English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Português / [ T ] / Tamam oğlum

Tamam oğlum tradutor Português

258 parallel translation
Tamam oğlum, evine git.
Muito bem, rapaz, vá para casa.
Tamam oğlum.
Muito bem, filho.
Tamam oğlum.
Está bem, filho.
Tamam oğlum, özgürsün. Çünkü ölmek istiyorsan artık hiç kimse sana hiçbir şey yaptıramaz. "
Muito bem, rapaz, estás livre, porque, quando se está disposto a morrer,
Tamam oğlum sıra senin.
Agora és tu, rapaz.
Tamam oğlum, çal şunu.
Muito bem, filho. Dá-lhe gás!
- Tamam oğlum. İyi geceler.
- Pronto, boa noite.
Tamam oğlum.
Claro, filho.
Tamam oğlum.
Está bem, meu.
Tamam oğlum, hadi.
- Eu sei. Vamos lá. Sê forte, miúdo.
Tamam oğlum.
Tudo bem, rapaz.
Tamam oğlum. Aşağı in.
Desce garoto.
- Tamam. Yürü oğlum.
Vamos.
Tamam, oğlum, geldiğimizi haber veriyor.
Bem, filho, parece que chegámos.
Tamam, oğlum şimdi.
Não demora.
Tamam, oğlum.
Ou, garoto.
Tamam oğlum. Ona ben bineceğim.
Não a tires.
Ben de kendi oğlum için muhafaza edeceğim. 240.000 hektarın tamamını mı?
E eu estou a manter isto para o meu filho.
Tamamını. Oğlum için.
Todos os hectares?
Rocco, güzel oğlum sen zaten hastaydın üşütürsün bak, üstüne benim hırkamı giy tamam mı?
Roccuzzo, filho meu, estiveste constipado... Cuidado com o frio. Veste uma das minhas camisolas.
Şimdi beni dinle, Brutus. Dikkatini bana ver oğlum, tamam mı?
Fica comigo, Brutus Fica comigo, menino, hein?
Tamam o zaman oğlum.
Está bem, querido.
Tamam, oğlum, tamam.
Tudo bem.
Tamam bebeğim, aferin oğlum.
Muito bem, lindo, belo rapaz.
- Tamam, sakin ol oğlum.
Quieto, rapaz.
- Herşey tamam mı, oğlum?
- Tudo bem, rapaz?
- Tamam, oğlum.
- Muito bem.
Tamam. Hadi, oğlum.
Tranquilo.
Oğlum... tamam desem bile nasıl yapacaksın?
Filho... supondo que digo ok, como é que fazias?
Tamam. Hadi yakala onlari, oglum.
Vamos a eles, rapaz.
Sonra da komiser, "tamam bakarız oğlum" dedi.
Finalmente o sargento disse : "Filho, vamos investigar."
Tamam, oğlum bitirdin.
Certo, filho, por hoje já chega.
Tamam gel oğlum.
Vem cá. Vem cá.
Aah! Her neyse, dediklerimi düşün, tamam mı oğlum?
De qualquer maneira, pensa nisso, está bem, filho?
Topla kendini oğlum. Tamam mı?
Recomponha-se.
Aferin oğlum. Tamam.
Menino bonito.
Bu oğlum Jeff, ve bana Chase diyebilirsin tamam mı?
Este é o meu filho, Jeff, e pode-me tratar por Chase.
Tamam, oğlum.
Certo, filho.
- Tamam, oğlum.
- Está bem, filho.
Senin suçun değil, oğlum, tamam mı?
A culpa não é tua, filho, está bem?
Tamam, oğlum.
Tudo bem, filho.
Tamam, oğlum, orası biraz tehlikeli.
- É perigoso aí, desce. - Arnie, desce!
Tamam, işte benim oğlum.
Certo. Esse é o meu garotinho.
Peter benim oğlum sen de en iyi arkadaşımsın, tamam mı?
O Peter é meu filho. Tu és o meu melhor amigo, está bem?
Sessiz ol oğlum, tamam mı?
Fica calado... Está bem?
Tamam, oğlum. Frizbiyi yakala.
Muito bem, apanha o disco.
Ben yalnız değilim. Oğlum var, tamam mı?
Não estou só, tenho o meu filho.
- Tamam oglum, bir şey yok.
Tu estás bem, amigão.
Tamam, oğlum.
Tudo bem.
Benim de karım ve iki de oğlum var, tamam mı?
- Desculpa, Fisher. E eu tenho mulher e dois filhos!
- Oğlum sağır. Biliyorum, tamam mı?
- O meu filho é surdo, eu sei, certo?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]