Bir kitap tradutor Russo
3,188 parallel translation
Bir kitap anlaşmam var, annem söyledi mi bilmiyorum ama hayatımın en önemli anı sayılır bu.
Я занимаюсь своей книгой. Не знаю, говорила ли мама вам об этом это очень важный момент в моей карьере
İskelesiz kıkırdak üretimiyle ilgili bir kitap yazmıştınız.
Вы написали книгу о... бескаркасном хрящевом импланте.
Irak'ta geçen bir kitap yazıyorum.
Я пишу книгу об Ираке.
Keşke yanımda iyi bir kitap olsaydı.
Определённо, жаль, что у меня нет с собой хорошей книги.
Son zamanlarda, Grinin 50 Tonu'nu dinliyor. Eğer nasıl bir kitap olduğunu bilmiyorsanız...
И сейчас она слушает "Пятьдесят оттенков серого", если вы не знаете, что это за книга...
-... şey hakkında bir kitap...
-... книга про...
Hiç bitirmek istemediğiniz uzun bir kitap gibi.
Это как длинная книга, которую не хочется дочитывать.
Doğru ama sonra bununla ilgili bir kitap yazdın.
Да, но потом ты написала книгу об этом.
Hetty yılbaşında bana da eski bir kitap verdi.
А еще Хетти подарила мне древний сборник учений.
Silahın Namlusu Partisi hakkında bir kitap yazıyorum.
Я пишу книгу о "Власти винтовок".
Silahın Namlusu Partisi hakkında bir kitap yazıyordu, değil mi?
Он писал книгу о "Власти винтовок", так?
On yaşında filandın annen seni kütüphaneye götürmüştü ve sen de bir kitap arıyordun ben de sana bir kitap verdim...
Когда тебе было около 10 лет, твоя мама привела тебя в библиотеку, и ты искал книгу, и я дал тебе экземпляр...
Şer nasıl uzak tutulur kötü ruhlar nasıl def edilir şehir efsanelerine dair bir kitap.
"Как избежать зла" "Как изгнать злых духов". книгу о городских легендах.
Bir kitap karakteri zorluklar mı yaşıyor?
У литературных персонажей неприятности?
O zamanlar bir kitap yazmıştı.
Книгу написал не так давно.
Büyük büyükannem Havva'nın yediği elmadan ismini alan iyi bir kitap vardı derdi. "Bilginin Meyvesi."
Моя прабабушка говорила, что яблоко, которое съела Ева называлось "плодом знаний".
Bayan Scully, ayıp bir kitap mı okuyorsunuz yoksa?
Миссис Скалли, вы что, читаете непристойную книгу?
Hayır, her Perşembe akşamı burada katılanların bir şeyler, getirdiği bir kitap kulübü toplantısı var.
Нет, у них есть книжный клуб, который собирается здесь каждый вечер четверга, и приносит с собой собственные сочинения.
Koleksiyonunda, diğer şeylerin yanında bir de çürümüş insan kafası vardı hakiki bir Picasso gibi duruyordu. Ve de ev yapımı bombalarla alakalı bir kitap serisi vardı.
Твоя коллекция включала, помимо прочего настоящую сушеную голову, которая, кажется, была подлинным Пикассо и полная серия книг по изготовлению бомб в домашних условиях.
Ona imzalı bir kitap veririm.
Моя мама любит ваши романы. Отправлю ей книгу со своим автографом.
Finn bu şeytan ayinleriyle ilgili bir kitap almış orada diyor ki, şeytanı vücuttan atmanın tek yolu onları kutsal suya batırmak ve...
Так, Финн получил эту книгу о сатанинских обрядах, и там говорится, что единственный способ изгнать Сатану... это облить святой водой, и тебе придется...
O beni tıpkı bir kitap gibi...
Он мог прочесть меня...
Yani o bir kitap koleksiyoncusu.
Он был букинистом.
Güzel bir kitap. Bu... Güzel bir kitap.
Это... это хорошая книга.
Size göstermek istediğim bir kitap vardı.
I've abook I've been meaning to show you.
Bir kitap.
Что это? Книга.
Teşekkür kartlarından bir kitap istemiyorum. Eski bir fişin arkasına yazılmış sözcükler de istemiyorum.
Я не хочу купоны на объятия, и не хочу поздравлений, написанных на старом чеке.
Eskiden yanımda çalışan bir kadın hakkımda her şeyi anlatacağı milyon dolarlık bir kitap yazıyor.
Эта женщина, которая на меня работала, получила миллион долларов за откровенную книгу обо мне.
Caroline hakkında bir kitap için ne kadar teklif alırım?
Сколько я смогу получить за книгу "Вся подноготная" про Кэролайн?
Önemli bir kitap yazıyormuşsun.
