English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Português / [ K ] / Kendi kendime

Kendi kendime tradutor Português

1,886 parallel translation
Saline ilçesinden geçerken kendi kendime dedim ki :
Regressei pelo Condado de Saline e pensei para mim mesmo :
Ben de kendi kendime, "Yeter artık," dedim.
Por isso, disse para mim mesmo, "Chega."
Burada otururum ben Kendi kendime
Eu fico aqui sentada sozinha
Kendi kendime,'Edith, bitti.'dedim.
Então, eu disse para mim mesma : "Minha Pequena Edith, acabou-se".
Kendi kendime ödlek derim, dostum.
Pronto, eu digo-o.
- Teşekkürler. Ben de geçen gece niye hiç büyük bir tahta parçam yok diyordum kendi kendime.
Obrigada, ainda agora dizia que não tinha caixas grandes em número suficiente.
Kendi kendime bir şeyler başarabileceğime hâlâ inanmıyor.
Não me acham capaz de fazer nada sozinha.
- Ben de öyle diyordum kendi kendime. Çocuk, çocuktur diyordum.
Era isso que eu dizia : "são miúdos".
Kendi kendime, onlara dikkat etme, onlar ırklarının temsilcisi değil, derdim. Öyle olmadığını biliyordum. Ama zamanla, trene bindiğimde bir davranış modeli benimsemiş oldum.
Dizia a mim mesma para não lhes ligar, que não representavam a maioria, eu sabia isso, mas depois percebi que tinha um ritual quando andava de comboio.
Kendi kendime sordum, "Kıyamet silahı kimin daha çok işine yarar?"
Portanto, fiz uma pergunta a mim próprio : " Quem é que precisaria mais de um dispositivo do dia do juízo final?
Bazen, daha verimli olabilirdim diyorum kendi kendime.
Às vezes acho que podia tê-lo feito melhor.
Erica, acemi bir polisken kendi kendime bir test yapardım.
Sabe, Erica, quando era novato, costumava fazer-me um teste.
Kendi kendime, "Asla!" dedim.
" De maneira nenhuma!
Sorun değil, benim de bazen kendi kendime güldüğüm oluyor.
Ah... não faz mal. Eu dou umas gargalhadas às vezes.
Ben de kendi kendime... muhteşem dedim.
E comecei a pensar... Espantoso!
Neyse, kabuğumu kırınca, kendi kendime karar aldım.
Agora que confirmei a minha carreira, o que achas que devo fazer a seguir?
- Sadece, kendi kendime öğreniyorum.
Estou só a tentar aprender sozinha.
Ve bu belge geçmişimi geçersiz mi kılacak,.. ... yoksa kendi kendime zamanı nasıl gelir diye heyecanlanacak mıyım? Yuva kurmak mı?
E, contudo, será que isso iria perturbar a minha ideia de que tinha chegado o momento de assentar e casar com a Fiona?
Böylece kendi kendime dedim ki, anlamanın tek yolu denemek.
Então eu digo pra mim mesmo, a única forma de descobrir é descobrindo.
Yani aynı şey ikinci kez tekrarlanınca kendi kendime : "Tabii ki..." dedim.
Quer dizer, o momento que aconteceu, eu disse a mim próprio, " Claro.
Kendi kendime, belki bir yerlerde durup yiyecek ve içecek bir şeyler alırız diyordum.
Estava a pensar que talvez possamos parar para comprar alguns alimentos e um refrigerador.
Ben de kendi kendime bu adam niye bu kadar takmış diyordum.
Quer dizer, eu estava a pensar, porque é que este tipo se preocupa?
Daha önce de olmuştum, kendi kendime.
Já tive antes, sozinha mesmo.
Her sabah uyanıyorum ve kendi kendime bugün farklı olacak diyorum.
Eu acordo todos os dias, e falo para mim mesma, hoje será um dia diferente.
Red Kit neden bu yolu izledi diye kendi kendime soruyorum?
