English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Francês / [ T ] / Tekrarlayın

Tekrarlayın tradutor Francês

214 parallel translation
Benden sonra tekrarlayın : "The".
Répétez après moi : "The"...
Az önce söylediğinizi tekrarlayın!
- Que le Corbeau m'a éclairé sur votre façon d'administrer!
Haftada iki kez tekrarlayın. İki hafta boyunca.
Renouvelez cette commande 4 fois.
İncil'i sağ elinizle tutun ve yemini tekrarlayın.
Prenez la Bible dans la main droite et lisez le serment.
İncil'i sağ elinizle tutun ve yemini tekrarlayın.
Tenez la Bible dans la main droite et lisez le serment.
Tekrarlayın.
Répétez.
Soruyu tekrarlayın.
Répétez la question.
Lütfen, benden sonra tekrarlayın.
Répétez après moi.
Ses kesiliyor, tekrarlayın. - Yakından geçecek gibi mi görünüyor?
- La liaison est mauvaise.
Yıldız-üssü Kontrol, mesajı tekrarlayın.
Starfleet Control, répétons message.
Tekrarlayın, lütfen.
Répétez, s'il vous plaît.
- Tekrarlayın, lütfen.
- Répétez, s'il vous plaît.
- Tekrarlayın, lütfen.
- Répétez s'il vous plaît.
Tekrarlayın : bir, iki, üç.
Répétez après moi. "Un, deux, trois."
Tekrarlayın, uçağın hasarı ne kadar kötü?
Je répète, dans quel état est l'avion?
Tamam. - Tekrarlayın lider.
- Répétez, leader.
Lütfen tekrarlayın Majesteleri.
Récitez après moi. En te passant cet anneau...
Lütfen tekrarlayın Majesteleri. Bu yüzük ile seni alıyorum.
en te passant cet anneau, je t'épouse.
Söylediklerimi tekrarlayın : Bir "acre", 4047 metre karelik dikdörtgen bir alan olup uzunluğu 201,20 metre genişliği de 20,12 metredir.
Répétez après moi... un âcre est l'espace d'un rectangle... dont la longueur est de 201 m 17... et dont la largeur est de 20 m 10.
Benden sonra tekrarlayın.
A présent, répétez après moi...
Gerçek bir Hıristiyan düğünü olması için yüzükleri birbirinize verip söylediklerimi tekrarlayın.
Unis chrétiennement par le mariage, donnez-vous vos alliances et répétez après moi...
Tamam. - Lütfen tekrarlayın. Coach 1.
Répétez, Moniteur.
"Negatif iki sayının çarpımı pozitiftir." Tekrarlayın.
"Un négatif fois un négatif est égal à un positif." Dites-le.
Emri tekrarlayın.
Répétez votre ordre.
- Lütfen sorunuzu tekrarlayın.
- S'il vous plaît, reformulez.
Lütfen isteğinizi tekrarlayın.
Reformulez votre demande.
Her yarım saatte bir selamlamayı tekrarlayın.
Appelez-les toutes les demi-heures.
Eğer bu yaratıklardan biri sokakta size yaklaşırsa burada, LCV'de öğrendiğiniz dört ilkeyi içinizden tekrarlayın.
Si l'une des ces créatures vous aborde dans la rue, répétez-vous en silence les quatre mots d'ordre de l'école.
Tekrarlayın o zaman.
Alors répétez-le pour moi.
Iyi, iyi. Tekrarlayın! Düş!
Maintenant répétez :
Son iletinizi tekrarlayın.
Répétez dernière transmission.
- Tekrarlayın.
- Répétez.
Sonra tekrarlayın.
Peak flow, avant et après.
Aynı şeyi tekrarlayıp durursan bir yere varamayız.
Si vous continuez comme ça, nous n'irons pas loin.
Jujitsu hareketlerin tekrarlayıp denge olayını anladığında kolay bir spor.
Au jiu-jitsu, on apprend à déséquilibrer l'adversaire.
Eğer bunu tekrarlayıp durursan bir yere varamayız.
Si vous continuez à me demander ça, on n'ira nulle part.
Böyle tekrarlayıp durmamın mahsuru yok, değil mi Albay Ehrhardt?
Cela vous ennuie que je me répète?
Çamura bulanmış ruhunun derinliklerinde Tanrı'nın adını tekrarlayıp durdu.
Il a traîné le nom du Seigneur dans la boue noire de son âme!
Dua ettiğinizde, putperestler gibi boş sözler tekrarlayıp durmayın.
Dans vos prières, ne multipliez pas de vaines paroles comme les païens.
Bu yatay göz hareketini duyduğunuz ritme göre tekrarlayın.
Répétez ce mouvement horizontal avec les yeux...
Tekrarlayın...
Répétez...
Neden sürekli aramızdakinin sevgi olmadığını tekrarlayıp duruyorsun?
Pourquoi répètes-tu sans cesse qu'il n'y a jamais eu d'amour?
Hafıza, deposu için lütfen cevabınız tekrarlayın.
- Merci de répéter pour notre mémoire.
Etraftan okuduklarını tekrarlayıp duruyorlar.
.. ils répètent ce qu'ils lisent dans les journaux
Gruptaki kadınlardan birisi "Saint Francis" parçasından bazı bölümler biliyordu şarkı da, gözlerin için Tanrı'ya şükrediyorsun kalbin için, arkadaşların için Tanrı'ya şükrediyorsun ve yaşamın için şükrediyorsun. Şarkı sürekli kendisini tekrarlayıp duruyor. Bu da bizim tema müziğimiz oldu.
Il y avait cette fille qui connaissait ce poème de St François d'Assise, un chant où tu remercies Dieu pour tes yeux, tu remercies Dieu pour ton cœur, pour tes amis... tu remercies Dieu pour ta vie... et tu le répètes encore et encore... comme un thème...
Tekrarlayıcı matematik operasyonlarını... yüksek hızlarda yapabilen elektronik veya mekanik bir alet.
Je suggère d'agir vite pour confirmer mes dires. Permission d'utiliser le téléporteur de la salle de chargement 3. Afin de téléporter un objet vivant.
- Kesin şunu artık! Bunu tekrarlayıp durmayın!
Cessez de répéter cela!
- Lütfen gideceğiniz yeri tekrarlayın.
Répétez l'adresse.
Lütfen tekrarlayınız...
Veuillez répéter.
İsmi tekrarlayıp duruyor.
Elle n'arrête pas de répéter son nom.
Şimdi Mr. Lewis, benden sonra tekrarlayın.
Que les personnes ici présentes

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]