Ciddi değil tradutor Russo
677 parallel translation
- Bundan öncekiler ciddi değil miydi?
- Думаешь, другие - притворщики?
- Büyük bir şişlik, ciddi değil.
- Большой кровоподтек, ничего серьезного.
- Barrow şanslıymış ki ciddi değil.
- К счастью для Барроу, ничего страшного.
Ciddi değil. Sadece aptalca.
Чарли, не начинай выдумывать.
Adele resimlerimi eskiciye vermek konusunda söylediklerinde ciddi değildin, değil mi?
Адель ты ведь не сделаешь этого не отдашь мои картины старьевщику?
Hastalığın o kadar ciddi değil.
Ты не так уж болен.
Ciddi değilsin, değil mi?
Ты шутишь, да?
- ciddi değildin değil mi?
- Ты ведь несерьезно это говоришь?
Yaraların çok ciddi değil!
Твоя рана - просто царапина!
Bu ülkede artık hiçbir şey ciddi değil.
В этой стране нет ничего серьёзного.
Ciddi değildin, değil mi, Ole Pa?
Ты ведь не взаправду, Ол Па?
Ciddi değil, ama sıcak kalsın. İşte!
Вряд ли заболеет, но нужно одеваться потеплее.
FANTOMAS İSKOÇYA'DA Hiç ciddi değil.
"Фантомас в Шотландии". - Опять ваши шутки?
Ciddi değil, ama acı verdiklerine bahse girerim.
Не очень серьезно, но, видимо, ему больно.
Çok kan kaybetti ama durumu ciddi değil.
Он потерял много крови, но это не смертельно.
Pek ciddi değil. Bir müfettiş gelecek olursa, görevimizi yaptığımızı görsün diye ortalığı karıştıracağız.
Так, пошуметь немного, чтобы если что... показать инспекции, что службу несём исправно.
Ciddi bir şey değil ama ne olur ne olmaz riske giremeyiz.
Ничего серьезного, но в то же время нам лучше не испытывать судьбу.
0! Arada sırada 0'a gelmesi sıkıntı değil ama beş kere üst üste gelmesi çok ciddi bir olaydı!
Выбрасывать зеро это хорошо, но 5 раз подряд это очень серьёзно!
Bu ciddi bir mesele, değil mi?
Это серьёзный разговор.
Sadece sorgulama. Çok ciddi bir şey değil.
Ну, это только для показаний, это не серьёзно.
Sen ciddi misin? - Evet ve hepsi bu da değil. Nehir taştığında ve diğer bütün muhabirler dizlerine kadar suya battığı halde...
и это еще не все! стоя по колено в воде... когда Каннамская дорога наполняется водой... доходящей до ее талии
Çok ciddi bir karar, değil mi?
Я оставлю вас поразмышлять.
- Affetmek mi sevgilim? O kadar da ciddi bir şey değil.
- Моя дорогая, это сущие пустяки.
Bu hiç komik değil, Kris. Söyledikleri oldukça ciddi şeyler.
Oн кaзaл, чтo этo oчeнь cepьeзнo.
Şu kız, Dusty, ciddi bir şey değil.
С Дасти у меня всё не так серьезно, как вы думаете.
Ama ciddi bir şey değil.
Но ничего страшного.
- Endişelenme, ciddi bir şey değil.
Ничего страшного, ничего страшного.
Aklım daha ciddi işlerle meşguldü, oynaşma partileriyle değil. Başkasının işine karışmam.
У меня свои серьезные дела, и мне нетдела до чужих любовных интрижек.
- Hayır, ciddi bir şey değil.
- Нет, ничего серьёзного.
Bu ciddi bir suçlama değil elbette.
В этом нет ничего страшного.
Birisini ciddi olarak öpmek biraz korkutucu, değil mi?
Когда целуешь кого-то всерьез, то немного страшно, да?
Çünkü bir erkekle gerektiği gibi değil, çok ciddî konuşuyorsun.
Как? Потому что ты неправильно говоришь с мужчинами. Ты разговариваешь слишком серьезно.
Ciddi ciddi oraya girmene izin vereceğimi düşünmedin, değil mi?
Неужели вы хоть на минуту подумали, чтобы я пустил вас?
Ciddi bir şey yok değil mi? Elbette yok.
- Ничего серьезного?
Ciddi bir şey değil.
Ничего серьёзного.
Bu, ciddi konu değil.
Это несерьезно.
Ciddi bir şey değil.
Приступ не был слишком серьёзным.
O, bu konuda ciddi, değil mi?
Она ведь это серьёзно?
Ciddi bir ayaklanma değil.
Ничего серьёзного.
- Ama argümanların ciddi değil.
- А рассуждаешь несерьезно.
Kovulduğum konusunda ciddi değilsin, değil mi?
В обратную сторону.
O, sadece, toplumumuzun katı ve köklü kurallarından birini... ihlal etti. Bu öylesine ciddi bir kuraldır ki, onu ihlal eden, birlikte yaşamaya... uygun değil diye aramızdan kovulur.
Она просто нарушила освященный временем... кодекс нашего общества- - кодекс настолько серьезный, что любой нарушивший его изгоняется... как неспособный жить с нами.
Evet ciddi, onunla hergün gülmen mümkün değil tabii!
Серьезный. Это уж точно. Серьезней серьезного.
Ciddi değildi, değil mi?
Но ведь она не была тяжелой, нет?
Daha ciddi değil, daha gerçek.
Нет, не серьезное.
Ciddi bir şey değil.
Но это ничего серьезного.
Şimdi, biraz ciddi olalım..... bu yalnızlık çeken insanların uydurduğu bir saçmalık değil mi?
А если серьезно? Это способ надувательства одиноких людей?
Olaylari ciddi bir sekilde değerlendirdik, Sadece 45.atolyenin lavabo penceresinin değistirilmesini değil, siyaset de konustuk
Обсуждение было очень серьезным, говорили о политике, а не просто требовали заменить стекло в туалете 45го цеха.
Bu hiç komik değil ciddi bir şey!
Не смешно, серьезный разговор!
- Ciddi bir şey değil.
{ \ cHFFFFFF } Ничего серьезного.
Beale'i ciddi ciddi yayından almayı düşünmüyorsun değil mi?
Ты ведь не собираешься снимать его с эфира?
ciddi değilsin 32
ciddi değildim 29
değil mi 44479
degil mi 350
değil 1746
değilim 815
değildi 207
değilsin 303
değilmiş 21
değildir 62
ciddi değildim 29
değil mi 44479
degil mi 350
değil 1746
değilim 815
değildi 207
değilsin 303
değilmiş 21
değildir 62
değilmi 114
değiliz 102
değilse 32
değilsiniz 26
değil mi dostum 28
değil mi canım 39
değil misin 154
değil mi anne 66
değil miyim 77
değil mi efendim 66
değiliz 102
değilse 32
değilsiniz 26
değil mi dostum 28
değil mi canım 39
değil misin 154
değil mi anne 66
değil miyim 77
değil mi efendim 66