu m'aimes, soulage mon âme.
Eğer beni seviyorsan, peşimden gelme.
Si tu tiens à moi, ne me suis pas.
Eğer beni seviyorsan, niçin bu ilişkiyi kibarca bitirmiyorsun.
Si vous m'aimez vraiment, donnez-le de bon cœur.
Guy, eğer beni seviyorsan, beni gerçekten seviyorsan- -... beni hayatından öylece silip atma.
Guy, si tu m'aimes... Si tu m'aimes vraiment... tu ne vas pas m'exclure de ta vie.
Eğer beni seviyorsan, vakit varken bir an önce gidelim.
si vous m'aimez, emmenez-moi loin d'ici.
Mark, eğer beni seviyorsan, gitmeme izin verirsin.
Mark! Si vous m'aimez, laissez-moi partir.
Eğer beni seviyorsan, ne demek istediğimi anlarsın.
Tu peux comprendre ça.
Eğer beni seviyorsan, demek istediğimi anlarsın.
Si tu m'aimes. Tu peux comprendre.
Eddie, eğer beni seviyorsan... beni seviyorsan!
Si tu m'aimes, Eddie... si tu m'aimes...
Eğer beni seviyorsan, şimdi yapmazsın.
Si tu m'aimes, n'y va pas.
Eğer beni seviyorsan, sana ihtiyacım olduğu şu anda bana destek çıkarsın.
Si tu m'aimes, soutiens-moi, car j'ai besoin de toi.
... benim hakkımda bilmediğin o kadar çok şey varki fakat eğer beni seviyorsan, benimle ilgili herşeyi sevmelisin.
Il y a beaucoup de choses en moi qui ne sont pas ce que tu croyais. Mais si tu m'aimes, tu dois aimer tout ce qui est en moi.
Eğer beni seviyorsan, yumuşak başlı halimi gördüğün zaman aşkımızı, evliliğin kutsal bağıyla pekiştirmek isteyeceksin.
Si tu aimes, ma tendresse t'autorisera à resserrer nos amours par un lien sacré.
Eğer beni seviyorsan "Evet, seni seviyorum" de!
Si tu me veux, dis : "oui, je te veux."
Eğer beni seviyorsanız.
Si vous m'aimez.
eğer beni seviyorsan, Hank, bunu yaparsın.
Si tu m'aimes, tu le feras.
- Haydi. Haydi. # Eğer beni seviyorsan #
Allez.
Eğer beni seviyorsan, eğer beni hiç sevdinse, yalan söyle.
"Si tu m'aimes, " si tu m'as aimée, "mens."
Eğer beni seviyorsan Paul ve eğer hemşire fantezini tekrar yapmak istiyorsan...
Paul, si tu m'aimes, et si tu veux un jour satisfaire ton fantasme avec l'infirmiere...
Eğer beni seviyorsan, benim için bunu yaparsın.
Si tu m'aimes, fais ça pour moi.
Cape Town'dan ayrılmıyorsun bile. Eğer onu bu kadar seviyorsan, neden onunla evlenmiyorsun? Evet, neden benimle evlenip beni İngiltere'ye götürmüyorsun?
tu quittes même pas cape town si tu l'aimes tant, mariez-vous on se marie et tu m'emmènes en angleterre?
Eğer beni bir zerre seviyorsan, neyin kötü gittiğini anlatırsın.
Si vous m'avez aimée, dites-moi ce qu'il y a.
Eğer beni seviyorsan, Jan, bana inanmalısın.
Tu es tout ce en quoi je crois.
Beni seviyorsan eğer...
Si vous m'aimez...
Nanny, sevgilim... bizim için tek makul yol ama şimdi var, eğer beni yeterince seviyorsan.
Nanny, chérie... si seulement il y avait une façon raisonnable pour nous de - Mais il yen a une, si tu m'aimes assez. Comment?
Çok geç değil. Eğer sen de beni seviyorsan, çok geç olmaz.
- Pas si tu m'aimes encore.
Eğer beni gerçekten seviyorsan, o mektubu yok edersin.
Si tu m'aimais vraiment, tu jetterais la lettre.
Eğer gerçekten, söylediğin kadar beni seviyorsan buna minnet duyarım.
Si vraiment vous pensez tant m'aimer, alors, je vous jure que ma reconnaissance...
Çünkü eğer gerçekten beni seviyorsan, sevmeye devam edersin.
