Bir keresinde bana tradutor Russo
418 parallel translation
Bir keresinde bana, "senin gibi bir filozof niçin tuvalette?" demiştin.
Однажды ты спросил меня : что такой великий философ делает в туалете?
Bir keresinde bana "ters ve sinirli ihtiyar" demiştin.
Как-то раз ты назвал меня жалким старикашкой.
Bir keresinde bana bir gün anlatmak zorunda kalacağımı söylemiştin.
Ты говорила, что я мало рассказывал о себе.
Bir keresinde bana Ron'un güvencesinin kendi içinde olduğunu söylemiştin.
Ты сказала мне однажды, что Рон черпает силы в самом себе.
Bay Favraux, bir keresinde bana evlilik teklif etmiştiniz.
Месье Фавро, однажды вы попросили меня выйти за вас замуж.
Bir keresinde bana bir kitap ödünç vermiştin.
Как-то раз ты мне дал книгу.
Bir keresinde bana biraz utanarak "sinir gerginliği" yaşadığını söylemişti.
Однажды она мне призналась, немного смущаясь, что у неё "нервная лихорадка".
Hatırlarsın, bir keresinde bana da kur yapılmıştı, baban olmayan genç biri tarafından.
Когда-то за мной ухаживал молодой человек, не твой отец, другой.
Bir keresinde bana çok içtiğimi ve kustuğumu söylemişti.
Он отчитал меня однажды : мол, я слишком много пью и пора бросать.
Bir keresinde bana Ipcress dosyasını mikrofilme çekmemi söylemişti.
однажды он просил меня перенести досье на микропленку.
Bay Pritchard'ta, bir keresinde bana gerçekten güIümsedi.
Потом - что это мистер Причард. Он мне один раз улыбнулся.
Bir keresinde bana, içinde tavuk boku olan lapa yedirdi.
Однажды она заставила меня съесть овсянку с куриным дерьмом.
Bir keresinde bana sürekli maske değiştirdiğini ve nihayetinde kim olduğunu bilemez bir hale geldiğini söylemiştin.
Однажды ты говорила, что постоянно меняешь маски, так что даже сама не знаешь, кто ты на самом деле.
Beş yaşımdayken, bir keresinde bana bana külahta dondurma almıştı ve yere düşürmüştüm.
Однажды, когда мне было 5 Он купил мне мороженое, а я его уронила.
Arap bir tüccar bir keresinde bana demişti ki ; tüm hayvanlar içerisinde sadece atlar insanları en iyi anlarlar.
Арабский купец однажды сказал мне, что из всех животных, лошадь лучше всех чувствует человека.
Ne olduğunu bilmiyorum ama, bir keresinde bana verdiğin bir tavsiye sana yardım edebilir.
Я не знаю, что происходит, но однажды ты дал мне совет, который отлично мне помог.
Bilirsin, Moe, annem bir keresinde bana tam oturan bir laf söylemişti.
Знаешь, Мо, моя мама однажды сказала мне страшную вещь.
Hatırlıyor musun, bir keresinde bana kendi çoraplarımı koklatmıştı?
Помнишь он заставил меня нюхать носки?
Bir keresinde bana savaşı protesto edenleri yok etmemi emretti.
Однажды он приказал мне разогнать антивоенную демонстрацию.
Belçikalı filozof Georges Tabernaud bir keresinde bana şöyle demişti :
Однажды выдающийся бельгийский философ Жорж Каберно сказал мне :
Bir keresinde bana...
А то однажды я...
Hatırlar mısın bilmem bir keresinde bana sormuştun... Ada hakkında güzel bir şeyler söylememi istemiştin... ve benim de aklıma hiç bir şey gelmemişti?
Помните, Вы однажды попросили меня сказать что-нибудь красивое о моей земле Вашим друзьям?
Bir keresinde bana arşive girmenin bir yolu olduğunu söylemiştin.
Ты как-то говорил, что есть способ, чтобы попасть в архив.
Gul Dukat bir keresinde bana en sevdiği Bajoran olduğunu söylemişti.
Помню, гал Дукат однажды мне сказал, что вы - его любимый баджорец.
Bir keresinde bana çok zor affettiğinizi söylemiştiniz.
Я вспоминаю, вы однажды сказали, что вы не можете простить.
Bir keresinde bana 5.000 krona mal olmuştu.
Однажды это стоило мне 5000 крон.
Bir keresinde bana "Bir insanın değerinin gerçek ölçüsü, diğerlerine ne kadar acı çektirdiğidir" demişlerdi.
Однажды мне сказали : "Одна истинная мера человека - это то, сколько боли он причиняет другим".
