Arabaya tradutor Português
9,948 parallel translation
Hadi arabaya binin.
Vamos, entrem.
- Arabaya. - İki nokta sonra...
- No carro...
İşte. - Arabaya bin.
Entra no carro.
O kızla arabaya binmeyecektin Norman.
Não devias ter entrado no carro.
O yüzden binin arabaya!
Por isso entrem no carro.
Arabaya binin.
Entra no carro.
Ölmemizi isteseydi, arabaya bir bomba koyardı telefon değil.
Se ele nos quisesse mortos, teria colocado uma bomba num carro, não num telemóvel.
Bu sabah size Reem tarafından 1995 yılında bir yaz mevsiminde 10 kişiyi öldürdüğü zaman kullanılan arabaya sahip olma şansını sunuyoruz.
Esta manhã, oferecemos-lhes a oportunidade de comprar o carro conduzido pelo Reem, em 1995, quando ele matou dez almas ao longo daquele verão.
Onunla oturdum arabaya, o garip enerjiyi hissettim.
Sentei-me com ele nele e senti... uma energia estranha.
Cruella arabaya kendi kendine sürmesi için büyü yaptı fakat çok istersen direksiyona sen de geçebilirsin.
A Cruela encantou-o para andar sozinho mas se quiseres podes conduzir.
Sarhoş bir sürücü başka bir arabaya çarpıp şoförü öldürüyor. Yanındakinin ise olay yerinde beyin ölümü gerçekleşiyor.
Um motorista bêbado chocou com outro carro, matando o outro motorista, e o passageiro teve morte cerebral na hora.
Hemen arabaya gidelim.
Vamos já para a carruagem.
- Arabaya yüklemiştim.
O que estás a dizer? - Carreguei-as para o carro.
Arabaya bin. Arabaya bin!
Entra no carro Entra no carro!
- O zaman neden arabaya ihtiyacın var?
Hoje não vou trabalhar. Então porque precisas do carro?
Bu sabah senin hırsız arabaya döndü.
O ladrão voltou ao carro esta manhã.
Öyle bir sıcakta, yetersiz havalanan bir mekânda yemek ve su olmadan kayda değer bir zaman geçirmek yazın ortasında camları kapalı bir arabaya çocuk bırakmaya eşittir.
Com este tipo de calor, ser deixado num espaço mal ventilado, sem comida ou água durante um tempo significativo seria equivalente a deixar uma criança num carro com as janelas fechadas, no meio do Verão.
- İyi bir çocuk olmanı ve arabaya binmeni istiyorum.
- Quero que te portes bem e entres no carro.
Orchard'ın kaçırılmasından bir saat sonra, birkaç adamla bir arabaya binerken görülmüş.
Viram-no entrar numa carrinha horas depois do rapto da Orchard.
Şimdi lanet arabaya bin.
Agora entra na merda do carro.
Arabaya bin, Jason.
- Entra no carro, Jason.
Arabaya bin, hemen!
- Entra no carro, agora.
Şansım varken Hanna'yı arabaya bindirip uzaklara götürmeliydim.
Devia ter posto a Hanna num carro, e tira-la daqui quando tive a oportunidade.
Arabaya binsene.
Entra no carro.
Arabaya göz kulak olur musunuz?
Importa-se de tomar conta do carro durante um minuto?
- Ne? Götün birinin dün akşam arabaya girip çaldığını söyleme.
Não me digas que um idiota arrombou o carro e a roubou.
Arabaya koyabiliriz.
- Podíamos...
- Yeter artık, bin arabaya.
- Já chega, entra!
- Arabaya bin.
Entre no carro.
Atalım valizini arabaya, Frank'i almaya gidelim.
Vamos colocá-la no carro, dar uma volta, buscar o Frank.
- Sen bebeksin. Arabaya paran nasıl yetti?
És um bebé, como tiveste dinheiro para comprar um carro?
Miranda o arabaya binmeden iki saat önce bana bu mesajı bırakmıştı. Durup dururken yoldan çıkmalarından iki saat önce yani.
A Miranda deixou-me esta mensagem duas horas antes de entrarem naquele carro, duas horas antes de saírem da estrada sem motivo.
Arabaya ulaşıp onları uzaklaştırmak istedim.
Queria chegar a um carro, para os afastar.
Bir arabaya atlayıp, aylakları kendime çekerek buradan uzaklaştırabilirdim.
Podia ter chegado a um carro e usava-o para os afastar.
Gel, Daisy satmadan o arabaya ulaşmalıyız.
Precisamos de chegar ao carro antes que a Daisy venda.
İnsan olan Elena arabaya binmiş ona gidiyordu.
Quando humana estavas a ir aos braços dele.
Bir kamyon bir arabaya ve şurada başka bir arabaya çarpmış.
Um camião embateu num carro e noutro ainda, além.
Arabaya servis yapan restoranın orada bir tabela vardı.
Vi um sinal no McDrive.
Arabaya girdi ve seninle dua etti.
Ele esteve no carro e rezou consigo.
Arabaya bindirin.
- Coloca-a no carro.
Çoktan arabaya binmiş olmamız lazımdı.
Já devíamos estar no carro.
Arabaya böyle girmeme izin mi verecektin?
Ias-me deixar entrar no carro assim?
Jenna'yı arabaya bindir.
Vai com a Jenna para o carro.
# Suriye'de arabaya yerleştirilen bomba patlatıldı, İnsanlar parçalandı # # 37 kişi hayatını kaybetti #
Um carro-bomba na Síria... Sim 37 pessoas mortas...
Ne arabaya sürmeyi biliyor, ne de yolları.
Não tem sentido de orientação. Nem sabe conduzir.
Hana'ya arabaya dönmesini söyle yeter.
Diz só à Hana para voltar.
Arabaya bin tatlım.
Entra no carro, querido.
Çabuk, arabaya.
Rápido, para a minha carruagem.
Arabaya ihtiyacım olacak.
- Preciso de um carro.
Bin şu arabaya!
Entra no carro!
Charlie arabaya bin.
Charlie, entra no carro.
arabaya bin 384
arabaya binin 67
arabaya gir 26
araba 243
arabam bozuldu 28
arabalar 60
arabada 85
arabayı 17
arabam 88
arabası 18
arabaya binin 67
arabaya gir 26
araba 243
arabam bozuldu 28
arabalar 60
arabada 85
arabayı 17
arabam 88
arabası 18
arabayla 21
arabam var 42
arabam yok 26
arabayı getir 44
araba nerede 43
araban var mı 39
araba mı 39
araban nerede 53
arabam nerede 20
arabadan in 33
arabam var 42
arabam yok 26
arabayı getir 44
araba nerede 43
araban var mı 39
araba mı 39
araban nerede 53
arabam nerede 20
arabadan in 33