English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Português / [ A ] / Ayrıldı

Ayrıldı tradutor Português

14,916 parallel translation
Havaalanı otelinde 39 gün kaldıktan sonra Rus avukatı ve WikiLeaks'ın hukuk danışmanı Sarah Harrison'la beraber oradan ayrıldı.
Após 39 dias no hotel do aeroporto, ele partiu com o seu advogado russo e a consultora jurídica da WikiLeaks, Sarah Harrison.
Hawaii'den ayrıldığımda her şeyimi kaybettim.
Quando deixei o Havai, perdi... tudo.
Bir süre sonra, seçeneğimiz kalmadı ve ayrıldık.
Mas não foi possível, e partimos.
- Sakın yerimden ayrıldım deme!
Está lá ao fundo! - Não me digas que deixaste o teu posto!
Umarım, Ron ve ben bu dünyadan ayrıldığımızda kendi başına ayakta duracak kadar bağımsız olur ve uzun bir ömür sürer.
A minha esperança, quando eu e o Ron cá não estivermos, é que ele tenha autonomia bastante para vencer e conseguir envelhecer sozinho.
Ama atmosferinize girdiğinde üç parçaya ayrıldı.
Mas ao entrar na vossa atmosfera, partiu-se em três bocados.
Yalnızca dakikalar önce ayrıldığım dünya şimdi toza dönmüştü.
O mundo que tinha deixado há momentos era agora apenas pó.
- İstihbarat masasından neden ayrıldığımı biliyor musun?
Sabe porque abandonei o serviço de informações?
Buradaki küçük cennetinizden neden ayrıldı?
Porque ele deixou o vosso pequeno paraíso aqui?
Ayrıldıktan sonra annesiyle birlikte orada yaşamaya başlamıştı.
Está a morar com a mãe desde que nos separamos.
Eniştesinin madeni ziyarete gitmek için ayrıldığı gün Kont da Japonya'ya dönüyormuş gibi ayrıldı ve yakınlarda bir yere saklandı.
No dia em que o tio dela foi visitar a mina, o Conde fingiu que voltou ao Japão, mas escondeu-se por perto.
Patlamadan hemen önce mekandan ayrıldı dediler.
Mas dizem que ela saiu antes da explosão.
Siz ayrıldığınızda böyle miydi?
Era assim Quando você saiu?
Ding emekli olduktan sonra büyük bir acıyla Pekin'den ayrıldı ve memleketi Suizhen'e geri taşındı.
Ao se aposentar, Ding deixou Pequim, cidade de tamanha dor, e mudou-se de volta à sua vila, Suizhen.
Kızıl Kale'den ayrıldı majesteleri.
Ele deixou a Fortaleza Vermelha, Vossa Graça.
Heinz'la ayrıldık.
Eu e o meu marido vamos separar-nos.
Maisie benden ayrıldı.
A Maisie acabou tudo comigo.
Neden ayrıldı?
Porquê?
Evlenip ayrıldıktan sonra bu işler biraz zor oluyor işte.
É-me difícil voltar a isto depois da minha mulher me ter deixado.
- Niye ayrıldın o zaman?
Então, porque acabaste comigo?
- Chloe gösteriden ayrıldı.
A Chloe vai abandonar o espetáculo.
- Ayrıldık.
- Nós acabámos.
Bunu bilmiyor... Ayrıldığınızı bilmiyordum.
Não sabia que tinham acabado.
Paul ve ben ayrıldık.
Eu e o Paul separámo-nos.
Ayrıldık.
Ficámos separados.
Scarfe karakoldan Chico'yu almak için ayrıldı ama Chico gitmiş.
O Scarfe foi buscar o Chico, mas ele já tinha desaparecido.
Psikolog olmak için ayrıldım.
Saí para me tornar psicólogo.
Kuzenim aramızdan ayrıldığına göre birkaç değişiklik yapma vakti geldi.
Agora que meu primo morreu, vou fazer algumas mudanças.
Rus mafyası üyelerinden Sergei Ivanov, nam-ı diyar Üç Parmak sabah 8 : 45'de odasından ayrıldı.
