All in order перевод на турецкий
1,041 параллельный перевод
All in order to free me.
Hepsi beni özgür kılmak içindi.
You'll find them all in order.
Göreceksin, hepsi usulüne uygun.
All in order, Commander.
Herşey düzenli, Kumandan.
The documents are all in order.
Evraklar tamam.
It's all in order.
Herşey kurala göre.
I've read it all very carefully, and it's all in order.
Çok dikkatlice okudum ve problem yok.
It's all in order.
İşte burada yazıyor.
- All in order?
- Kurallara uygun mu?
All in order?
Her şey hazır mı?
All in order.
Emirlerinize hazır.
All in order.
Herşey olması gerektiği gibi efendim.
If the guns are on the table, and someone uses them in self-defense then it's all in order.
Ama silahları masada olursa ve kendini korumak için kullanılırsa o zaman her şey yolunda.
Valmont, yes. lt's all in order.
Valmont, evet. Her şey hazır.
- I think it's all in order.
- Sanırım yarın gönderilmiş olur.
They're all in order.
Hepsi işaretlendi.
It was all in order.
Her şey usule göreydi.
Here, it's all in order.
İşte evraklar burda.
All in order, Colonel.
Herşey düzgün, Albay.
Weren't it better said, that it all happens in the spirit of new order?
Bence bu dinamiklik yeni düzenin ruhu sayesinde gerçekleşiyor.
In order to counter encircle and suppress thoroughly the Party calls on all the comrades to defend the foundation of revolution with lives
Kuşatmak ve iyice bastırmak amacıyla, Parti tüm vatandaşları canları pahasına, devrimin temelini atmaya çağırıyor.
- Search? Don't you find everything all right and in order?
Yolunda görünmeyen bir şey mi var beyler?
In order to avoid all responsibility, I'll tell my superiors that you..
Tüm sorumluluğu önlemek için, üstlerine söyleyeceğim..
All one has to do is put the words in the proper order.
Tek yapılması gereken kelimeleri doğru şekilde sıralamak.
Menelaus'theorem says... if three points are taken in two sides of a triangle... and the third side produced are in all three sides produced... so that the product of the three alternate segments taken in order -
Bir üçgenin iki kenarından iki nokta seçilir... ve üçüncü kenar atılırsa, ya da tüm kenarlar atılırsa... bu üç farklı değişkenden yeni bir üçgen elde edilir...
- All the papers are in order.
- Ama tüm belgeler usulüne uygun.
- L think a toast is perfectly in order. - All right, boss.
- Bence bir kadeh tam yerinde olur.
In order to avoid unnecessary bloodshed, the Commander of the Soviet Army proposes that all German soldiers and officers, surrounded in this city and blockaded in houses, cease fire immediately, lay down their arms, raise the white flag and surrender.
Gereksiz yere kan dökülmesini önlemek için Sovyet Ordu Komutanlığı şehirde kuşatılan ve evlerde sıkışıp kalan Alman askerlerine ve subaylarına ateşi kesmelerini silahlarını bırakmalarını... beyaz bayrak sallayarak teslim olmalarını öneriyor.
- After all, it would save me having to put make-up on and a mask and dance around a fire in order to get rid of evil spirits.
- Velhasıl, hapları içmen kötü ruhlardan kendimi arıtmam için yüzüme makyaj yapıp maske takmamı ve ateş çevresinde dans etmemi engelleyecek.
But all they had to retreat when in her house appeared wounded hussar with "Order of George"
Ama tüm bu evlilikten geri çekilmeye, bir hafif süvari erinin evinden yaralı çıktığı zaman..
Maybe I can put it all in some order at last.
Belki en azından her şeyi bir sıraya koyabilirim.
All is in order
Her şey tamam.
You know, Salim, I don't consider myself an unintelligent man but for the life of me I can't understand why they should go to all this trouble and expense in order not to steal it.
Biliyor musun, Salim, kendimi geri zekalı biri olarak görmem ama bir türlü anlamıyorum o kadar zahmete girip ve harcama yapıp... neden çalmadılar.
But all you terrorist groups get finished off in short order!
Fakat siz terörist grupların işi kısa zamanda bitirilir!
You're a scientist, and you're supposed to respect a natural order in all things.
Sen bilimadamısın, tüm varlıkların doğal düzenine saygı duymak durumundasın.
How else would an insolvent architect have an opportunity to travel, expenses paid, all over the world in order to study the various architectural aspects...?
Bütün dünyayı gezmek mimari yapıları incelemek ve harcamalarımın ödendiği böyle bir seyahati ben?
Their weapon takes all their energy. They must become visible in order to launch it.
Silahları tüm enerjilerini kullanıyor ve böylece görünür oluyorlar.
One day it will come a constitution in which the natural inequalities of man are subject to a higher order, so that all however varied their mental and physical powers may be by agreement legally get their fair share...
