Ne kadar süre tradutor Português
1,457 parallel translation
- Ölmeden önce ne kadar süre orada kaldın?
Quanto tempo ficaste lá antes de morreres?
- Ne kadar süre tuttular?
Quanto tempo ficou preso?
Ne kadar süre önceydi?
Há quanto tempo foi isso?
Burada ne kadar süre kısılıp kalacağız? Bir kaç gün, bir kaç ay?
Então quanto tempo é que vamos ficar aqui presos, alguns dias, alguns meses?
- Bu ne kadar süre devam etti?
- Por quanto tempo é que isto continuou? - Pouco menos de cinco anos.
Öyle bir şey yaptırmak ne kadar süre alır sence?
Quanto tempo demoraria uma coisa assim?
İçinde ne kadar süre yaşayabilir?
Quanto tempo consegue sobreviver lá dentro?
Vazgeçene kadar ne kadar süre arıyorsunuz?
Procuram durante quanto tempo, até desistirem?
Babam ne kadar süre gelmeyecek?
Com certeza, minha senhora. - Quando volta o pai?
Daha ne kadar süre üs'teki bu ağız dalaşına devam edeceğim?
Tenho mais quanto tempo?
Ne kadar süre yatacağım, Dr. Troy?
Quanto tempo vou ter de ficar de cama, Dr. Troy?
Ne kadar süre polislerden kaçabileceğini sanıyorsun?
Quanto mais tempo acha que irá escapar à Polícia?
Ne kadar süre orada kaldın?
Quanto tempo estiveste lá dentro?
- Ne kadar süre daha bilgi toplamaya devam edeceksiniz?
Há quanto tempo recolhe informação?
Ne kadar süre baygındın?
Quanto tempo esteve desmaiado?
Ne kadar süre kalmayı planlıyorsun?
Quando tempo pensas ficar?
Ne kadar süre tekerlekli sandalyede olacak?
Quanto tempo ele vai passar numa cadeira de rodas?
Ne kadar süre tartıştılar?
Quanto tempo discutiram?
Tamam. Ne kadar süre cezalıyım?
Muito bem, o meu castigo vai durar quanto tempo?
Kız arkadaşımı ne kadar süre eğlendirmemi istiyorsun?
Quanto tempo exactamente é que esperam que entretenha o meu par?
Ne kadar süre burada kalacaklar?
Quanto tempo é que elas vão ficar aqui?
Ne kadar süre kalacağımdan emin değilim.
Não tenho a certeza de quanto tempo ficarei.
Daha ne kadar süre Paddy'nin rakiplerinin sizin peşinden birilerini gönderip bu rezaleti belgelemesi için geçmesini bekliyordunuz?
Quanto tempo acha que falta para o adversário do Paddy mandar alguém atrás de vocês dois para documentar esta vergonha?
Tom ne kadar süre izolasyonda kalacak?
Bem, quanto tempo o Tom vai ter de ficar lá?
Ne kadar süre senden uzak kalırım bilemiyorum.
Não sei quanto tempo estarei fora.
Peki ne kadar süre eğitim aldın?
- Treinou quanto tempo?
Ne kadar süre için?
E durante quanto tempo?
Seni orada ne kadar süre tuttular?
Tom, por amor de deus, por quanto tempo te mantiveram aqui?
Çocuklarınızın ne kadar süre yaşayacağını bilmek isterseniz, bay Hyde, soluğunuzu tutun.
Quer saber quanto tempo de vida têm as suas crianças, Sr. Hyde? Sustenha a respiração.
Ne kadar süre ölü kalacak? Ben hem keyif hem de zevk için öldürdüm.
O aviãozinho quer entrar.
Ne kadar süre aptal görünebildiğimizi öğrenmek için mi?
Para ver durante quanto tempo fazemos figura de parvos?
Ne kadar süre?
- Por quanto tempo?
Bunu bilmen için daha ne kadar süre gerek?
Há quanto tempo estamos casados? Ainda precisas de perguntar?
Ne kadar süre?
Quanto tempo?
Fırlatmayı durdurmak için ne kadar süre lazım?
Quanto tempo precisas para cancelar a sequência de lançamento?
Senin için bakire olmak çok daha kolay çünkü ne kadar uzun süre bakire kalırsan, o kadar saf ve masun görünürsün.
