English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Francês / [ N ] / Ne demek istediniz

Ne demek istediniz tradutor Francês

173 parallel translation
- Değiştirmemiz derken ne demek istediniz?
- Comment ça, "on"?
Ne demek istediniz?
Qu'est-ce que vous voulez dire?
- Ne demek istediniz acaba? - O takma bir sakaldı.
Elle était fausse, vous le savez.
- Bununla ne demek istediniz?
- Pourquoi ça?
Ne demek istediniz?
Que voulez-vous dire?
"Heyhat, lordum," Ne demek istediniz?
Hélas, mon seigneur, que voulez-vous dire par là?
- Ne demek istediniz? - İşte onu kast etmiştim.
- Que vouliez-vous dire?
Ne demek istediniz?
Je ne comprends pas.
- Ne demek istediniz?
- Que voulez-vous dire?
Ne demek istediniz?
Que vouliez-vous dire?
Evet, yalnız biraz önce Quint'le Bayan Jessel hakkında ne demek istediniz?
Que vouliez-vous dire sur Quint et Mlle Jessel?
Ne demek istediniz o zaman?
Qu'insinuez-vous?
- Ne demek istediniz?
C'est toi hein?
- Ne demek istediniz, efendim?
Comment ça?
Ne demek istediniz?
Pourquoi dites-vous ça?
"Karşılaşırsam" demekle ne demek istediniz?
Je ne comprends pas... "Demander"?
Birader Tang, lütfen çok dikkatli olun onun yanından hiç ayrılmayın! Pardon! ne demek istediniz?
Toi qui es à ses côtés, veille sur lui.
Ne demek istediniz? - Oh, Bir iş gezisi dönmüştüm, ve Bryce'tan beni bekleyen bir mektup vardı.
- Je revenais de voyage d'affaires et une lettre de Bryce m'attendait.
- Ne demek istediniz... cinayet mi?
Vous voulez dire "assassiné"? Oh, non. Vous étiez à l'audience.
- Ne demek istediniz?
- Comment ça?
- Ne demek istediniz?
Que voulez-vous dire, monsieur?
Ne demek istediniz?
- Que voulez-vous dire?
- Pardon. Bununla ne demek istediniz?
Qu'est-ce que vous insinuez?
Bu köy tehlikeli. Ne demek istediniz?
Ce village-là, c'est coton.
- Ne demek istediniz Sör?
- Comment osez-vous?
Ne demek istediniz?
Quoi?
- Uydurma diye ne demek istediniz?
- Comment ça? - Vous avez un dico?
- "Olağanüstü" ile ne demek istediniz, şerif?
- Étrange, Shérif?
Ne demek istediniz?
Qu'entendiez-vous par là?
Ne demek istediniz anlamadım...
Je comprends rien.
Bu değerlendirmede, Doktor Hill'in Tanrı Kompleksi var derken, ne demek istediniz?
Que vouliez-vous dire par : "Il se prend pour Dieu"?
- Provayla ne demek istediniz?
Qu'entendez-vous par "répéter"?
Neredeyse hiç zayıf noktası olmayan derken, tam olarak ne demek istediniz?
Quand vous dites qu'il est presque irréprochable, qu'entendez-vous?
Bununla ne demek istediniz?
Ça veut dire quoi...? J'ai peut-être raison.
Binadan çıkıp gitmiş demekle ne demek istediniz?
Il serait sorti par la porte?
"İhtiyaca göre" derken ne demek istediniz?
Comment, "comme il doit"?
- Ne demek istediniz? Sanırım o gizli eşcinseldi ve bol miktarda kokain kullanırdı.
Avant tout, je pense que c'était un homo refoulé.
O sizin duvarınız derken ne demek istediniz?
Qu'est-ce que vous vouliez dire, à propos du mur?
Ne demek istediniz? Neyi anlarlar mı?
Est-ce qu'ils comprennent quoi?
"Etnik yetiştirme" ile ne demek istediniz?
Qu'entendez-vous par "métissage ethnique"?
- Ne demek istediniz?
- Comment cela?
Evetle ne demek istediniz?
- Comment ça, oui?
- Dışarı çıkartmışdı derken ne demek istediniz?
- Pas qu'un peu?
"Adam" derken ne demek istediniz?
Qui il?
Ne demek istediniz?
Comment ça?
Oraya çıkıp onlara ben Outspan Foster'ım ve ben de Derek Scully'yim demek istediniz.
Tu ne veux plus être un branleur. Tu veux pouvoir dire : "Je suis Derek Scully et je ne suis pas un branleur!" Non?
Burada mı demek istediniz?
Vous ne voulez pas dire... ici?
"Yeni tür" le ne demek istediniz?
Quelle technologie?
- Ne demek istediniz?
Comment ça?
Ne demek istediniz?
- Pardon?
Bununla ne demek istediniz?
C'est-à-dire?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]