Às 8h45, Sergei Ivanov, também conhecido por "Três Dedos", membro da Máfia Russa, saiu do quarto no York Hotel.
- Ayrıldın...
Sabes que sim.
Odamdan ayrıldım. Winesburg'ta bu bir suç olarak mı değerlendirilir?
Eu troquei de quarto, isto é considerado crime em Winesburg?
Reykjavik'ten ayrıldı, Bükreş üzerinden Atina'ya gidiyor.
Deixou Reiquiavique e viajou para Atenas via Bucareste.
" Bourne, programdan ayrıldığında kişiliğinin bir parçasını da orada bıraktı.
Quando Bourne saiu do Programa, deixou para trás um elemento-chave da sua identidade.
Bourne programdan ayrıldığında Albert Hirsch / / psikolojik bir değerlendirme yazmış.
- O Albert Hirsch fez uma avaliação psicológica do Bourne, quando ele deixou o programa.
Amberle üzgün bir şekilde kutlamadan ayrıldı sen de onu buraya kadar takip ettin.
A Amberle saiu da festa transtornada e tu seguiste-a até aqui.
Savaşa gitmek için ayrıldığında Mary ve Joshua için durdu mu?
Ele parou por Mary e Joshua quando foste para a guerra?
Senle William'ı bulmak için Union Pacific'ten ayrıldım.
Eu saí da Union Pacific... para procurar por ti e pelo William.
Hayır, ayrıldım.
Não, vim-me embora.
Ayrıldım da ne demek?
Como assim?
Saat 10 : 00 olmadan hemen önce ayrıldı.
Ele saiu antes das 22h.
Ayrıldım mı?
Eu fui embora?
Kris ve ben ayrıldığımızda, Juice benim için her gün ordaydı.
Quando a Kris e eu terminamos, o Juice ficou ao meu lado.
Goldman restorandan saat 10 : 00'a gelirken ayrıldı.
O Goldman saiu do restaurante pouco antes das 22h.
Ki ayrıldıktan sonra bu sorun haline geldi, çünkü O.J. onun her zaman sevişmek..... isteyeceğini biliyordu.
O que se tornou um problema depois da separação, porque o OJ sabia que ela precisava disso o tempo todo.
Eminim korkunun payı vardır, ama duyduğuma göre her ayrıldıklarında ailesi barışması için baskı yapıyormuş ve O.J. kızın babasına Hertz bayiliğinden iş bağlıyormuş.
Tenho a certeza que o medo teve o seu papel, mas soube que os pais dela forçaram-na a reconciliar-se com ele sempre que se separavam, e que o OJ arranjou um contrato com a Hertz para o pai dela.
Sanıkla birlikte ayrıldığında da dışarıda bir Bronco yoktu.
Quando ele saiu com o réu, havia um Bronco estacionado do lado de fora.
Kırsal kesimden hiç ayrılmayan genç bir İngiliz bayan tarafından yazıldı.
Escrito por uma jovem inglesa que nunca saiu do campo.
Fırsatların birçok insan tarafından kaçırıldığını çünkü ayrıntılarla süslendiğini ve fırsattan çok iş gibi göründüklerini söylemişti.
Ela dizia que a maioria das pessoas perdia uma oportunidade, porque está vestida de fato-macaco e parece um trabalho.
O zevke nail olamadığım için pişmanım. Ayrıca genç yaşlarımı babamın sürgün edilmek zorunda bırakıldığı İtalya'da geçirmekten de.
Lamento não ter tido esse prazer tendo passado os meus primeiros anos em Itália, onde meu pai foi obrigado a procurar exílio.
Ayrıca uzaktan patlatıldığı tahmin ediliyor.
E presume-se que tenha sido detonada por controlo remoto.
Ayrıca ben ve Jethro yokken..... başka birilerine vaaz vermeni istemiyorum, anlaşıldı mı?
Não quero que andes com nenhum grupo a menos que eu e o Jethro estejamos por perto, entendeste?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]