English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Português / [ B ] / Bizim değil

Bizim değil tradutor Português

4,920 parallel translation
- Bu bizim değil ki.
- Isto não é nosso.
Bu bizim değil. Sorun değil.
Isto não é nosso!
O artık bizim değil.
Ela já não é nossa.
Bizim ödüllü kodcumuz doğruyu söylemek gerekirse Latino değil.
O nosso programador... Ele não é, na verdade, um latino.
Senin Kara Kaplan Çetesi arasındaki savaş Bizim umurumuzda değil
Mas entre vocês e o Clã Tigre Preto, seja quem for o chefe deste Porto, nós não temos o mínimo interesse.
Bu bizim köpeğimiz değil.
Este cão não é nosso.
Bizim davamıza karşı değil miydi?
Ela não se juntou à nossa causa?
Sadece bizim gücümüzü engeleyecektir, insan ölüm timini değil.
Que apenas servirão para suprimir os nossos poderes e não o esquadrão de morte.
Çaresiz. - Bizim sorunumuz değil.
- Não é problema nosso!
O da bizim ne istediğimiz ya da binbaşının ne istediği değil Tanrı'nın ne istediğidir!
Não aquilo que nós queremos ou aquilo que o major quer. Mas sim, o que Deus quer.
Bizim amacımız kanunları ele almak değil.
Nós não tínhamos intenções de fazer justiça pelas nossas próprias mãos.
Eğer ki, Vakil'e bizim satıcı değil de iyi kokain üreticisi olduğumuza ikna edersek, tuzağımıza düşer.
Se conseguirmos dar-lhe a notícia de que não somos compradores, mas sim, fornecedores dessas drogas, ele é obrigado a se aproximar de nós.
Ve de öyleysen ya da değilsen bizim için hiç önemli değil.
E se fores, ou não, isso não nos incomoda.
Burada bizim seçimimizdesiniz Amiral Tanrı'nın değil, Kral'ın değil, sizin de değil.
Estás aqui porque o escolhemos, Comodoro, Não foi Deus, o rei, nem o Comodoro.
Bizim gibi rezillerin amaçladığı o raftan, değil mi?
É a prateleira que nós, idiotas, temos em vista, certo?
Bizim problemimiz değil. Siktir git.
O problema não é nosso.
Doğrusu, Sook, bizim kasaba hakkında gerçekten haklı mı değil mi, emin değilim.
Sinceramente, Sook, não tenho certeza " se ela estava certa ou não sobre a nossa cidade."
Bizim desteklediğimiz bir davranış biçimi değil bu anne. Anneni boş ver sen.
Não é um comportamento que queiramos encorajar.
Bizim yetki alanımız değil.
Esta não é a nossa jurisdição.
Aslında benim kuruluşum değil. Yani, ben kurdum ve son 25 yıldır ben başkanlık ediyorum ve tüm ayrıntıyı ben denetliyorum ama gerçekten, bizim kuruluşumuz. Sizin kuruluşunuz.
Não é minha. mas a organização é nossa. queria passar aqui e avisá-lo que vou concorrer a presidente.
Bizim diyarımızda senle benim hiç böyle bir şansımız olmadı, değil mi?
Na nosssa terra, nunca tivemos essa possibilidade, não foi?
Tavuklar bizim artık, değil mi?
Vamos ficar com 2 galos, não é?
Tavuklar artık bizim, değil mi?
Vamos ficar com 2 galinhas, não é?
Randevuyu iptal edip Lily'yi bizim almamız gerekecek sanırım, değil mi?
É melhor cancelarmos a nossa reunião e irmos nós buscar a Lily, não é?
- Bu bizim bulduğumuz telefon değil.
Não é o telemóvel que encontramos.
Bizim için, mahkeme için değil.
Só entre nós, não é para o Tribunal.
O senin sanığın değil, bizim sanığımız.
Ele não é o teu criminoso, é o nosso.
Bu bizim işimiz değil.
Nós não pintamos isso.
Birimizin diğerini gömmesi bizim kaderimiz değil.
O nosso destino não é que um enterre o outro.
Cadının bizim tarafına geçmesini istedim, ölmesini değil.
Eu quero a bruxa transformada. Não morta.
Başka ejderhaların bizim çocuklara kabadayılık yapmasına... -... izin vermeyeceğiz, değil mi?
Suponho que não vamos deixar nenhum dragão selvagem intimidar os nossos rapazes, vamos?
İşte tam da bu yüzden Betty'nin katilini bulmak bizim işimiz değil.
Para mim foi deixado muito claro, que encontrar o assassino da Betty não está nos nossos planos.
Bu bizim başımıza gelmez, değil mi?
Quero dizer, isso não vai acontecer connosco, pois não?
Buyurun, bizim için artık kanıt değil.
Aqui está. Já não é uma prova.
Şeye gelmedik daha... Burası bizim ev değil.
Esta não é a minha casa.
Bizim aramız iyi, değil mi?
- Estamos bem, não estamos?
Bizim işimiz kauçukla değil. Bizim işimiz katı metallerle.
Estamos a falar de metal sólido e não de borracha.
Bu bizim işimiz değil.
Isto não somos nós.
Ve kesinlikle eminimki bu bizim aradığımız cevap değil.
E tenho a certeza que não é o resultado que procuramos.
Başkalarını kurtarmak için bazılarını yok etmek bizim yapabileceğimiz bir şey değil.
Destruir uns para salvar outros é uma linha que nunca cruzaremos.
Bu yayın sadece bizim için, değil mi? Evet.
Estas imagens são somente para nós, correcto?
Bu, bizim olayımız değil.
Não fomos nós.
Bizim işimiz cadı avı ya da spekülasyon yapmak değil.
Nós não estamos no negócio de caça às bruxas e especulações.
Bizim sorunumuz değil.
Não é problema nosso.
- Bu bizim kararımız değil.
Não depende de nós, Angie.
Bu bizim için mümkün değil.
Assim é impossível.
Sorun değil, bizim de yapacak işlerimiz var.
Não há nenhum problema. Claro. Aliás, nós também estamos a trabalhar.
Çünkü bir ajan daha ölürse, bu, başkasının değil bizim hatamız olur.
Porque se mais algum Agente morrer, a culpa será inteiramente nossa.
Ama bu eğitim kampı bizim için hayırlı bir şey değil.
Mas aquele campo de treino... é mau para nós.
Yapılan her bir suçlama bizim için değil, bizim tarafımızdan toplanan her bir mahkeme.
Cada acusação feita, cada julgamento convocado não para nós, mas por nós.
Ama bütün Wesenlar bizim gibi değil.
Mas, nem todos os Wesen são como nós.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]