Çok isterim tradutor Francês
4,066 parallel translation
Bunu da söylemeliyim sizi evlendirmeyi çok isterim.
Et je dois dire que je serais ravi de me marier avec vous les gars.
Çok isterim.
J'adorerais venir.
Çok isterim.
J'aimerais beaucoup.
Çok isterim.
Je vous en prie.
Çok isterim ama yapmam.
Même si j'en ai envie... Je ne le ferai pas.
Seninle buluşmayı çok isterim Leilani.
Leilani, il n'y a rien que j'aimerais plus que sortir avec toi.
- Çok isterim.
- J'aimerais beaucoup.
Biliyor musun? Bir köpek almayı çok isterim.
Tu sais j'aimerais vraiment avoir un chien.
Seninle bir fotoğraf çektirmeyi çok isterim.
Et j'aimerai prendre une photo de moi en train de t'attaquer.
% 98'lik uyum sağlayan bir çifte yardım etmeyi çok isterim.
J'adorerais aider un couple qui a 98 pour-cents.
- Çok isterim.
J'aimerais beaucoup. Parce que j'ai inventé un petit jeu marrant. Génial!
Tabii, seninle gitmeyi çok isterim.
Bien sûr, je serais ravi d'y aller avec toi.
Britta'nın balosuna onunla gitmeyi çok isterim.
J'adorerai aller à la danse de Britta avec elle.
Gelmeyi çok isterim.
J'adorerais venir.
Buna odaklanmayı çok isterim.
J'adorerais me concentrer sur ça.
Seninle buluşmayı çok isterim Leilani.
Leilani, il n'y a rien que j'aimerais plus que sortir avec toi
O göğüslere binmeyi çok isterim adamım.
Mec, j'aimerais venir sur ses seins.
Sitenizde yazmayı çok isterim.
J'adorerais contribuer pour ton site.
Üzerine krem sürmeyi çok isterim.
Je serais heureux d'étaler de la crème sur vous.
Yardım etmeyi çok isterim.
Je serais heureuse d'aider.
- Çok isterim.
J'aimerais bien.
Çok isterim, ancak bu gece bayağı çalışmam gerekiyor.
J'aimerais bien, mais... J'ai beaucoup de travail.
Çok isterim.
J'adorerais.
Çok isterim.
Carrément.
Leroy seneler boyunca bir şeyler ödünç aldı ama hiç getirmedi. Eğer İngiliz anahtarı seti bulursanız ya da bir çift eski hokey pateni. Onları geri almayı çok isterim.
Écoutez, Leroy a emprunté un paquet de trucs au fil des années et ne les a jamais rendus, donc si vous tombez par hasard sur un ensemble de clé plate ou, euh, une paire de vieux patins de hockey, euh, j'aimerais beaucoup les récupérer.
Evet, çok isterim.
Ouais, j'aimerais beaucoup.
Çok isterim.
- J'adorerais ça.
Seni iş üstünde görmeyi çok isterim.
J'adorerais voir ce que vous faites.
Böyle bir şeyi çok isterim.
J'adorerais quelque chose comme ça.
Çok isterim, ama alamam.
J'aimerais, mais je peux pas.
Evet, bunu çok isterim
hé bien... Oui, j'en serais ravi.
Çok isterim.
J'adorerais ça.
Buna bakmayı çok isterim.
Ok. J'aimerais bien y jeter un oeil.
Bu gece şehre geldim saat 9'da birlikte bir şeyler içmeyi çok isterim.
"En ville ce soir. Adorerais te voir. 21h au bar?"
Evet, çok isterim.
Oui, avec plaisir.
Oğlum çok isterim ama ben artık bir papaz yardımcısıyım.
Fils, J'adorerais, mais je suis un diacre maintenant.
Fikirlerini dinlemeyi çok isterim.
Ça m'intéresse.
- Çok isterim.
- J'aimerais bien.
Dinle, hapishane isyanı kadar heyecanlı bir randevu için söz veremem ama hâlâ istiyorsan ikinci kez buluşmayı çok isterim.
Écoute, je peux pas te promettre quelque chose d'aussi excitant qu'une émeute de prison, mais si tu es toujours partante, j'adorerai un autre rancard.
- Çok isterim.
- J'adorerais.
- Rose seni çok sevdiğimi bilmeni isterim...
- Je vous aime beaucoup, Rose...
Bu evde bana karşı çok iyiydiniz. Ne kadar minnettar olduğumu bilmenizi isterim.
J'ai été très bien traité dans cette maison et j'en suis très reconnaissant.
Öncelikle Alfred'i çok sevdiğimi bilmenizi isterim.
Tout d'abord, vous devriez savoir, j'adore Alfred.
Benimle yatak odasına gelirseniz size çok hoş ahşap işçilikleri göstermek isterim.
Si vous me suivez dans la chambre,
- Bunu çok isterim.
J'aimerais bien.
Dostluğumuzu sağlam tutmak için bu görev için gerekli bilgeliği ve kabiliyeti olan çok önemli birini önermek isterim.
Mais, pour maintenir nos liens d'amitié intacts, Je voudrais plaider pour une conséquence importante, avec toute la sagesse et la mise en scène nécessaire à la tâche.
Bilmeni isterim ki senin ve kız kardeşlerinin başına gelenlerden haberdarım ve çok üzülüyorum.
Je veux que tu saches je sais ce qui est arrivé à toi et à tes sœurs et je suis vraiment désolé.
Bu serserilere karşı çok sağlam bir dava isterim. Savcının seçimi olmamalı.
Les dossiers contre ces voyous doivent être tels que le procureur soit obligé de poursuivre.
Ama şunu bilmenizi isterim ki, size çok iyi bakacağız.
Mais je veux que vous sachiez qu'on va prendre soin de vous.
Seninle çok iyi zaman geçirdiğimi bilmeni isterim.
Je veux que tu saches, j'ai passé de très bons moments.
Şunu da bilmenizi isterim ki, o şey her ne ise, hala burada bir yerlerde ve o şey çok zeki.
j'apprécie vraiment... et je veux que vous sachiez quoique cette chose soit, je crois qu'elle est toujours là, et elle est vraiment intelligente.
isterim 243
çok iyiyim 275
çok iyisin 250
çok incesin 28
çok iyi 3262
çok iyi anlıyorum 64
çok istiyorum 25
çok iyi anladım 27
çok iyi olur 170
çok iyi biliyorum 33
çok iyiyim 275
çok iyisin 250
çok incesin 28
çok iyi 3262
çok iyi anlıyorum 64
çok istiyorum 25
çok iyi anladım 27
çok iyi olur 170
çok iyi biliyorum 33
çok iyi gidiyor 28
çok iyiydin 139
çok iyisiniz 98
çok iyiydiniz 31
çok iyi değil 53
çok isterdim 88
çok iyi görünüyorsun 123
çok iyi olurdu 22
çok iyiydi 289
çok iyi biri 38
çok iyiydin 139
çok iyisiniz 98
çok iyiydiniz 31
çok iyi değil 53
çok isterdim 88
çok iyi görünüyorsun 123
çok iyi olurdu 22
çok iyiydi 289
çok iyi biri 38