English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Russo / [ A ] / Altı tane

Altı tane tradutor Russo

718 parallel translation
Altı tane beş, iki tane bir sent.
6 пятаков и две шайбы.
Karım gibi heyecanlı değilim ama buraya 12 çocukla geldim ve şimdi altı tane var.
Послушайте, я не волнуюсь как моя жена, но я пришёл сюда с 12тью детьми а сейчас тут только 6.
Altı tane Pike's Pale, acele tarafından.
Еще 6 пайков, и поскорее.
Bizim birliğimiz kurulduğundan bu yana altı tane ihanet listelenmiş.
С тех пор, как был основан наш орден, случилось шесть предательств.
- Adamın kilerde gömülü altı tane karısı var.
- Ее муж убил шесть своих жен.
Altı tane!
Шесть!
Ayakkabılar ise altı tane daktilo şeridine mal oldu.
За туфли - еще 6 лент для нее.
Altı tane filme yeter gibi.
Много лет. Этого хватит на шесть значимых картин.
Altı tane.
- Шесть. - Шесть?
Sadece altı tane mi var?
Hо кругов всего шесть. Я не в счёт?
İlk paragrafta altı tane hata var.
Тут шесть ошибок, только в первом параграфе.
- Beş altı tane yeter.
- 5 или 6 хватит.
Altı tanesi bitti, dört tane kaldı.
Ответы нет, нет, нет. Итак это уже шесть, и остается еще четыре.
Bekle bir dakika, altı tane daha. Bakalım, 84 oldu.
- Подожди... здесь еще шесть.
Ve kelle başına altı tane olunca, yani bir gövde işte sayı artmış oluyor.
Точно. И за 6 кредитов за голову- - Ну, это, собственно, тело.
Burada NATO'ya ait çok gizli olarak nitelendirilen altı tane belge var.
Вот 6 секретных документов, связанных с работой НАТО
Bana altı tane 1 dolarlık ve bozuk paralarla ödeme yaptı. Beşlik ve onluk sentler halinde. Tüm parası bu gibi duruyordu.
Он дал мне шесть однодолларовых купюр и остальное мелочью, в основном монеты по 5 и 10 центов По моему это всё, что у него было.
Biz yedi kişiyiz, şerif yardımcısı. Ve silahında altı tane kurşun var.
Нас семеро, а у тебя только шесть пуль в пистолете.
On altı tane makinelileri olduğu için onları zapt edebileceğimiz yer yok.
Ни на какой позиции не выдержать, потому как у них 16 автоматов. Смотреть, как они мимо пройдут?
İçinde de altı tane Stromberg.
Очень мощный.
Belki altı tane yakarım.
Зажгу шесть свечей.
Sana altı tane kadar getirebilirim.
Наверное, шесть штук.
Artık sadece altı tane Bayan Brady var.
Теперь только шесть мисс Брэйди.
Kaç adam gitti bilmem, saatte ortalama altı tane olmalı.
Около тысячи. Человек по 6 в час сжирали.
- Sadece altı tane almıştım.
- Их было всего шесть.
Siz altı tane olduğunu iddia ediyorsunuz ama hastane kayıtlarına göre sadece üç tane var.
Но согласно больничным записям, вы заявляете о шести, а у вас их только три.
Emin olduğum altı tane vardı son nefeslerini yüzümde hissedecek kadar yakın... fakat bu sefer, bir Amerikalıydı ve bir subay.
О шести я знаю наверняка... я слышал их предсмертный вздох. Но в тот раз был американец... офицер.
... bir sayısını takip eden üç sıfır... veya bir milyonun onun altıncı kuvveti olarak yazılır yani bir sayısı ve takibinde altı tane sıfır.
Или миллион как 10 в шестой степени, то есть единица, за которой следует шесть нулей.
Eğer bu sabah altı tane imkansız şey yaptıysanız, neden bunu Milliways'de bir kahvaltıyla perçinlemiyorsunuz? Evrenin Sonundaki Restoran.
Если сегодня с утра вы сделали полдюжины невероятных вещей, почему бы не поужинать в "Тысячедорожье", Ресторане у Конца Вселенной?
92 tane altın, 73 tane gümüş ve 52 tane paslanmaz çelik.
92 золотых, 73 серебряных и 52 стальных.
Bak şu anda altı var ama ben 12 tane çocuğum olduğunu biliyorum.
Послушайте, тут только 6 детей, а я знаю, что у меня их 12.
Eğer elinizin altında bir tane varsa, ne ala.
Считайте, что вам повезло, если у вас такой есть.
Yatağın altında bir tane daha vardı galiba.
А то найду еще кого-нибудь под матрасом.
Altın ve platini eritip külçe olarak satabilirim, anladın mı... Ve taşlara gelince, her seferinde bir tane satarım.
Я продам золото и платину скопом, а камешки камешки по одному... не торопясь.
18 tane takım elbiseyi, ayakkabıları ve altı düzine gömleği, kol düğmelerini, platin anahtarlığı ve sigara tabakalarını mı?
Восемнадцать костюмов, сделанные на заказ, туфли, шесть дюжин рубашек, мои запонки, украшения и золотой портсигар?
İki, dört, altı ve üç, dokuz eder, iki tane daha 11 eder.
Два, четыре, шесть, и еще три это девять, плюс два это одиннадцать.
Lou, yarınki altın sevkiyatında vagonda üç tane muhafız istiyorlar.
Лу, они хотят, чтобы завтра сопровождающих было трое.
Üç tane altılı.
- Три шестерки.
- Onlardan en az on tane vardır. - Bu, koltuk altında taşıyordu.
Их там были десятки Но этот прижимал дипломат к себе.
Kızı alıp, sorguya çekmişler. Bu tip mektuplardan, altı ya da yedi tane daha olduğunu söylemiş.
Её задержали, допросили, и она сказала, что получила 6 или 7 писем подобного рода.
Yüz tane Winchester tüfek... 10.000 kurşun altı kasa patlayıcı ve altı makinalı tüfek.
Сотня "винчестеров", Десять тысяч патронов Шесть ящиков взрывчатки
Altı-yedi tane, tamam mı?
Штук шесть или семь, да? Да.
Bay Ingalls, kaç tane ailenin buraya taşınıp, ekip biçip, dağlar kadar borç altına girip, gece vakti kaçıp gittiğinden haberiniz var mı?
Мистер Ингаллс, вы знаете, сколько семей приезжают сюда, сеют зерно, берут кредитов больше, чем они могли бы надеяться погасить, а затем исчезают под покровом ночи? А? Могу показать вам ящик полный...
- Üç tane altı.
- Три шестерки.
Üç tane altıyı.
Три шестерки.
Şarjörü altı mermi alır. Namluda da bir tane.
Шесть патронов в патроннике, один в стволе.
Altı ayda bunlardan iki tane isterim.
Через полгода мне нужны будут две такие вещи.
Altı ayda beş tane yapabilirim.
За полгода я могу нарисовать 5 картин.
Kaç tane top var Altın 5?
Сколько орудий, Золотой 5?
Bir tane maça ikilisi, maça üçlüsü, karo dörtlüsü sinek altılı, maça sekizli.
Два пик, три пик, четыре бубны... шесть треф, восемь пик.
Yorganın altında bir tane daha var.
Там ещё одна под одеялом.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]