English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Francês / [ N ] / Neyi biliyorsun

Neyi biliyorsun tradutor Francês

258 parallel translation
Neyi biliyorsun?
De quoi parles-tu?
Benim bilmediğim neyi biliyorsun sen?
Vous êtes bien sûr de vous.
- Neyi biliyorsun Maggie?
- Que quoi?
- Neyi biliyorsun?
- Tu sais quoi?
- Neyi biliyorsun? Bu da nesi?
Je ne comprends pas ce que tu racontes, Ayako.
Neyi biliyorsun?
Tu sais quoi?
Neyi biliyorsun?
Que sais-tu?
- Neyi biliyorsun?
- Je sais. - Qu'est-ce que tu sais?
- Neyi biliyorsun, kaltak?
Qu'est-ce que tu sais, garce?
Neyi biliyorsun?
- Que savez-vous?
Neyi biliyorsun? Neyi biliyorsun?
Que savez-vous?
Jennifer, nitrojen yumruları hakkında bizim bilmediğimiz neyi biliyorsun?
Jennifer, possédez-vous des informations secrètes sur les nodules de nitrogène?
Neyi biliyorsun?
Qu'est-ce que vous savez?
- Neyi biliyorsun?
Au courant de quoi?
- Neyi biliyorsun?
- Quoi?
Neyi biliyorsun?
Tout quoi?
- Neyi biliyorsun?
- Sur quoi?
Neyi yapmayı seçersen seç bizim için sorun değil, biliyorsun.
Quoi que tu fasses.
Neyi ispatlamaya çalışıyorsun? Ücretine zam falan olmayacak, biliyorsun.
Mais je ne t'augmenterai pas, tu sais?
Neyi kastettiğimi biliyorsun.
Vous savez très bien.
Dualarının neyi harekete geçirdiğini nerden biliyorsun?
Qu'en sais-tu?
"heyecan verici bir akşam" ile neyi kastettiğimi biliyorsun.
Et tu sais très bien ce que je veux dire par soirée excitante.
- Onu değil. Neyi kastettiğimi biliyorsun.
Tu sais de quoi je parle.
Neyi biliyorsun...
- C'est vrai.
Dünyada her şeyden fazla neyi istediğimi biliyorsun, değil mi?
Tu sais ce que je veux plus que tout?
- Biliyorsun? - Neyi biliyor muyum?
À propos...
Hayır, Will. Neyi kastettiğimi biliyorsun.
Will, tu me comprends...
Neyi kastettiğimi biliyorsun.
Oui, tirer un coup. Vous me comprenez.
Neyi biliyorsun?
Que savez-vous?
Öyleyse neyi ne zaman yapacağını nasıl biliyorsun?
- fais comme moi. compte. - moi, je ne compte pas.
- Prenses Fatima. Neyi konuşmak istediğimi biliyorsun.
Tu sais de quoi je veux parler.
- Birlikte yaşıyoruz herşeyimi biliyorsun Daha neyi merak ediyorsun?
Je suis là, pourquoi s'inquiéter?
Neyi biliyorsun?
Ça baigne.
- Ona neyi vereceğini biliyorsun.
Il sera un bon joueur. Fais-lul ce que tu sais.
Neyi ne zamandır biliyorsun?
Qu'est-ce que tu savais et quand l'as-tu su?
Neyi olduğunu biliyorsun.
Tu sais très bien.
- Neyi olduğunu biliyorsun. Anahtarları.
- Tu le sais bien.
hayır, neyi kastettiğini biliyorsun.
Tu sais ce qu'il veut dire.
Aptal olma! Boş versene. Onun neyi sevdiğini biliyorsun.
Tu sais comment il est.
- Neyi kastettiğimi biliyorsun.
- Tu sais très bien de quoi je parle. - Non.
Neyi aradığımı iyi biliyorsun.
Tu le sais très bien!
En azından kimi ve neyi öldürdüğünü tam olarak biliyorsun.
On sait parfaitement qui on tue... et pourquoi.
Gelmedin demekle neyi kastediyorsun? Bunu nasıl biliyorsun?
Comment tu peux le savoir?
Tam olarak ne yapmak istediğini biliyorsun, neyi elde etmek istediğini biliyosun ; ama ben daha kim olduğumu bile bilmiyorum.
Tu sais ce que tu veux faire, ce que tu veux accomplir. Mais moi, je... Je ne sais même pas qui je suis.
Neyi kastettiğimi biliyorsun.
Tu me comprends.
biliyorsun, diğer kız, Véronica neyi bilmiyorum?
Tu sais, l'autre fille, Véronica je-ne-sais-quoi?
- Neyi umursadığımı nereden biliyorsun?
- Est-ce que tu sais ce qui me préoccupe?
Neyi simgelediğini biliyorsun!
Tu sais ce que ça symbolise.
NEYi BiLMEM GEREKTiGiNi BiLiYORSUN.
Tu sais quoi. Me cherche pas!
Neyi istediğimi biliyorsun.
Ce que j'ai envie d'entendre.
- Neyi kastettiğimi biliyorsun.
- Tu sais ce que je veux dire.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]