Ların evi tradutor Português
311 parallel translation
Piedmont, South Carolina, Cameron'ların evi. Yaşamın bir daha olmayacak şekilde yabani ve hoş akıp gittiği bir yer.
Piedmont, Carolina do Sul, o lar dos Cameron onde o tranqüilo decorrer da vida nunca voltará a ser assim
Wilson'ların evi nerede?
Sabe onde moram os Wilsons?
Newton'ların evi.
Residência Newton.
Doyle'ların evi.
Fala da residência Doyle.
- "Sloan'ların evi".
- Casa dos Sloan.
"şehirler arasında birinci, tanrıların evi, altın Roma."
"a primeira das cidades, lar dos deuses, dourada Roma."
- Mann'ların evi nerede?
- E seu marido?
Armstrong'ların evi. Long lsland, New York.
A MANSÃO ARMSTRONG LONG ISLAND, N.Y.
Myers'ların evi!
- A casa dos Myers...?
Doyle'ların evi.
- Casa dos Doyle.
Cellender'ların Evi, Fransa'da.
a Casa Cellender, em França.
Adams Koleji, Atomların evi.
Colégio Adams, lar dos Àtomos.
- Stewart'ların evi mi?
- Esta é a residência Stewart?
Burası Worthington'ların evi.
Esta é a residência dos Worthington.
Burası Whittackers'ların evi mi?
Sra. Lowe?
Walker'ların evi. Selam evlat.
Residência dos Walker.
Walker'ların evi.
Residência da família Walker.
- Goldman'ların evi. - Merhaba, Dory.
- Residência dos Goldman.
Aşağıdaki Steadman " ların evi.
Essa é a granja dos Steadman ali embaixo.
Beaufort'ların evi New York'ta balo salonu olan nadir evlerden biriydi.
A casa dos Beaufort era uma das poucas em Nova Iorque que tinha salão de baile.
En azından van der Luyden'ların evi kadar kasvetli değil. Böylelikle yalnız olmak da o kadar zor gelmiyor.
Pelo menos é menos sombria que a dos van der Luyden e... não é tão difícil estar aqui sozinha.
Polis. Anello'ların evi burası mı?
Esta é a residência dos Anello?
- Evans'ların evi. Henry konuşuyor.
- Residência Evans.
Merhaba, burası Usher'ların evi.
Ligou para casa dos Usher.
Manyak mahkûmların evi.
O lar dos doidos.
Affedersiniz, Blayac'ların evi burası mı?
É esta a casa dos Blayac?
Enara Prime'den üç günlük uzaklıktayız... Yolcuların evi! Fima Sistemi'nden bir koloniyi alacağız.
Estamos a três dias de distância de Enara Prime... lar dos passageiros que pegamos numa colónia no sistema Fima.
Hope'ların evi.
- Residência dos Hope.
- Ödemeli. Emily T. Hope'dan. - Hope'ların evi.
Uma ligação a cobrar de Emily T. Hope.
Onu öğrendiğimizde, Henry'nin hala evde olduğunu düşündük. Böylece çocuklardan bazıları senin kaldığın yere gittiler ve evi terkeder etmez, etrafa bakmağa başladılar.
Quando a descobrimos, pensámos que o Henry ainda podia estar em casa e, enquanto a Sra. estava aqui, agentes nossos foram a sua casa.
- Carmichael'ların eski evi.
Esta não era a casa do Carmichael? . Sim.
Tuhaflıklarla dolu 90 küsur sene önce... Hugh Crain adında bir adam, New England'ın... en ücra köşesinde, karısı ve kızı için yaptırmıştı bu evi.
Foi construída há uns estranhos 90 anos... por um homem chamado Hugh Crain como o lar para a sua esposa e filha... e foi na parte mais distante de Nova Inglaterra que ele a encontrou.
Doğru müşteriyi bulunca parasını çıkaracak. Ama korkarım, alacaklıların parasını ödemek için evi satmak zorunda kalacağım.
Sei que lucrarei quando achar clientela... mas, agora, terei de vender a casa para pagar os credores.
"Cleveland lndians'ın kışlık evi."
"O lar de lnverno dos Cleveland Indians."
Kaptan Bellybuster'ın evi. Amerika'nın kahramanı!
Lar do Capitão Arrebenta-Bucho, o herói americano!
Çöp evi olan bunak karılar gibi mi olacaksın?
Vais tornar-te uma sem-abrigo cheia de sacos?
5 numaranın evi.
Lar de Número 5.
İnsanın evi gibisi yok.
Lar doce lar.
Kazıklı Voyvoda'nın, namı diğer Drakula'nın evi.
Lar de Vlad, o Empalador, também conhecido por... Drácula.
Evi satın almak istemiştim ama yaşlılar nasıldır bilirsiniz.
Eu quis comprá-la, mas sabe como são os velhotes.
Ve Barbara, Oliver'ın her zaman hayalini kurduğu mükemmel evi yaratmak için haftanın yedi günü çalıştı.
E a Barbara trabalhava todos os dias para criar o lar perfeito com que o Oliver sempre sonhara.
Ne diyebilirim ki? Burası bir balçık çukuru, ama onların da evi.
Para nós é um lamaçal, mas para eles é o lar.
Dünyanın en büyük buhar makinesinin evi.
Lar da maior locomotiva do mundo.
Peter'ın evi.
O lar de Peter.
İyi ki de aramış. Yoksa çoktan ıslah evi ya da daha beter bir yere doğru yola çıkmıştın.
Felizmente para ti... senão estarias a caminho de um lar juvenil, ou algo pior.
Efendim, tüm düşmanlarınızın hakkından geldiniz. İlköğretim okulu, kasabadaki bar, yaşlılar evi.
O senhor subjugou todos os inimigos : a escola básica, o bar local, o lar de idosos.
- Hangi ev? - Sana sözünü verdiğim evi hatırladın mı?
- Não te lembras do lar que te prometi?
Langston'ların evi.
Casa dos Langston!
"İnsanın evi, olduğu yerdir."
"O lar é em qualquer lugar que você faça que seja".
İnsanın evi gibisi yok "
Não há lugar como o lar!
- Hope'ların evi.
Residência dos Hope.
evimdeyim 21
evini 27
evine hoş geldin 73
evinde 36
evime 52
evimden defol 20
evimde 50
evime gidiyorum 21
evime gitmek istiyorum 18
evine dön 77
evini 27
evine hoş geldin 73
evinde 36
evime 52
evimden defol 20
evimde 50
evime gidiyorum 21
evime gitmek istiyorum 18
evine dön 77