Ihtiyacım olan tradutor Francês
6,938 parallel translation
Tek ihtiyacım olan gelecekte bir şekilde kendini bulabilmem için bir umuttu.
Tout ce dont j'avais besoin était l'espoir d'un futur où j'ai ma place.
Asıl olan şu : Senden ihtiyacım olan her şeyi aldım.
La simple vérité est, j'ai tout ce dont j'ai besoin venant de toi.
Senin yardımınla, ihtiyacım olanı alacağım.
Avec ton aide, j'aurai ce dont j'ai besoin.
Senin de yardımınla ihtiyacım olanı alacağım.
Avec ton aide, j'aurai ce dont j'ai besoin.
Bir deri hücresi, bir tel saç Aleister'dan bir parça oluşturmak için ihtiyacım olan tek şey bu.
Une cellule de peau, une mèche de cheveux, c'est tout ce qu'il me faut pour avoir une partie d'Aleister.
- Meg ihtiyacım olan her şeyi getiriyor.
Meg m'apporte mes affaires. Allez.
Şu anda ihtiyacım olan tek kişi kardeşim. Onun da ihtiyacı olan tek kişi benim.
Ma sœur suffit à mes besoins et je suffis aux siens.
Hayır, ihtiyacım olan her şey burada.
Oh non, j'ai tout ce qu'il me faut ici.
Tek ihtiyacım olan biraz hareket edebilmekti.
Oui, j'étais à deux doigts de l'avoir.
Senden ihtiyacım olan son şey ise, olmam gereken herşey hakkında bir ders.
La dernière chose dont j'ai besoin de toi... est un cours sur tout ce que je devrais être.
Ben ihtiyacım olanı öğrenirsem, kimsenin canı yanmaz.
Si je sais ce que j'ai besoin de savoir, personne ne sera blessé.
Belki de asıl ihtiyacım olan budur.
Peut être que c'est ça dont j'ai besoin.
Şu anda ihtiyacımız olan kaynakları tahsis ediyorum, ve Katie'ye göz kulak olmana ihtiyacım var, şu anda hiç de iyi... Kaçıyor!
A ce moment, j'alloue les ressources au mieux et j'ai besoin que tu gardes Katie, qui est actuellement... en train de courrir là-bas!
İşte ihtiyacımız olan şey, çünkü atlar var.
C'est ce dont nous avons besoin avec ces chevaux.
Çantaya ihtiyacı olan var mı?
Quelqu'un a besoin de son sac?
- İhtiyacımız olan son şey başka bir değişken. Alan da tam olarak bu.
la dernière chose dont nous avons besoin est une autre variable, et alan est justement cela
- Müritlerden birisi gibi davranıyor. - İhtiyacımız olan son şey başka bir değişken.
la dernière chose dont nous avons besoin est une autre variable, et alan est justement cela
Yine de ihtiyacım olan şey hâlâ onda.
Elle a toujours ce que je veux.
Aslında tam da ihtiyacımız olan bir adamdı.
Mais justement, ça nous arrangeait.
Eğer kaçakçılarla komünistler arasındaki bağlantıyı ihtiyacımız olan kaynakları sağlamak için kullanabiliyorsam, sikerim onu.
Si la connexion narco-coco me permettait d'obtenir des moyens, tant pis pour sa gueule!
İhtiyacımız olan bütün kaynakları ve parayı aldık.
On a donc eu un tas de fric et tous les moyens nécessaires.
Kendi aramızda çıkacak bir savaş, şu an ihtiyacımız olan son şey.
C'est pas le moment de nous livrer une guerre intestine.
Onda ihtiyacımız olan tek şey onun kurt kanı.
Ce dont nous avons besoin, c'est son sang de louve.
Tüm ihtiyacımız olan bu.
C'est tout ce dont nous avons besoin.
İşime olan tutkum için "odak" a ihtiyacım yok.
Je n'ai pas besoin de "la concentration" pour être passionnée.
Malcolm'u bulmak için ihtiyacın olan herşeyi söyledim sana ve sen yine de bu sadist piçlerin eline verdin beni.
Je t'ai dit tout ce dont tu avais besoin pour trouver Malcolm, et pourtant, tu m'as abandonné à ces bâtards sadiques.
Onda ihtiyacımız olan şey kurt kanı.
