English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Francês / [ Y ] / Yaka

Yaka tradutor Francês

652 parallel translation
Gorillerini yollayıp beni yaka paça nikah dairesinden... kaçırtmak da mı taktikti ha?
C'était aussi de la stratégie de m'envoyer ces gorilles pour me kidnapper à la mairie?
Başka bir yaka daha mı?
- Oui. Quoi?
Diyelim ki seni memlekete... Yaka Üstünde Salya'ya götürdüm.
Et si je vous amenais chez moi chez Alice aux pays des merveilles?
Belki öteki yaka güzeldir.
Attends de voir de l'autre côté.
"Yüksek, sïkï, eski moda, katï bir yaka."
"Un col ancien haut et rigide."
Bugün yolumun üzerindeki bir mağaza vitrininde hakiki İngiliz nakışı bir yaka gördüm.
En allant travailler, j'ai vu dans une devanture un col en broderie. De la vraie broderie anglaise.
"Saat 8 : 00'den kısa bir süre önce, hapsi de... " işçi yaka kartı takan dört kişi... " gündüz vardiyası için gelen çalışanlara karıştı.
Quatre hommes portant des macarons d'identification se sont glissés parmi les ouvriers allant à leur travail.
- V yaka bluzlu bir kızıl.
- Rousse, dans un pull serré!
Balıkçı yaka, güzel.
Avec un col cheminée... il est très beau.
Nedir bu balıkçı yaka gece elbisesi mi?
C'est une robe du soir à col roulé?
Yeni yaka da almam lazım.
Je dois aussi t'acheter des faux-cols.
Elmas yaka, altın kollar.
Un col en diamant, des manches dorées.
Kollarını kısaltmam gerekecek, bir kuşağa ihtiyacım olacak, fırfır, yaka için bir şeyler...
Il faut raccourcir les manches, une large ceinture, - une ruche ou autre pour le col...
Buraya çektiğimizde, yerlilerin birkaç eski yaka düğmesi ve paslı saç tokalarından başka bir şeyleri kalmayacak.
Quand on s'en ira demain, il ne leur restera que des boutons de col et des épingles rouillées.
Ben ne yaptım biliyor musun? Fedaime onu yaka paça dışarı attırdım.
Je l'ai fait flanquer dehors.
Yaka düğmesi.
Le bouton de manchette!
Duncanon, sağ yaka.
Duncanon couvrira notre droite.
Bu kolalanmış bir yaka mı?
C'est un col amidonné ça?
Fallon'un yaka düğmesi. Harold ateş edince koptu!
Il a sauté quand Harold a tiré!
McGovern yaka düğmesini almış.
McGovern a son bouton de col.
Yaka düğmesini gösterirsin.
C'est ma tournée. Tu nous montreras le bouton de col.
- Sen de kanıt olarak yaka düğmesini aldın.
Et tu as ramassé son bouton de col.
Sen de büyük bir yaka takmışsın bayım.
Vous, vous devez avoir chaud!
Nehirin güney yakasına yerleştiler çünkü o yaka daha sulaktı.
Ils se sont fixés au sud de la crique a cause de l'irrigation. Je sais.
Nehrin Sol Yaka'sında..... Sağ Yaka'sında... .. ve ortasında.
Sur la Rive Gauche... sur la Rive Droite... et entre les deux.
Yani aperatif. Sol Yaka'da öyle derler.
"l'apéritif", dit-on sur la Rive Gauche.
Ama bu kıza dönersek, genç hanım Sol Yaka'da yaşıyor.
Pour en revenir à notre affaire, la jeune fille vit sur la Rive Gauche.
Şu frak gömleğinin yaka düğmelerini takar mısın?
Pouvez-vous mettre mes boutons à ma chemise de soirée?
Bu fareleri asılmaları için yaka...
J'allais arrêter ces rats pour les faire pendre...
Bana bak, yaka düğmelerinden dolayı bana borçlusun bu yüzden işi ben seçerim martavalını okuma bana.
C'est pas mon truc. Tu me dois tout. Ne viens pas me dire que c'est pas ton truc!
Önemli değil, beyaz yaka.
Ça va, le curé.
Hey, beyaz yaka!
Hé, le curé.
- Güle güle beyaz yaka.
Au revoir, le curé.
Sarışındı, bir yaka kürkü vardı.
Une blonde avec un manteau à col de fourrure.
Geniş yaka, düz kollar, ölçü : 15,5, 34.
Je veux voir des chemises. De tissus fins, collet à patte ou simple... taille... 151 / 2, 34.
Çık git buradan, yoksa seni yaka paça dışarı atarım.
Tire-toi ou je te crève.
Balıkçı yaka mı?
Avec un col roulé?
" kabul etsem mi onu Yoksa atsam mı yaka paça?
" Le châtiment... Ou le pardon?
Yaka bandı o kadar yıpranmış ki yaka düğmesini tutmayacak.
Ce col est trop usé pour tenir.
Ykında başlayacağım, yakaında görevimi tamamlayacağım
Bien, plus tôt je commencerai, plus tôt j'accomplirai ma mission, hum?
Siyah balıkçı yaka var ya, o sana yakışıyor.
Le col roulé noir te va bien.
ABD Hava Kuvvetlerinden Kaptan John Christopher, yaka numaram 4857932.
Cap. John Christopher, Armée de l'air des USA, numéro de matricule 4857932.
Hizmetçilerimi amazonlar gibi giydirdim. Şam'a kadar yaka bağır açık, at sırtında gittim.
J'ai vêtu mes bonnes en amazones... et j'ai chevauché les seins nus sur la route de Damase.
- O yaka geldiği kadar kolay gidiyor.
- C'est le faux-col à transformation!
Bilirsiniz, o, yönetirken bir yaka çiçeği takmayı sever.
Il aime en porter à sa boutonnière lorsqu'il dirige.
Üzgünüm, o isimde yaka kartı yok.
Désolée, pas de carton à ce nom.
Eunice Burns için yaka kartı yok.
Je n'ai pas de carton à ce nom.
Yaka balinası falan?
Des cols de chemise?
Yaka.
Un col
Yaka düğmesi yok!
Pas de faux col.
O yaka yapılacak.
Là, sur la rive.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]