Ho tradutor Português
1,916 parallel translation
Öğretmen olduğum için, gençleri biraz tanıyordum. Onları öyle bırakamazdım. Ona bazı yeni isimler verdim.
Com o meu trabalho de professor, e o Pil-ho precisando de ajuda... eu dei-lhe os nomes de algumas caras novas.
Akşam derslerine gitmeye başlamıştım. Pil-ho beni davet etmişti.
Acabei assim... depois de todas as visitas de agradecimento que ele me fez.
Gençlik Federasyonu başkanı Pil-ho'yla Wang-jae'nin yapacağı işleri bilmeliydi.
O presidente da Fed. da Juventude sabe bem o trabalho que Pil-ho e Wang-jae faziam.
Wang-jae'yle Pil-ho arasında ne oldu?
Diz-me o que se passou entre Wang-jae e Pil-ho?
Wang-jae Pil-ho'nun saltanatına göz yumduktan sonra...
Depois do Wang-jae passar tudo para as mãos de Pil-ho,
Ama Pil-ho basit bir gangsterdi. Hiçbir şeyin farkında değildi.
Mas o Pil-ho é só um mafioso, não distingue a direita da esquerda.
Pil-ho yetersiz olduğu için her şeyi altüst etmeye başladı.
Quantas vezes são com mais esta, hein? Então Pil-ho virou tudo do avesso
Pil-ho, bir şeyler hissetti ve bilgi almak için yanıma geldi.
E o Pil-ho também queria um pouco.
Pil-ho'nun yerel sorunları halletmesi karşılığında ona ortaklık teklif etmişlerdi.
À condição do Pil-ho tratar dos assuntos locais, aparentemente eles ofereceram-lhe uma sociedade.
Böylece Pil-ho insanları kandırmaya başladı. Jo'nun parasıyla tefecilik yapıp, paraya karşılık evleri ipotek ediyordu.
Foi então que o Pil-ho começou a fazer empréstimos com o dinheiro que recebeu das pessoas de Seoul.
Mesela ben de Pil-ho'dan yardım aldım.
Eu também recebi ajuda de Mr.
Bu yüzden mi Pil-ho Wang-jae'yi yok etti?
O Pil-ho então de cabo do Wang-jae?
Ama Pil-ho daha da kötüsünü yapabilir. O rezilin sonu cehennem.
Mas o Pil-ho não é alguém que se detenha tão facilmente!
Sen de ondan iyi değilsin. İnsanları Pil-ho'dan para almaya sen zorladın.
Tu não tens o direito de acusar Pil-ho já foste tu quem preparou o cenário
Pil-ho'nun benden yararlanmaya çalıştığı aklıma gelmedi.
Não sabia que Pil-ho me trataria assim.
Ama Pil-ho için çalışmışsın.
Mas trabalhavas com Pil-ho.
Sonra Pil-ho'yu nasıl bulacağız?
Andamos atrás é do Pil-ho!
Ağabeyin Pil-ho öldürdü.
Foi o teu irmão mais velho, Foi o teu irmão mais velho, o Pil-ho matou-o.
Dostum Wang-jae'yi... Dostum Pil-ho öldürdü!
O meu amigo Wang-jae, o meu amigo Pil-ho matou-o!
Jang Pil-ho, sen...
Jang Pil-ho, seu...
- Jang Pil-ho seni aşağılık!
Jang Pil-ho, cabrão!
Pil-ho.
Ei, Pil-ho!
Pil-ho.
Ei, Pil-ho.
Vov-ho-ho, pekala.
Muito bem.
Johnny Gung-Ho ile gideceğim. - Çocukla mı?
- Eu levo ali o entusiasta.
Sonra Chul Ho'yla tanıştım. Chul Ho mu?
- E então conhecer o Chung Ho.
Ama Chul Ho'yla yaşamak da yorucu.
Mas viver com Chung Ho ser cansativo, também.
Ben eve gelirim ve Chul Ho, Abraham Lincoln olur.
Eu vou para casa, agora, e o Chung Ho faz de Abraham Lincoln.
Sam "Mecnun" unu buldu mu?
A Sam encontrou o seu Chung Ho? Não.
Henry Kissinger, Abe Vigoda, Artie Lange ve Don Ho?
Henry Kissinger, Abe Vigoda, Artie Lange,
Yani at yarışındaki gibi birini mi seçiyorsun?
Don Ho? Quer dizer, você faz escolhas, como se fosse uma corrida de cavalos.
Onların "Ho, hey, ho!" diyerek konuştuklarını duydum.
Ouvi-os dizer : "Ho, ei, ho!"
Bu mergatronic, baba.
Isto é "mergatronic", papá-Ho.
- Ne güzel bir gün ama. - Oh, ho-ho!
- Belo dia que estamos a ter.
- Oh-ho-ho!
- Sim!
Oh-ho, Espri yapmaya devam et, ufaklık.
Continua a brincar, júnior.
Ho ho ho.
Ho, ho, ho - outra morta, ho.
Az önce bize ho diye mi hitap etti?
Ele chamou-nos prostitutas?
Ho! Herkese mutlu Noel'ler! Ho!
Feliz Natal a todos!
Ho! Tanrı'm!
Meu Deus!
Herkese mutlu Noel'ler! Ho, Ho!
Feliz Natal a todos!
Pekâlâ, mutlu Noel'ler! Ho, ho, ho.
Feliz Natal!
Multu Hanukkah'lar. Ho, ho, ho!
Feliz Hanukkah!
Mutlu Noel'ler! Ho, ho, ho!
Festas Felizes!
* Make you want to holler hi-de-ho *
* Make you want to holler hi-de-ho *
Ho, ho ho!
HO, HO, HO!
Biraz yardımcı ol.
Uauha-ho-ho, me ajude aqui.
Jang Pil-ho nerede?
Ei, onde está o tal Jang Pil-ho?
Oh, Chul Ho.
O Chung Ho.
Ho, ho, ho! Evet, bilirim.
Sim, eu sei.
- Oh-ho, unut bunu.
Eu não peço.