Kendime engel olamıyorum tradutor Português
84 parallel translation
" Tommy'ye, seni köpek, ama kendime engel olamıyorum.
" Para o Tommy, és um parvo, mas não te resisto.
Kendime engel olamıyorum. Çocukluğumdan beri öyle.
Não consigo controlar-me, mesmo em miúdo.
Çok içtiğimi biliyorum, ama kendime engel olamıyorum.
Sei que bebo demais, mas sou incapaz de parar.
- Anne, kendime engel olamıyorum.
- Não me consigo conter. Dá-me náuseas.
Ama kendime engel olamıyorum.
Mas não consigo resistir.
Kendime engel olamıyorum.
Não consigo evitar.
- Kendime engel olamıyorum.
- Não consigo.
Her gün deniyorum ama ama kendime engel olamıyorum.
Todos os dias tento e tento e não me consigo dominar.
Kendime engel olamıyorum.
E não consigo evitá-lo.
Kendime engel olamıyorum!
Eu não posso parar!
Bir kez düşünmeye başlayınca, kendime engel olamıyorum.
Assim que comecei a pensar nisso... eu não consigo parar.
Kendime engel olamıyorum.
Não posso impedi-lo.
Kendime engel olamıyorum.
Não consigo resistir-lhe.
Bazen kendime engel olamıyorum.
Às vezes não resisto.
Kendime engel olamıyorum, Buffy.
- Não posso evitá-lo, Buffy.
Kendime engel olamıyorum.
Eu não me consigo controlar.
Kendime engel olamıyorum.
Não aguento.
- Kendime engel olamıyorum.
- Não consigo evitar.
Affedilmeyecek şeyler yapıyorum ve kendime engel olamıyorum.
Faço coisas imperdoáveis e não consigo evitar.
Kendime engel olamıyorum.
Eu não consegui evitar.
Kendime engel olamıyorum.
Não me consigo conter.
Pekala. Riskli bir iş ama kendime engel olamıyorum.
Pronto, é um tiro no escuro, mas não posso deixar de tentar.
- Kendime engel olamıyorum.
Não posso evitar.
Ama kendime engel olamıyorum.
Mas não consigo parar.
Kendime engel olamıyorum, özellikle genelde haklıysam.
Não consigo deixar de ter razão.
Kendime engel olamıyorum.
Não posso fazer nada quanto à minha maneira de ser.
- Kendime engel olamıyorum.
- Não me consigo conter...
Kendime engel olamıyorum.
Não consigo evitá-lo.
Kendime engel olamıyorum, Howard Dayı.
Não consegui me controlar, tio Howard.
Doğal güzellikle karşılaşınca kendime engel olamıyorum.
Quando estou perante beleza natural, não o consigo evitar.
Üzgünüm. Bazen kendime engel olamıyorum.
Desculpem, às vezes não me consigo controlar.
Kendime engel olamıyorum.
"Não consigo conter-me."
Ama kendime engel olamıyorum.
Mas não consigo evitá-lo.
Ben de içki içmenin kötü olduğunu biliyorum, ama kendime engel olamıyorum.
Sei que beber é mau para mim, mas, você sabe... não consigo parar.
Müzik okuluna gideceğim hâlde tekrar yapmam lazım, kendime engel olamıyorum.
Tenho de estudar, apesar de não precisar da nota para a faculdade de música.
Biliyorum, da, kendime engel olamıyorum.
Eu sei, não consigo evitar.
Ayrıca kendime engel olamıyorum.
E porque não consigo resistir.
Kendime engel olamıyorum.
Não posso evitar.
Biliyorum mantıklı düşününce ama kendime engel olamıyorum.
Eu sei que a um nível racional, bem lá no fundo, não consigo evitar.
Ben kendime engel olamıyorum, sen kendine engel olamıyorsun.
Tu não consegues parar.
Kendime engel olamıyorum, daha başka ne yapabilirim bilmiyorum.
- Não sei mais o que fazer.
Kendime engel olamıyorum.
Eu não posso resistir.
Yememem lazım, ama kendime engel olamıyorum.
Eu sei que não devia comer, mas não resisto.
Bazen kendime engel olamıyorum.
Mas ás vezes não consigo evitar.
Ama geri döndüğümden beri kendime engel olamıyorum.
Desde que voltei, não consigo parar de cozinhar.
Kendime engel olamıyorum, Rekabetçi olmak... ben böyleyim.
Não consigo evitar, eu sou competitivo.
Her 28 günde bir gelen kanla birlikte oluşan bu coşku yüzünden kendime engel olamıyorum, göz yaşlarım akıyor.
E, em vez dessa alegria, a cada 28 dias, o sangue corre e não consigo evitá-lo, por isso, choro.
Gerçek şu ki uzun zamandır ADHD ilaçları kullanıyorum. Ve kendime engel olamıyorum.
Olha, a verdade é que eu tenho usado drogas para a hiperatividade e não consigo parar.
Kendime bir yer bulmağa çalışıyorum. Sen harika biri oldun Tom, ve sana minnettarım, fakat duygularıma engel olamıyorum.
Tens sido muito bom, Tod, e agradeço isso mas não posso evitar sentir o que sinto.
Mantıklı bir adam olarak kendime yakıştıramasam da engel olamıyorum.
A minha sensatez confirma-o. Mas é mais forte do que eu.
Ah, engel olamıyorum kendime.
Não o consigo evitar.
kendime engel olamadım 27
engel olamıyorum 17
kendine iyi bak 816
kendi 44
kendine dikkat et 335
kendine 60
kendimi 187
kendine gel 419
kendisi 191
kendini 76
engel olamıyorum 17
kendine iyi bak 816
kendi 44
kendine dikkat et 335
kendine 60
kendimi 187
kendine gel 419
kendisi 191
kendini 76
kendinize iyi bakın 182
kendini yorma 31
kendinize dikkat edin 70
kendim 56
kendi kendime 91
kendini bırak 36
kendime 92
kendimi iyi hissetmiyorum 163
kendisine 42
kendisini 27
kendini yorma 31
kendinize dikkat edin 70
kendim 56
kendi kendime 91
kendini bırak 36
kendime 92
kendimi iyi hissetmiyorum 163
kendisine 42
kendisini 27