Parce que si on a déjà aimé, on doit continuer à aimer.
Eğer beni gerçekten seviyorsan, başkasını bulmalısın.
Si vous m'avez vraiment aimé, vous trouverez quelqu'un d'autre.
Eğer babamsan, beni seviyorsan onu vurursun.
Si tu es mon père, si tu m'aimes, tu dois le tuer.
Ah. nazik Romeo. beni seviyorsan eğer, inanarak söyle.
Doux Romèo, si tu m'aimes, dis-le avec sincérité...
Eğer beni hâlâ seviyorsanız, beni affedebilirsiniz.
Si vous m'aimez encore, vous pourrez me pardonner.
Tabii beni sonuna kadar lânetleme hakkına sahipsiniz. Ama eğer beni hâlâ seviyorsanız...
Vous avez tous les arguments pour me maudire... mais si c'est vrai... que vous m'aimez encore...
Eğer beni biraz seviyorsan... bunu benden isteme.
Si vous m'aimez un peu... ne me demandez pas de faire ça.
Eğer beni seviyorsan - -
Si tu m'aimes...
Eğer kardeşim beni seviyorsan, beni desteklemelisin.
Je suis ton frère, soutiens-moi!
- Eğer beni gerçekten seviyorsan... benim sağduyuma güveneceksin.
Si tu m'aimes vraiment, fie-toi à mon jugement.
- Eğer senin kararınsa, babanı geride bıraktınsa Abdullah'ı affetinse ve seni sevdiğim kadar beni seviyorsan onaylıyorum. - Onaylıyor musun?
- Tu es d'accord?
Eğer beni gerçekten seviyorsan, üç saniye içinde düşüp öl.
Si tu m'aimes vraiment, trouve le moyen de clamser en 3 secondes.
Eğer beni gerçekten seviyorsan, beni yanında istersin.
Si tu m'aimais vraiment, tu voudrais que j'y sois tout le temps.
"Eğer beni gerçekten seviyorsan"?
Si tu m'aimes vraiment?
Eğer beni seviyorsan, bul.
Si elle n'était pas partie, on serait peut-être en train de boire ensemble en ce moment.
Biliyorsun, Max, Eğer beni gerçekten seviyorsan, Gitmeme izin vermelisin.
Tu sais, Max... Si tu m'aimes vraiment, tu me laisseras partir.
Beni dinle Franny. Eğer beni gerçekten seviyorsan bu kemeri takarım, tepeyi çıkarız, çadıra gideriz ve bu işi hallederiz.
Franny, si tu m'aimes vraiment, je monterai la colline etj'irai jusqu'au bout.
Eğer filmlerde görmüş olduğun teşhirci avukat karakterini ya da People dergisindeki beni değil, gerçek Lucy Lui'u seviyorsan o zaman o robotu silersin.
Si tu aimes la vraie Lucy, pas celle des films... ni des shows télé d'avocats ou des articles lèche-bottes de People... tu dois supprimer ce robot.
Eğer beni gerçekten seviyorsan, geri dönme.
Et si tu m'aimes vraiment, ne reviens jamais.
Eğer övündüğün kadar beni seviyorsan çekip gidersin.
Si tu m'aimes autant que tu le dis, va-t'en. Tu nous rendras service à tous les deux.
beni seviyorsan 33
eğer istersen 206
eğer öyleyse 172
eğer sen 63
eğer istiyorsan 65
eğer istemiyorsan 31
eğer bir şey olursa 28
eğer bilseydim 25
eğer izin verirsen 26
eğer o 55
eğer istersen 206
eğer öyleyse 172
eğer sen 63
eğer istiyorsan 65
eğer istemiyorsan 31
eğer bir şey olursa 28
eğer bilseydim 25
eğer izin verirsen 26
eğer o 55
eğer yanılmıyorsam 39
eğer sakıncası yoksa 54
eğer ben 51
eğer öyle olsaydı 20
eğer ölürsem 16
eğer olursa 24
eğer isterseniz 86
eğer varsa 60
eğer mümkünse 45
eğer o olmasaydı 23
eğer sakıncası yoksa 54
eğer ben 51
eğer öyle olsaydı 20
eğer ölürsem 16
eğer olursa 24
eğer isterseniz 86
eğer varsa 60
eğer mümkünse 45
eğer o olmasaydı 23