Gün gelecek insanın doğal farklılıkları daha yüksek bir değere tabi olacak ve böylece zihinsel ve fiziksel güçleri ne kadar çeşitli olursa olsun, kanuni paylarını eşitçe alacakları bir anayasa yazılacak...
In 1946, the government of Switzerland ordered all numbered bank accounts examined, in order to make certain that no Nazi assets were being concealed in Swiss banks.
1946 yılında, İsviçre Hükümeti'nin talimatı ile Nazi mal varlığının İsviçre bankalarında gizlenmemiş olmasından emin olmak için tüm hesaplar denetlendi.
You'll all be provided for, cared for, happy. There is an order of things in this universe.
Sizlere itinayla bakılacak, mutlulukla.
All measures likely to guarantee to us that the police force would not make us evacuate and at the same time to maintain the normality of the factory in order to avoid disorders.
Alınan tüm önlemler polisin fabrikayı boşaltmayacağı ve aynı zamanda düzensizliği önlemek için fabrikanın normalliğini sağlama üzerineydi.
All your external reflexes are in order.
Verdiğin tüm reaksiyonlar yerinde.
All the children seem to be happy, well-fed and normal... the house amazingly clean and in good order.
Tüm çocuklar mutlu, iyi beslenmiş ve düzgün ev çok temiz ve derli toplu görünüyor.
Now, in order to get a feeling of real spontaneity, a true documentary flavour, I want to do this all without a rehearsal.
Gerçek doğallık duygusunu belgesel tadında almak için provasız yapmak istiyorum.
As you can see, all is in order now.
Her şey yolunda.
I can assure you that if you wish to check up on things you can see all the files, the receipts, and accounts are in order.
Eğer dosyaları, evrakları ve makbuzları kontrol etmek isterseniz, hepsinin burda olduğundan emin olabilirsiniz.
and Denis Rake landed smack in the middle of the battle. He spent the night in a tree, which he climbed down the next day in order to send us a message saying he'd arrived rather unexpectedly and that all was well.
Bilmediğimiz şey Denis Rake'in Fransa'ya vardığı gece Almanların ani bir saldırı yaptığı ve Denis Rake'in savaşın ortasına balıklama daldığıydı.
But in all my life, I never disobeyed an order.
Ama hayatım boyunca asla emre itaatsizlik etmedim.
All my things are in order.
Bütün eşyalarım sıralanmıştır.
It is not only the Crown of England that is in peril, Excellency all institutions of established order throughout the countries of Europe are threatened.
Tehlikede olan yalnız İngiltere tahtı değil bütün Avrupa ülkelerindeki toplum kurumları tehdit altında.
At times, he Breaks with the System... telling them all to go to hell or refusing to pay in the subway because he's sick of getting up at 6 in order to be at work by 8
Bazen onlara, cehenneme kadar yolu olduklarını söyleyerek ya da metro ücretini ödemeyi reddederek sistemi çiğniyor. Çünkü saat 8'e kadar işte olabilmek için 6'da kalkmaktan bıkıp usanmıştır.
For today's first Royal Buzkashi on the field of Bagrami here in the capital city of Kabul by order of His Majesty the King whichever chapandaz among you shall carry the headless calf around the blue flag and deposit it back here in the circle of justice shall receive the king's pennant thus signifying that he is the master chapandaz of all of Afghanistan.
Bagram alanında gerçek bir buzkaşi burada, başkent Kabil'de, Kralımızın himayelerinde kendi illerinin kıyafetleri içindeki çapandazlar kesik keçiyi adalet halkasından alacaklar mavi bayrağın çevresinden geçtikten sonra yeniden adalet halkasına getirecekler... Kesik keçiyi kralın bayrağı altına kim getirmişse o, Afganistan'ın en büyük çapandazı onurunu kazanacak.
all in good time 135
all in all 173
all in due time 19
all in a day's work 35
all in favor 76
all in 140
in order 59
in order to do that 38
in order to survive 22
in order to obtain anything 22
all in all 173
all in due time 19
all in a day's work 35
all in favor 76
all in 140
in order 59
in order to do that 38
in order to survive 22
in order to obtain anything 22
order 688
orders 163
ordered 48
orderly 54
order in the court 34
orders are orders 26
order up 62
order bride 19
order arms 19
all is bright 16
orders 163
ordered 48
orderly 54
order in the court 34
orders are orders 26
order up 62
order bride 19
order arms 19
all is bright 16
all i know is 350
all is well 128
all is lost 36
all i ever wanted 16
all i'm saying is 353
all i need 22
all is calm 29
all i want 30
all i'm saying 76
all i ask 19
all is well 128
all is lost 36
all i ever wanted 16
all i'm saying is 353
all i need 22
all is calm 29
all i want 30
all i'm saying 76
all i ask 19