Gayet iyi tradutor Português
6,603 parallel translation
Tutanaklar için, Lullo'yu gayet iyi idare etmişsin.
Quero que saibas que achei que lidaste muito bem com o Lullo.
Bence gayet iyi bir yer buldu.
Acho que ela está indo bem.
Onun sayesinde kurtuldum. Bir insanla vakit geçirip onu öldürmeyince gayet iyi arkadaş olunabiliyormuş. Onun sayesinde başardım.
Ela é a razão de eu ter sobrevivido, a razão de eu conseguir sair.
Gayet iyi.
Ele é bom.
Ne kadar para kazandığımı gayet iyi biliyordum.
Sabia exactamente quanto dinheiro é que estava a ganhar.
Sizi gayet iyi anlayabiliyorum.
- Sim. É compreensível.
- Çocuklarımız gayet iyi! İyi olduklarını biliyorum.
- Os nossos filhos estão óptimos!
Ben kim olduğumu gayet iyi biliyorum.
Eu sei quem eu sou e por que estou aqui.
- Nasıl buluyorsunuz? - Bence gayet iyi.
- Têm coisas muito boas.
Gayet iyi durumdayız.
Estamos a sair-nos muito bem.
O oteli gayet iyi buluyorum.
Gosto muito daquele hotel.
Bir paket Chesterfield içinde 20 sigara olduğunu gayet iyi biliyorum.
Sei muito bem que há 20 cigarros num maço de Chesterfield.
Kendini gayet iyi gizliyor.
Anda a manter-se muito bem escondido.
- Evet, gayet iyi.
- Sim, está.
Eşimi gayet iyi tanıyorum ve o bunları yapacak biri değil.
Conheço muito bem a minha esposa e ela não teria feito isso.
Meslektaşlarım ve ben bu zor durumunuzu gayet iyi anlıyoruz ancak ilçe çalışanlarının çıkarları için hâli hazırda sonuca varılmış bir konu için yeniden müzakere...
A sua situação confrange-nos muito, mas os benefícios para os funcionários do condado estão integrados num acordo contratual já negociado.
İyi, gayet iyi. Buradan gitmemiz gerek.
Ela está bem, ela está bem.
Eskisi gayet iyi çalışıyordu.
A antiga funcionava bem.
Gayet iyi.
Ela é óptima.
Sensiz de gayet iyi idare ederiz.
Nós vamos desenrascar-nos muito bem sem ti.
Silahlar gayet iyi durumda.
As armas estão prontas.
Çok güzel. Tamam. Gayet iyi gidiyor gibisin.
Muito bem, boa, está tudo calmo.
Peki, yaşadığın yeri biliyorum ve Bayan Soto'yu da gayet iyi tanıyorum. Size bir tavuk verdiğini düşünüyorum.
Bem, sabendo aonde vive... e conhecendo a senhora Soto, suponho que lhe deu um galo.
Bu gayet iyi görünüyor.
Isto parece ser bom.
Gayet iyi, oldukça yumuşak.
É boa, é suave.
Gayet iyi, şimdi, ısır.
Muito bem, agora, morde.
Gayet iyi.
Muito bem.
Bu oranlar gayet iyi, oran hoşuna gitti, değil mi?
São boas probabilidades, gostas dessas probabilidades, não gostas?
Gayet iyi gidiyorsun, biraz da eğlenmelisin bence.
És tão bom no que fazes, devias divertir, não achas?
- Gayet iyi görünüyor. tekrar yaz.
- Estava certo. Escreve de novo.
Sebebini gayet iyi biliyorsun.
Acho que sabes muito bem porquê.
Haberler gayet iyi...
A notícia é muito positiva...
Haberler gayet iyi artan gözetleme kabiliyetimiz sayesinde devlet teşkilatlarına kolaylıkla karşılık verebileceğiz.
A notícia é muito positiva... A nossa capacidade incrementada de vigilância significa que as agências secretas governamentais são facilmente neutralizáveis.
Gayet iyi biliyorsun sevgili Madeline insan kafasının içinde yaşar.
Como muito bem sabe, cara Madeleine, um homem vive dentro da sua cabeça.
Sheila oraya koca avına gittiği için nasıl koktuklarını gayet iyi bilir.
A Sheila sabe como eles cheiram mal porque é lá que ela vai caçar marido.
Endişelenmeyin, ben gayet iyi biliyorum işimi.
Não necessita preocupar-se por mím. Estou extremamente bem preparado.
- Gayet iyi.
- Pensa grande.
Ayrıca gayet iyi olduğunu da söyledi.
Também disse que és muito bom.
Gayet iyi başa çıkıyor.
A aguentar-se melhor do que a maioria.
Dostum, Adam gayet iyi.
Meu, o Adam está óptimo.
Toby, iyi gittiğini söyledi tatlım. Gayet iyi gidiyorsun.
O Tobi disse que vais muito bem.
Kabul etmek istemezdim, ama aslında onda gayet iyi.
E odeio admitir, mas ele é muito bom nisso.
Çükün gayet iyi görünüyor!
Para mim, é um belo pau!
Bir ölüye göre gayet iyi durumdayım John.
Sinto-me muito bem para um homem morto, John.
Sarah gayet iyi.
A Sarah está bem.
Gayet iyi.
Ela é muito boa.
- Gayet iyi. Güzel görünüyor.
- Está lindo, um encanto!
- Sen nasılsın? - Gayet iyi.
- Muito bem.
Hırsız olması gayet iyi.
É bom ter um ladrão.
İyi çalışmışsınız, her şey gayet usule uygun görünüyor.
É, fez seu dever. Parece estar tudo em ordem.
Gayet iyi görünüyor.
Muito bom.
gayet iyiyim 119
gayet iyi biliyorsun 23
gayet iyiler 20
gayet iyi gidiyorsun 17
gayet iyi anlıyorum 19
gayet iyisin 32
gayet iyiydi 30
gayet iyi görünüyor 21
iyi akşamlar 4224
iyi aksamlar 25
gayet iyi biliyorsun 23
gayet iyiler 20
gayet iyi gidiyorsun 17
gayet iyi anlıyorum 19
gayet iyisin 32
gayet iyiydi 30
gayet iyi görünüyor 21
iyi akşamlar 4224
iyi aksamlar 25
iyiyim 3981
iyi bayramlar 19
iyi şanslar 1942
iyi sanslar 16
iyi geceler canım 50
iyi geceler sevgilim 30
iyi günler dilerim 40
iyi eğlenceler 520
iyi günler 2648
iyi geceler tatlım 84
iyi bayramlar 19
iyi şanslar 1942
iyi sanslar 16
iyi geceler canım 50
iyi geceler sevgilim 30
iyi günler dilerim 40
iyi eğlenceler 520
iyi günler 2648
iyi geceler tatlım 84
iyi geceler 8675
iyi uykular 287
iyi değilim 99
iyi seyirler 39
iyimisin 185
iyi geceler millet 19
iyi günler hanımefendi 25
iyi misin 6507
iyi bakalım 18
iyi yolculuklar 414
iyi uykular 287
iyi değilim 99
iyi seyirler 39
iyimisin 185
iyi geceler millet 19
iyi günler hanımefendi 25
iyi misin 6507
iyi bakalım 18
iyi yolculuklar 414