Так, значит, вы пишете большую книгу?
Yanımda Sandra Rosenthal var. Kendisi, gözden düşen ekonomist Martin Channing'in sırlarını ifşa eden büyük bir kitap sözleşmesi imzaladı.
Со мной в студии Сандра Розенталь, которая только что подписала солидный контракт на книгу, обличающую опозоренного финансиста
Bir gün sana gelip her şeyi anlatan bir kitap isteyebilirler.
Знаешь, возможно они придут к тебе однажды и захотят книгу со всей правдой.
Çünkü geçen ay Preston ve beni bir kitap tanıtımında tehdit etti.
В прошлом месяце он угрожал мне и Престону во время презентации книги.
Bağışlar, Andrew'la sahte bir ilişkimin olması hakkında boktan bir kitap asırlar önce yaptığım bir arazi anlaşması.
Пожертвования, дерьмовая книжонка о том, что у нас с Эндрю какие-то фальшивые отношения, земельное соглашение где-то столетней давности.
Eğer o kadar "iyi bir kitap" sa nasıl olur da arkasında tanıtım yazısı olmaz?
И если это такая "хорошая книга", почему в конце нет рекламных отзывов?
- Kardeşin bizde bir kitap bırakmıştı.
Твой брат оставил у нас дома одну книгу, и...
Yazar Daniel J. Pierce'dan çok satan bir kitap...
Будущий бестселлер от Дэниела Дж. Пирса...
Ve kanserden kurtulmakla ilgili bir kitap yazdığını söyledi.
И что он пишет книгу о том, как вылечился от рака и что...
Biyonik bir köpek üzerine kitap yazdın demek?
Твоя книга про собаку биоробота?
Kitap gibi bir taşıt yoktur.
Нет лучше фрегата, чем книга.
Kırk yılda bir olan kitap fuarı mı, yoksa kokuşmuş eski Chicago mu?
Единственный в жизни книжный базар или старый вонючий Чикаго?
Bir film izlesen veya kitap okusan ölür müsün?
- Это смертельно, если ты посмотришь фильм, прочитаешь книгу?
O kitap sayesinde bir yazar olmak istemiştim.
Из-за той книги я захотел стать писателем.
Carver Edlund tarafından yazılan bir dizi kitap buldum.
А ещё нашла серию книг Карвера Эдлунда.
Birkaç hemşire ona birinin kitap okuduğunu söyledi ama kimse resmi bir şekilde ziyaretçi olarak gelmedi.
Сёстры говорят, что кто-то приходит к ней читать, но никто к ней официально не записывался.
Şey... Bilmiyorum, kitap gibi bir şey.
Без понятия, книги или что-то в этом роде.
Lakin güldüğümde, kitap okuduğumda veya bir şarkı mırıldandığımda,... onu unutmuşum gibi geliyor.
Однако, у меня такое чувство, что когда я смеюсь, или читаю книгу, или напеваю мелодию, это значит, что я забыла его.
Bu kitap, Altın Dal'da onun dinin, mitolojinin ve halkbiliminin ortak özelliklerini bir araya getirişi, sıra dışı.
Эта книга, "Золотая Ветвь" ( * "Золотая ветвь : Исследование магии и религии" ) неверятно, как она сводит воедино нить религии и мифологии, фольклора.
Margie Depew'a merhaba deyin, Washington'un merkezinde bir değil, tam sekiz kitap kulübünün kurucusu.
Поприветствуйте Марджи Депью, основателя не одного, а восьми книжных клубов в районе Вашингтонского метрополитена
Bir şifre olmalı. Kitap şifresi, sanırım.
У него должен быть код. мне нужен код с книгой.
Yeşil olanı beğendim ama şehre saldıran kocaman yeşil bir kertenkeleyi andırıyor. Ki bu iyi bir şey, ama kitap bu konuda değil.
Мне нравится зеленая, но она выглядит так, будто бы огромная зеленая рептилия атакует город, что само по себе круто, но книга не об этом.
kitap 137
kitaplar 88
kitap mı 41
bir kız 192
bir kızım var 22
bir kere daha 137
bir kahve 26
bir kez 117
bir kez olsun 43
bir kere 190
kitaplar 88
kitap mı 41
bir kız 192
bir kızım var 22
bir kere daha 137
bir kahve 26
bir kez 117
bir kez olsun 43
bir kere 190
bir kız mı 24
bir katil 56
bir kız var 17
bir karar verdim 25
bir kez daha 333
bir karar ver 16
bir kadın 232
bir kuş 32
bir kadın mı 37
bir kız vardı 25
bir katil 56
bir kız var 17
bir karar verdim 25
bir kez daha 333
bir karar ver 16
bir kadın 232
bir kuş 32
bir kadın mı 37
bir kız vardı 25