É muito mais fácil para ti seres virgem porque quanto mais tempo tu ficares, mais pura e inocente tu parecerás.
Ben ne kadar uzun süre bakir kalırsam, bütün okul için o kadar daha fazla kahkaha malzemesi oluyorum.
Quanto mais tempo eu ficar, mais vão gozar comigo na escola inteira.
Ne kadar uzun süre gömülü kalırsa o kadar iyi tamam mı?
Quanto mais tempo estiver enterrada, melhor.
Hiç kafanı üşütene kadar veya ölene kadar ne süre yaşarım diye merak etmiyor musun, ya da sevdiğin birini kaybedinceye kadar?
Nunca te perguntaste quanto tempo consegues viver antes de enlouqueceres, de seres morto ou de perderes uma pessoa amada?
Clark her ne kadar seni özlemiş olsam da, sanırım bir süre ayrı kalmak bizim için iyi oldu.
Clark... Por mais que tenha sentido a tua falta, acho que, talvez, estarmos separados foi bom para nós.
Ne kadar devam edersek etrafımızdaki insanları da o kadar uzun süre kandırmış olacağız.
Quanto mais andarmos nisto, mais tempo andaremos a tentar levar as pessoas, a acreditar que somos um verdadeiro casal...
Hapiste o kadar uzun süre kalan masum birinin ruhsal durumu hakkında ne söyleyebilirsiniz?
Pode falar do estado de um inocente que esteve preso tanto tempo?
Ama Collier'le ne kadar uzun süre kalırsa, ona yardım etmem o kadar zorlaşacak.
Mas quanto mais tempo ele estiver com o Collier, mais difícil vai ser para mim ajudá-lo.
Ne kadar süre buralardasın?
Quanto tempo vais ficar?
Ne kadar uzun süre farklı davranırsa o kadar kötüye gider.
Dr. Jackman, quanto mais tempo ele estiver contido, pior fica.
Bir süre için uzak mesafe ilişkisi yaşayabiliriz fakat ne kadar yakın olsak da, aramızda koskoca bir okyanus olacak.
Podemos andar a viajar para trás e para a frente como essas relações de longa distancia, Sei que sim, mas apesar de muito proximos, Continuaria a existir um oceano entre nós
Ne kadar kısa süre hapis yatacağını biliyor muydun?
- Sabia que a pena dela era curta?
Arazinin bu şekli alması binlerce yıl sürüyor... Bu uzun bir süre gibi görünebilir ancak jeolojide göz açıp kapatmak kadar kısa bir zaman aralığıdır. Bu durum etrafımızdaki havanın aslında ne kadar güçlü olabildiğini bize gösteriyor.
Este lugar formou-se ao longo de centenas de milhares de anos, o que pode parecer muito tempo mas em termos geológicos, é um piscar de olhos, o que mostra a força bruta do ar que nos rodeia.
Ne kadar uzun süre olduğunu hatırlıyor musun?
Lembra-se de quanto, não lembra.
Bir kürk ne kadar süre bu kadar temiz kalabilir?
Pelo menos dez anos, se tivermos cuidado com ela.
Ne kadar süre uzak kalacaksın Brenda?
- Brenda vai tirar uma pequena licença do show.
ne kadar sürecek 62
ne kadar sürer 162
ne kadar sürerse sürsün 22
ne kadar süreliğine 17
ne kadar güzelsin 38
ne kadar 1461
ne kadar güzel 390
ne kadar harika 35
ne kadar paran var 51
ne kadar tatlısın 25
ne kadar sürer 162
ne kadar sürerse sürsün 22
ne kadar süreliğine 17
ne kadar güzelsin 38
ne kadar 1461
ne kadar güzel 390
ne kadar harika 35
ne kadar paran var 51
ne kadar tatlısın 25
ne kadar istiyorsun 126
ne kadar tatlı 35
ne kadar güzel bir gün 19
ne kadar iyi 34
ne kadar kalacaksınız 33
ne kadar iyisin 19
ne kadar kaldı 101
ne kadar lazım 37
ne kadar var 47
ne kadar oldu 153
ne kadar tatlı 35
ne kadar güzel bir gün 19
ne kadar iyi 34
ne kadar kalacaksınız 33
ne kadar iyisin 19
ne kadar kaldı 101
ne kadar lazım 37
ne kadar var 47
ne kadar oldu 153