English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Russo / [ G ] / Galiba öyle

Galiba öyle tradutor Russo

503 parallel translation
- Galiba öyle.
Я догадываюсь.
Galiba öyle.
Вполне возможно.
Evet evet tatlım, galiba öyle.
Да. Да, милая, думаю, это он.
Galiba öyle.
Нормально.
Galiba öyle. Neden?
Да, думаю, да, а что?
- İstiyor mu? - Galiba öyle.
Кажется, полковник хотел меня видеть.
Seni bir daha görmemem halinde ki galiba öyle olacak, sana iyi şanslar. Yatağa gidiyorum.
Пойду, брошу кости.
Galiba öyle.
Не сказала бы.
Evet, galiba öyle.
ƒа, может быть.
Galiba öyle.
По-моему да.
Evet, galiba öyle Uçuk, galiba öyle.
Да, я так думаю, спортсмен. Я так полагаю.
Galiba öyle.
Ага. В общем, я.
Galiba öyle.
Да, наверно.
- Evet, galiba öyle.
– Да, думаю да.
Galiba öyle. Biraz komik.
Ну, может немного забавно...
- Galiba öyle.
Наверное.
Evet. Galiba öyle. Gitti.
Да, думаю это так.
Galiba öyle, Ama yalnızca hak edenleri. Finn'i de vurmuşsun.
Думаю, да, тех, кто этого заслуживал.
Galiba öyle.
И я догадываюсь, что.
Evet, öyle değil mi? Galiba bir kitapta falan okumuştum.
Мне кажется, я прочитал это в какой-то книге.
- Hayır Merlyn, öyle demedim! Sen fazla matematik seviyorsun galiba...
– Ты слухи распускаешь?
- Öyle galiba.
- Насколько я могу судить.
- Öyle oluyor galiba.
- Ага, похоже на то.
Bana öyle gelmese de galiba fazla soru soruyorum.
Может быть, я спрашиваю слишком много, хотя мне так не кажется.
Öyle galiba.
Наверное.
Pek çoğu için öyle galiba.
Многие так думают.
Bütün gece endişeli ve somurtkandın, galiba ikimiz de öyle idik!
Мы были так напряжены и серьёзны весь вечер, хотя и ждали его с нетерпением.
- Öyle galiba.
- Кажется, да.
Bizimki, Kaufman'larınki ve üst kattaki o iki adam, galiba iç mimarlar, öyle bir şey.
Мы, наверху Кауфманы и те двое парней на третьем этаже, они вроде декораторы.
Galiba kolayca etkilenebilinecek biri gibi görünüyorum, Londra'da da öyle düşünmüşlerdi.
Именно это произошло со мной в Лондоне.
Müfettiş geldiğinden beri işlerin kesildi galiba, öyle mi?
Пока чиновник здесь, дело простаивает, да?
Galiba öyle, ama sonuçta burada bayan.
Думаю, да, мэм, но тем не менее вот он здесь.
- Galiba öyle.
В начале я сам так подумал.
Galiba öyle.
- Да уж.
Tam olarak öyle değil. Senden yanıt istediğimde sana bakarım - mümkün olduğunca az tabii. - Galiba açıklayabilirim.
Как я понял, мы даем им медали за паршивую работу.
Galiba öyle. 7.
Начинаю отсчет.
Öyle galiba.
Видимо, да.
Galiba öyle.
Ну, если так.
- Galiba öyle.
Да, думаю, вы правы.
Evet, galiba öyle yapardım.
Да. Думаю, что так.
- Galiba ben öyle biriyim.
Не знаю, само получилось.
Galiba geride şanssız bir kız bıraktın sen, öyle mi?
Наверное, оставил какую-нибудь безутешную подружку на родине?
- Öyle yaptım galiba.
- Дa, yлыбнyлacь. Кaюcь.
İyi bir şey galiba. Mağazada öyle dediler.
— читаетс € хорошей. " ак по-крайней мере сказали в магазине.
- Öyle galiba.
- Да уж!
Sence öyle galiba.
Должно быть.
Siyasal bilimlerdi galiba, öyle değil mi?
Кажется, политологией?
- Galiba arabaları bozulmuş ya da öyle bir şey. Hadi, yapma.
Наверное, у них машина сломалась.
Evet öyle galiba.
Видимо : конечно.
- Galiba batı Baltimore'dayız. - Öyle olmalı.
Похоже, мы к западу от Балтимора
Öyle galiba. - Al bakalım.
Скорее всего, нет.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]