Bu gerçek tradutor Russo
8,739 parallel translation
Bu gerçek bir vaha.
Здесь настоящий оазис.
Bu gerçek olamaz.
Но так... не бывает.
- Evet, ama bu gerçek dünyaydı. - Affedersiniz.
- Да, но это было в реальном мире...
Bu gerçek değil!
Это не по-настоящему!
Bize göre bu gerçek yeterince kötü.
По нашему мнению, одно это уже очень плохо.
Bu gerçek hayat, Doug.
Такова реальность, Даг!
Bu gerçek bir oyun.
Всё по-настоящему.
Bu gerçek.
Это реальность.
Hayır, bu gerçek olamaz.
Этого не может быть.
Bu gerçek değil.
Это все неправда.
Bu gerçek mi?
Это наяву?
Bu gerçek değil.
Это нереально.
- Bu gerçek, kardeşim.
- О, это реально, братан.
Bu gerçek bir dinozor dişi.
Это настоящий зуб динозавра.
- Bu gerçek mi?
- Это все взаправду?
Gerçek bu.
Это факт.
Beyler, biliyorum bu hepimiz için zor bir durum. Ama gerçek ninjalar olarak, acı gerçeklerle yüzleşmemiz gerek.
Пацаны, знаю, это тяжело, но настоящие ниндзя должны смотреть фактам в лицо.
- Evet, gerçek bu.
– Да, это так.
Yani bu tarihler gerçek değil.
Значит, эти даты – вовсе не даты. Да?
Ama bunu başarmak için gerçek ve kuvvetli bir baskı oluşturmalıyız. Bu yüzden FBI'la anlaşmanın her detayını kayıtta anlatman gerekecek.
Но нам нужны настоящие, весомые рычаги воздействия, так что тебе придётся дать показания по деталям соглашения с ФБР...
Bu dünyadaki gerçek özgürlük nerede? !
что мы свободны?
Gerçek bir sorun bu.
Это проблема.
Gerçek mi bu?
Как-то так?
Gerçek olamayacak kadar iyi göründüğünü biliyorum, ama bu yere bir şans verin.
Знаю, что это кажется слишком хорошим, чтобы быть правдой, но дай этому месту шанс.
- Bu şey gerçek mi?
Она настоящая?
Bu bir gerçek, ve dürüst olmak gerekirse, Corrigan'ın sorumlu tutulabileceğini de sanmıyorum. Ne demek istiyorsunuz?
Это факт и честно говоря я не думаю, что даже Корриган можно счесть виновными.
Gerçek bir elfin bizi kandırmak için söyleyeceği bir cümle bu.
Нет, я не эльф! Эльфов не существует.
Peki bu planla tutarlı gerçek dünya kanıtı buldunuz mu?
А вы нашли какие-нибудь реальные доказательства, соответствующие этому плану?
Gerçek dünyayla bağlantınız olmamasına rağmen,... yine de ikiniz bu plan üzerinden devam etmeyi düşündünüz değil mi?
То есть даже несмотря на то, что вы никак не связывались в реальном мире, вы все же думали, что вы вдвоем осуществите этот план?
Bu da onları oldukça gerçek gibi göstermiş.
Это придавало им реальности.
Sadece bu da değil. Bizce kuvvetle muhtemel, gerçek saldırganı bilmelerine rağmen kovuşturmaya devam ettiler.
А кроме того, мы полагаем возможным, что они на самом деле знали, кто был нападавшим, но всё же продолжили процесс.
"Gerçek", bu davada henüz pek karşılaştığım bir şey değil.
Майк Хальбах, брат Терезы : — Правда, которой в этом деле я ещё не видел.
Özür dilerim, küçük kız değil, bu genç kadının parçalandığı su götürmez bir gerçek. Çünkü geriye kalanlar bunlar.
Простите, не девочки, молодой женщины, однозначно произошло, и вот что от неё осталось.