Gostava de saber porque razão o Lucky Luke escolheu este caminho?
Ve ölmeyince kendi kendime sordum :
E quando não morri, disse a mim própria,
O son an geldiğinde, son nefesimi verirken kendi kendime ne söyleyeceğimden şu an karşında böyle durmuş konuşuyor olduğum kadar eminim.
Sei com a certeza que estou aqui a falar com vocês, que quando esse momento final chegar e estiver a dar o meu ultimo suspiro,
Kendi kendime diyeceğim ki...
Direi a mim própria...
Kendi kendime çalmayı öğrendiğim saksafon.
Saxofone eu aprendi sozinho.
- Kendi kendime.
- Sozinho.
Kendi kendime konuşuyorum.
Estou só a falar para os meus botões.
Yine kendi kendime konuşuyorum.
Estou a falar sozinho. Outra vez.
Yalan söylemeye devam ediyorum kendi kendime karısını terk edeceğini söyleyerek.
E continuo a mentir a mim própria, a pensar que ele a vai deixar.
Fakat iki kadını karşılaştırdığımda, kendi kendime şu anda Esther'e karşı ne hissettiğimi soramıyorum.
Mas, quando comparo as duas, não me questiono sobre o que sinto por Esther agora.
Kendi kendime "Aman Tanrım onu öldürmüşler." dedim.
Eu disse : "Meu Deus, mataram-no".
Ben de kendi kendime, "Ne kadar komik bir durum tutuklu olarak bunca yıl geçirdikten sonra görebileceğim tek mahkeme buymuş." diye düşündüm.
Eu pensei : "Que irónico é isto, este é o único Tribunal, que conseguirei ver, ao cabo, de todos estes, anos de cativeiro".
Böylelikle devamında kendi kendime sevişmek için yeterince zamanım oluyor.
Deixa-me tempo para sexo de seguimento comigo própria.
Hayır, kendi kendime teslim olmak... Aklımdan geçen tam olarak bu değil.
Não, entregar-me não é... exactamente o que tenho em mente.
Bunu da kendi kendime mi yaptım?
Achas que fui eu quem fez isto?
Ben de kendi kendime dedim ki, " Mascius, ihtiyar...
E eu pensei para comigo : " Mascius, meu rapaz,
Kendi kendime yapmaya korkuyorum.
Tenho demasiado medo para o fazer eu próprio.
Ama sonradan dedim ki, İsa da bir marangozdu, ve onun da öğreneceği bir babası yoktu o yüzden kendi kendime öğrendim.
Mas pensei que Jesus era carpinteiro, e o pai não estava lá para o ensinar, por isso, acabei por aprender sozinho.
Bu meseleyi kendi kendime halletmem gerek.
Vou ter de descobrir isto sozinho.
Hayır. Beni Yeni Yıl partisinde yakaladığından beri kendi kendime bunu bitirmek için söz verdim.
Depois de ter sido apanhada, decidi deixar-me disso.
Kendi kendime, neler olduğunu düşünüp durdum.
Continuo a pensar no que aconteceu...
Bir seferinde kendi kendime ayrıntılı ağda yapmaya çalıştım.
Até tentei fazer a depilação com borracha, uma vez.
- Hayır. Onu ben uydurdum, çiçekleri de kendi kendime gönderdim.
Inventei e enviei flores a mim própria.
Geceleri yalnız ve kendi başımayken kendime bir hediye veririm.
Quando estou sozinho à noite, só eu sozinho e estou a dar-me prazer... Quando estás a masturbar-te.
Kendi kendime okumamı mı?
Queres que eu to leia?
Hayır. Kendi çocuğuma bakamıyorum diye insanları kendime güldürtmeyeceğim. Doktor yok.
Não, não vou ter pessoas a rir-se de mim porque não consigo tomar conta da minha própria filha.
Hayatım boyunca kendi kendime baktım.
Normalmente, à custa de outros.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]