Nous avons besoin de son sang de loup.
İhtiyacım olan... İhtiyacım olan şey telafi.
Ce dont j'ai besoin... ce sont des compensations.
İhtiyacım olan her şeyi aldım senden.
j'ai eu tout ce que je voulais de toi.
İhtiyacımız olan son şey burada olanlarla ilgili bir soruşturma.
Ok, nous n'avons pas besoin d'une enquête sur ce qui s'est passé ici.
İhtiyacım olan o değil.
Elle n'est pas ce dont j'ai besoin.
İhtiyacımız olan...
- On veut juste...
İhtiyacımız olan yeni bir otel değil ne dersin? Daha büyük bir morg.
Il ne nous faut pas un nouvel hôtel mais une plus grande morgue.
Ama ihtiyacımız olan kişi konusunda sana katılıyorum.
Mais je suis d'accord avec vous sur l'homme à recruter.
Sonra yardıma ihtiyacı olan bir adam yardım edeceksin ve doktorluk hünerlerinle Mary'nin aklına başından alacaksın.
Vous passerez devant un homme qui a besoin d'aide et tu épatera Mary avec tes talents de docteur.
Tek ihtiyacımız olan tanışmaydı.
Il fallait juste qu'on fasse connaissance.
Çünkü şirketin bize, bizim onlara olan ihtiyacımızdan daha fazla ihtiyacı var.
"Ils ont plus besoin de vous que l'inverse."
Onların yasalarına, vergilerine ya da korumalarına ihtiyacımız yok ve Washington için olan görevime ta ki kralın son adamı İngiltere'ye doğru yola çıkana kadar son vermeyeceğim.
On n'a pas besoin de leurs lois, leurs taxes ou de leur protection. Je n'arrêterai pas ma mission pour Washington jusqu'à ce qu'ils aient tous embarqué pour l'Angleterre.
Fark ettim ki ihtiyacımız olan Washington'a rakip değil güvenini kazanmış olan bir dost.
On n'a pas besoin d'un rival à Washington, mais de quelqu'un en qui il a confiance, un ami.
İhtiyacım olan şey bir sigara.
J'ai besoin d'une cigarette Mâche un chewing-gum.
Şimdi müsaadenizle karizmatik bir lidere ihtiyacı olan bir tarikatım var.
Bon, vous m'excuserez mais j'ai une secte qui a besoin de son leader charismatique.
Yine de, bizim için iyi olabilir... Tam da ihtiyacımız olan şey.
Calme, ça pourrait être bon pour nous... juste ce dont nous avons besoin.
Hiçbir şekilde Kralın gereksiz iznine ihtiyacımız yok, ihtiyacımız olan tek şey istediğimiz şekilde yaşama özgürlüğü ve bu özgürlüğün bizden alınamayacağının garantisi!
Nous n'avons certainement pas besoin de la permission du roi, ce qu'il nous faut c'est la liberté de vivre nos vies de la facon dont nous la voyons et la confiance que cette liberté ne sera pas enlevée loin de nous!
İhtiyacımız olan şey hak ve özgürlük fırsatı.
Ce dont nous avons besoin c'est d'une chance égale et juste.
İhtiyacım olan tek koruma Tanrı'nın kelamı.
Les mots de Dieu sont ma seule protection.
İhtiyacı olan zamanda arkadaşıma destek oluyorum.
- Je viens aider mon amie. - Tu veux m'aider?
Büyük resmi gören, benim tarafımda birine ihtiyacım var, benim için vizyonu olan birine.
J'ai besoin de quelqu'un qui sache me guider et qui ait un projet pour moi.
İhtiyacım olan şey, ikimizin gidip o sikiği bulup ona yaptığının intikamını almak.
Et j'ai besoin qu'on aille trouver ce connard pour lui faire payer ce qu'il lui a fait.
İhtiyacım olanı biliyorsun.
Tu sais ce qu'il me faut.
Gözetim altına alma duruşmasında tanıklık edersen ihtiyacı olan yardımı alabilir.
Si vous témoignez en audience, on pourra l'aider.
Dışarıda bana ihtiyacı olan müvekkiller var ve onları korumak için, elimden gelen en iyi temsilciliği yapacağım.
Des clients ont besoin de moi. Je vais les représenter du mieux que je sais faire.