English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Russo / [ B ] / Bu çok doğru

Bu çok doğru tradutor Russo

478 parallel translation
Bu çok doğru, Ellen. Bence gerçekten "ben" olmayı bırakmaya hazırım, artık "biz" olmaya başlama zamanı. Hey, acaba şunun bilinmesini sağlamanın bir yolu var mı?
Например, под надлежащим медицинским надзором, можно попробовать дозу миорелаксантов или транквилизаторов?
Bu çok doğru.
Это правда.
- Oh, haklısın hayatım. Öyle. - Oh, bu çok doğru.
Ты права, дорогая.
Bu çok doğru, ama kapıyı açarsa...
Верно. Но как только он откроет дверь, мы все будем знать.
Bu çok doğru. İşin içinde bu adam oldukça asla bilemezsin.
С этим парнем никогда нельзя знать заранее.
Bu çok doğru.
Совершенно верно.
Bu çok doğru.
Как это верно.
Bu çok doğru.
Открытый счет.
Evet, bu çok doğru.
Да, это верно.
Bu çok doğru.
В этом вы правы.
Bak bu çok doğru.
Святая правда.
Bu görüntünün de... çok doğru olmadığına eminim.
И этот румянец... Конечно, это неправда.
Bu doğru, çok güzel olanları, oldukça fazla.
Это правда, дорогая. Красивые женщины. Сколько угодно.
- Belki, fakat sen hiç düşünmüyorsun..... ki bu tamamen doğru, çünkü eğer konuşurken çok içersen, biz yapmak için başka şeyler bulacağız.
- Может быть, но я вас не понимаю. Если вы пьяны, можно еще чем-нибудь заняться вместо бесед.
Bu doğru değil, senden çok hoşlandığımı biliyorsun.
Неправда, Бренда. Ты мне очень нравишься.
Bu öyküleri o kadar iyi anlatıyorsunuz ki. Çok doğru.
Поверьте мне, миланцу, Шевалье,
Ayrılık çok zor, bu doğru.
Да, разлука жестока.
Bu doğru, çok konuşuyorum.
Да, я много говорю.
Profesör Quatermass, bu meselede doğru olduğunuza inanmıyorum. Çok saçma bir biçimde yanılıyorsunuz.
Профессор Куотермасс, я не думаю, что вы правы в этом вопросе, это просто нелепо.
Bu çok doğru.
- Это точно.
Bu doğru, çok haklısınız, yaşamayı bilmiyorum!
Вы правы, я не умел жить.
Evet, bu çok doğru.
Да, верно.
Bu doğru efendim ama pek çok önemli diplomat, sizin ülkenin..... en nefret edilen insanı olduğunuz konusunda diretiyor.
Вы может так говорить, генерал, но большинство дипломатов утверждает, что вы самый ненавистный человек в государстве.
Bu enstitüden bir çok çocuk geldi geçti... ve neredeyse tamamı doğru yolu buldu.
Чтобы мы поняли друг друга... Через этот дом прошло много детей. И очень многие из них встали на правильный путь.
Bu yaptığın çok doğru bir hareketti.
Я хочу сказать, это очень хороший ход.
çok zengin birisi ama bu zenginliğini doğru kullanmayı bilmiyor ".
он невероятно богат и не знает, что с этим делать. "
Ancak doğru bağlantılar varsa, dünyanın bu kısmında bile medeniyetten çok uzak değiliz.
Кроме того, иметь нужные связи полезно и в этой части света, вдали от цивилизации.
Bu kötü zamanda doğru sözleri bulmak ve teselli etmek gerçekten çok zor.
найти слова, которые быутешили вас.
Biliyorum söylediğime inanmak çok zor, ama bu doğru! Olay olduğunda ben de oradaydım!
Я знаю, что в это трудно поверить, но это правда!
Bana çocukmuşum gibi davranıyorsunuz! Ben bu stüdyonun en çok hasılat getiren oyuncusuyum. Doğru.