Sen, Eddington, bir keresinde bana demişti ki
Видите ли, я вспомнил, что однажды Эддингтон сказал мне.
Bir keresinde bana çok güzel bir elbise vermişti ve beni pahalı bir restorana götürmüştü.
Однажды он подарил мне очень красивое шелковое платье и пригласил в дорогой ресторан.
Helge küçükken bir keresinde bana bir sevgili bulamadığını söylemişti.
Когда Хельге был молодым парнем... он сказал мне, что не может найти себе девушку.
Bir keresinde bana baltayla vurmuştunuz.
Э... вы однажды ударили меня топором.
Bir keresinde Vera Marcal'a bir şey söyledim, bana tokat attı.
Однажды я кое-что сказал Вере Маркал, и он дал мне пощечину.
Bana bir keresinde yardım etmişti.
Я был у него в долгу.
- Bir keresinde Miles bana ne dedi biliyor musunuz?
Знаете, что Майлс однажды сказал мне?
Bir keresinde biri bana yardım etti. Bir fırıncı.
... в красивых туфлях, под ручку со своими женихами.
Bir keresinde onun için savaştım diye bana madalya verdi. Eski güzel günlerdi onlar.
Хорошие были времена!
Bir keresinde bir takım Kazaklar bana ıslık çalmıştı.
Однажды, несколько казаков усвиствывало за мной.
Sara bana babamın bir keresinde eve getirdiği küçük geyiği hatırlatıyor.
Сара напоминает мне олененка, которого папа принес мне однажды домой.
Bir keresinde Lyndon Johnson'ın sağ kolu bana J. Edgar Hoover'ın yerine birini aradıklarını söyledi.
.. парень, приближённый к Линдону Джонсону, сказал мне,.. .. что они ищут замену для Эдгара Гувера. Я записал это, и в тот же день Джонсон собрал пресс-конференцию,..
Bir keresinde okul pikniği için ondan bir dolar istemiştim. Bir boz ayıyı dandik bir defterle nasıl geberttiğini anlatmıştı bana.
Один раз я попросил отца дать доллар на школьный пикник.
Bir keresinde hastayken bütün yüzler bana yeşil gelmişti.
Однажды я был болен, и все лица казались мне зелеными.
Bir keresinde barda bir adam bana şöyle dedi : "Canım, delik deliktir."
Парень в баре как-то сказал мне. "Дорогуша, дырка она и есть дырка."
Bir keresinde babama inandım dünya bana küçük ve yaşlı göründü.
Однажды я поверил отцу.. и мир показался маленьким и старым.
Bir keresinde, bana ve ufak kardeşime bisiklet getirmişti.
Помню одни раз... он принёс мне и моему младшему брату велосипеды.
Sadece, bir keresinde yedinci olan bana vurdu, burada.
Нет, семь. Тот седьмой - только раз, совсем глупо.
Çünkü bir keresinde köpeğe dönüştüğümde onlar bana yardım etmişlerdi.
Когда я превратился в собаку, они помогли мне.
Annem bana bir keresinde, üç yaşımdayken demişti ki :
Мама мне как-то рассказала, что когда мне было три года,..
Bir keresinde yargıç bana yaptırtmıştı.
Судья мне однажды тоже присудил такое.
Bana, bir keresinde Sir Arthur Stanley'le tanıştığını söylemiştin.
Вы как-то сказали, что знакомы с сэром Артуром Стенли?
Bir keresinde büyük babam bana "savaşlar, zamandan bile uzun sürer" demişti.
Мой дед однажды сказал мне : "Война длится гораздо дольше, чем сама война."
Bir keresinde babam bana okyanusun sesini duyduğunu söylemişti.
Однажды, мой отец говорил мне что слышал голос океана.
bir keresinde 202
bana 1773
bana bunu yapma 64
bana yardım et 686
bana uyar 325
bana ne 176
bana yalan söyleme 146
bana göre 203
bana bak 1395
bana öyle bakma 161
bana 1773
bana bunu yapma 64
bana yardım et 686
bana uyar 325
bana ne 176
bana yalan söyleme 146
bana göre 203
bana bak 1395
bana öyle bakma 161
bana gel 139
bana yalan söyledin 158
bana bir sigara ver 29
bana güven 272
bana biraz para ver 28
bana sorma 88
bana biraz zaman ver 38
bana ver 290
bana biraz su ver 19
bana bir bira ver 21
bana yalan söyledin 158
bana bir sigara ver 29
bana güven 272
bana biraz para ver 28
bana sorma 88
bana biraz zaman ver 38
bana ver 290
bana biraz su ver 19
bana bir bira ver 21