Bu şeylerin gerçek olduğuna nasıl inanırım?
что она настоящая?
Yani bu işi gerçek anlamda yapacaksın.
Значит, всё должно быть по-настоящему.
Bu gibi şeyler yüzünden gerçek işimizi yapmamız imkânsız hâle geliyor.
Из-за таких, как они, мы не можем выполнять настоящую работу.
Bu videoda bilim adına gerçek bir şey gördüyseniz bu durum, Hayalet Avcılarını ve temsil ettikleri her şeyi... -... yasal hâle getirecek.
Видите ли вы в этом ролике что-либо, достойное интереса ученых, что бы позволило считать дело Охотников за привидениями прорывом?
O hâlde söyleyin Dr. Heiss, bu olay gerçek mi?
Скажите, все это по-настоящему?
Sana gerçek askerler lazım. Bu serseriler değil.
Вам нужны настоящие солдаты, а не эти подонки.
Gerçek ismi bu.
Это его настоящее имя.
Sadece bu harika çiftin hayallerinin gerçek olmasına yardımcı oluyorum.
Просто помогаю этой чудесной паре осуществить свою мечту.
E Rocha...? Eğer bu adamlar gerçek olduğunu düşünüyor musunuz?
Скала - думаешь, все эти имена настоящие?
Gerçek değil bu.
Нет-нет-нет. Это не они!
BU FİLMDE GERÇEK OLAYLAR VE KARAKTERLERDEN ESİNLENİLMİŞTİR
Фильм является вымыслом, вдохновлённым реальными личностями и событиями.
Bu, gerçek bir hikaye.
Это реальная история.
Bu adam gerçek kötü yaralanmış.
Смотри на меня. Он тяжело ранен.
Oxford Üniversitesindeki bu adam Trow'ların gerçek bir ırk olduğunu da düşünmüştür.
Троуи были реальной религиозной сектой.
Bu adam gerçek mi?
Он прикалывается?
Bu geceki baban gerçek baban değil aslında.
Ночью он был не в себе.
Sana göre gerçek bir cuma gecesi değil bu, değil mi? . Olamaz.
Разве ты так проводишь пятницу?
Gerçek görüntüsü bu.
Это его истинная форма.
bu gerçek olamaz 65
bu gerçek mi 81
bu gerçekten çok güzel 20
bu gerçekten güzel 22
bu gerçekten inanılmaz 20
bu gerçekten iyi 18
bu gerçekten gerekli mi 32
bu gerçekten önemli 17
bu gerçek değil 55
bu gerçekten harika 82
bu gerçek mi 81
bu gerçekten çok güzel 20
bu gerçekten güzel 22
bu gerçekten inanılmaz 20
bu gerçekten iyi 18
bu gerçekten gerekli mi 32
bu gerçekten önemli 17
bu gerçek değil 55
bu gerçekten harika 82
bu gerçekten 52
gerçekten 4665
gercekten 18
gerçekten mi 5647
gercekten mi 17
gerçek 469
gerçekten çok güzelsin 18
gerçekler 57
gerçekte 109
gerçekten çok üzgünüm 145
gerçekten 4665
gercekten 18
gerçekten mi 5647
gercekten mi 17
gerçek 469
gerçekten çok güzelsin 18
gerçekler 57
gerçekte 109
gerçekten çok üzgünüm 145
gerçekten çok güzel 132
gerçekten sen misin 47
gerçekten çok kötü 18
gerçek mi 111
gerçekten bilmiyorum 225
gerçekten çok iyisin 21
gerçekten öyle mi 37
gerçekten çok komik 20
gerçekten güzel 104
gerçekten çok hoş 30
gerçekten sen misin 47
gerçekten çok kötü 18
gerçek mi 111
gerçekten bilmiyorum 225
gerçekten çok iyisin 21
gerçekten öyle mi 37
gerçekten çok komik 20
gerçekten güzel 104
gerçekten çok hoş 30