Вы обращаетесь со мной, как с маленькой девочкой хотя я много значу в этой студии.
Bu sabah sonucu doğru bulunca çok mutlu olmuştum.
Сегодня утром я был очень рад, что решил эту задачу,
- Doğru. - Bu çok iyi bir fikir.
- О, какая замечательная идея!
Bu evliliğin yapılmasına itirazı olan varsa,... şimdi konuşsun, ya da sonsuza dek sussun. Çok doğru!
И ежели есмь всякий, кому ведомы препятствия к заключению сего союза, да скажет сейчас, или молчит вовеки.
Bu kadar çok valizle yolculuk yapmak doğru değil.
Слишком много чемоданов у него.
Bir yerlerde bir gezegende buna uygun, doğru bir estetik anlayışı olmalı. O gezegende pürüzsüz ciltleriyle bütün o gençler korkunç derecede çirkin sayılırken bu sarkık cilt, kırışıklar, kırmızı lekeler aklın izi değil mi? Çok güzel, hatta seksi.
Наверняка где-то есть планета с правильной эстетикой, где все молодые лица с гладкой кожей считаются уродливыми, а эти... морщины и пятна... признаками мудрости, а значит красивыми, даже сексуальными?
benim için özel olan kişiler, bu çatı altındakiler bu doğru. hayatında bir çok özel kişi olacak.
Все, кто важны для меня, находятся под этой крышей. Это правда. В твоей жизни будет много важных людей.
Doğru, haklısın, bu hala çok önemli bir konu.
Да, ты была права, майор здесь!
Çok konuştukları doğru, ama bir şey söylüyorlar mı, bu başka bir konu.
Говорят они много, но правды - никогда.
Ama çok uzun zamandır bu doğru değil.
Но... это не так вот уже долгое время.
Charles, Andy Highline A.Ş. v. Sander Systems'e çok büyük bir merak duyuyormuş. Bu doğru değil mi, Andy? Katılımcıların akıbeti ilgimi çekiyor.
Энди oчeнь зaинтepecoвaлcя дeлoм "Xaйлaйн" пpoтив "Caндep Cиcтeмз".
- Bu, anlamsız bir iş değil mi? - Çok doğru.
А это не бесцельная имитация работы?
Başka türden işlere de yöneldim ama onları da sürekli cinsellikle bağdaştırıyordum. Bu yüzden pornografiye yönelmek çok doğru bir karardı.
У меня были другие профессии, но я всегда их сексуализировала... так что придя в порнобизнес я почувствовала себя на своем месте.
Bu çok doğru. - Evet, Ben- - Evet.
Бен, вы же остаетесь сегодня, да?
Bu çok doğru. Evet, evet.
Да, он действительно потрясающий.
Bu doğru. Çok doğru.
Это правда, чистая правда.
"yanlış mantık" dediniz ama, bana çok doğru geldi bu.
Да, вы даже дважды ее повторили.
Evet doğru, bu benim hikayeme çok benziyor, ne tesadüf.
Прямо, как в моём рассказе.
Doğru olsaydı çok üzüntü yaratacak olan tamamıyla asılız bu suçlamaları, ancak ailemle olan ilişkisini açıklayarak çürütebilirim.
И которые можно опровергнуть, лишь поведав о его связях с моей семьей.
Çok iyi biliyorsun ki benim topraklarım,... 100km dahilindeki diğer çiftlik topraklarına göre çok daha zehirli. Bu doğru.
Ты прекрасно знаешь, что у меня земля самая зараженная, чем в любой ферме на 100 километров вокруг.
ve bu bebek çok sevimli! doğru? o gerçekten sevimli huh!
мЕ НВЕМЭ ЦНПЪВН. 120 ЦПЮДСЯНБ. аШЯРПЕЕ.
Bu, onun ifadesini daha mı az yoksa daha mı çok doğru yapar?
Это делает его показания более или менее правдивыми?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]