Dışarıda bekliyor tradutor Português
483 parallel translation
Editörüm dışarıda bekliyor.
O meu editor está esperando do lado de fora.
Üzgünüm ama gitmeliyiz. Arabam dışarıda bekliyor.
Tenho um carro à espera lá fora.
Dışarıda bekliyor.
Está esperando lá fora.
Araba dışarıda bekliyor.
O carro está à espera lá fora.
Dışarıda bekliyor, efendim.
Bem, bem, bem, ela está lá fora à espera, Senhor.
- Sınıf beni dışarıda bekliyor.
- Tenho uma turma esperando. Eles estão lá fora.
John dışarıda bekliyor, onu daha fazla bekletme.
John está lá fora. Não o deixe esperando.
Dışarıda bekliyor.
Està à espera là fora.
Kocam dışarıda bekliyor.
O meu marido está à espera lá fora.
Dışarıda bekliyor.
Está lá fora.
Araba dışarıda bekliyor, efendim.
- Muito obrigado.
Dışarıda bekliyor, kardeşimin kamyonetinde
- Está lá fora, no camião do meu irmão.
Kızlar dışarıda bekliyor.
Temos aquelas lindas miúdas ali. Estámos a demorar muito.
Oğlum saygılarını sunmak için dışarıda bekliyor.
O meu filho está lá fora à espera para vos cumprimentar e despedir-se.
Sabinus'la ben dışarıda bekliyor olacağız.
Eu e Sabino estaremos lá fora à espera.
- Boomer dışarıda bekliyor.
- O Boomer está à espera na marca exterior.
Bay Thornton ve Bay Oxenby dışarıda bekliyor.
Mr. Thornton e Mr. Oxenby estäo á espera lá fora.
Dışarıda bekliyor.
Ela está lá fora.
Dışarıda sizi bekliyor.
Está à espera.
İşini yapıyor ; dışarıda beni bekliyor.
Cumprindo a sua missão de cavalheiro, esperando-me lá fora.
Bayan Van Hopper dışarıda, arabasında bekliyor olacaktı.
A Sra. Van Hopper está lá fora no seu carro.
Dışarıda bir tane bekliyor.
Que alívio.
Bizi bekliyor. - Francesco nerede? - Dışarıda verandada, Marcelo ile birlikte.
Com licença, este senhor virá conosco.
Polisler dışarıda seni bekliyor.
A Polícia está lá fora, à sua espera.
Dışarıda takside bekliyor.
Está à espera no táxi.
Dışarıda bir yerde, Rienzi seni bekliyor.
Continue assim. Rienzi está à sua espera lá fora.
Dışarıda silahlı polisler bekliyor.
Há polícia armada cá fora.
Hayır, Martin, o muhtemelen holde dışarıda bizi bekliyor.
Espera! E se ele estiver à espera atrás da porta?
Her neyse, Stan dışarıda beni bekliyor.
De qualquer maneira, o Stan está lá fora à minha espera.
Ona söylermisin, dışarıda, onu öldürmek için üç tane kowboy bekliyor.
Podia informar-lhe que estão três cowboys assassinos na vila?
Karım dışarıda beni bekliyor olmalı.
- Minha mulher vinha.
Florence Nightingale dışarıda ihtiyaçlarınızı gidermek için bekliyor.
Estou vendo. O rouxinol está lá fora esperando para atender suas necessidades.
Hadi çocuklar. Sizi stüdyoya götürmek için dışarıda araba bekliyor.
Vamos para ao estúdio, já chegou o carro.
Bu taraftan Fräulein Gabler. Dışarıda sizi bir araba bekliyor.
Por aqui, Fräulein Gabler, tenho um carro lhe esperando.
Orada dışarıda sizi bekliyor.
Está à sua espera.
Dışarıda, beni bekliyor.
Lá fora, à minha espera.
Bir tek siz değilsiniz ki. Dışarıda bir dünya insan bekliyor.
- Os jornais voltaram a exagerar.
Dışarıda bu maymun gibi kaç tanesi öfkesiyle yanıp tutuşup, onlara liderlik edecek, yeterli zekaya sahip bir maymunu bekliyor?
Quantos outros como ele não devem haver por aí. Todos extremamente rancorosos. Ou esperando por um macaco com vontade e inteligência suficientes para liderá-los.
Dışarıda, seni havaalanına götürmek üzere bir araba bekliyor.
Tens um carro lá fora à espera para te levar ao aeroporto.
- Dışarıda herkes seni bekliyor.
- Estão todos lá dentro à tua espe...
Karın dışarıda iki adamla bekliyor.
- A sua mulher está aqui.
Dışarıda limuzinim bekliyor.
A minha limusina aguarda-me.
Şefine Bigwig'e söyle, o ve Hyzenthlay... ve diğerleri geldiğimizde dışarıda bizi bekliyor olmazsa, oradaki herkesin gırtlağını parçalayacağım.
Diga a Bigwig que, se ele, Hyzanflay e outros não estiverem esperando... quando eu chegar, vou degolar todos que estiverem lá.
O kadehi yerine koy atlar dışarıda hazır bekliyor
"Pouse esse copo, os cavalos estão à espera..."
Doktor Raglan geldiğiniz için sizlere teşekkür ediyor. Otobüsünüz şu anda dışarıda sizi bekliyor.
O Dr. Raglan agradece-lhes a todos a sua presença.
Araba dışarıda seni canlı öğle yayınına götürmek için bekliyor.
Estão à espera para te levar para o lugar do "Em directo às 12".
Gazeteciler, dışarıda beni bekliyor.
Há lá dúzias de jornalistas à minha espera.
Bebeğim dışarıda 10 bin insan oturmuş seni bekliyor.
Querida, tens 10 mil pessoas ali sentadas à tua espera.
Dışarıda 200 adam M 16'larıyla seni bekliyor.
Estão lá fora 200 homens com M1 6s.
Dışarı çıktığında, biz dışarıda, kapıda seni bekliyor olacağız ve seni arabaya koyup doğruca buraya geri getireceğiz.
E quando sair, vamos estar esperando por você e vamos te colocar em um carro e te trazer direto para este lugar.
Beth dışarıda arabada bekliyor.
Beth está à espera no carro.
bekliyorum 444
bekliyoruz 129
bekliyor 109
bekliyordum 45
bekliyor olacağım 51
bekliyorlar 71
dışarı 1436
dışarıda 424
dışarda 41
dışarıya 59
bekliyoruz 129
bekliyor 109
bekliyordum 45
bekliyor olacağım 51
bekliyorlar 71
dışarı 1436
dışarıda 424
dışarda 41
dışarıya 59
dışarıdayım 29
dışarı çık 478
dışarı çıkıyorum 69
dışarı çıkalım 87
dışarı çıkacağım 19
dışarı gel 90
dışarıdaydım 29
dışarı çıktı 86
dışarı çıkma 37
dışarısı çok soğuk 29
dışarı çık 478
dışarı çıkıyorum 69
dışarı çıkalım 87
dışarı çıkacağım 19
dışarı gel 90
dışarıdaydım 29
dışarı çıktı 86
dışarı çıkma 37
dışarısı çok soğuk 29