Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / английский → турецкий / [ D ] / Don't leave me

Don't leave me перевод на турецкий

4,465 параллельный перевод
"Please don't leave me."
"Lütfen benden ayrılma."
The reason my email mentioned my kids is'cause we both know what might be about to happen and I've got to get on a plane and leave them here, so don't expect me to be fucking calm about it, all right?
Emaili çocuklara bahsetme sebebim ikimizin de neler olabileceğini bilme sebebimizle aynı. Ve uçağı binip, onları arkada bırakmak zorundayım. O nedenle sakın sakin olmamı bekleme, tamam mı?
No no no no, don't leave me!
Hayır, hayır, hayır, beni bırakma!
Don't leave me!
Beni bırakma!
Don't leave me.
Beni bırakma!
No, don't leave me.
Hayır, beni bırakma.
Don't forget to leave me your textbooks.
Ders kitaplarınızı bırakmayı unutmayın.
Here, don't you dare leave without me.
Al, bensiz çıkayım deme.
Please, don't leave me!
Lütfen, beni bırakma!
I don't really know, so just leave me alone.
Gerçekten, bilmiyorum. Ne olur, beni kendi halime bırak.
Don't leave me alone with him.
Beni onunla yalnız bırakma.
Don't leave me alone. Please!
Beni burada yalnız bırakma.
Don't leave me alone.
Beni yalnız bırakma.
If I don't force you to leave, you will come to your senses soon enough and abandon me.
Eğer gitmeni istemezsem hemen, yakında kendine gelir ve beni terk edersin.
You don't have to meet me, you can just leave them somewhere and I will pick them up.
Buluşmak zorunda değiliz. Bıraktığın yerden ben alırım.
Don't leave me.
Beni bırakma.
You don't like me. Let me leave.
Sen de benden hoşlanmıyorsun, bırak gideyim.
If you hate me so much, why don't you leave?
- Benden bu denli nefret ediyorsan, niçin terk etmiyorsun?
Please, please, don't leave me here!
Lütfen, lütfen, beni burada bırakmayın!
? Don't you ever leave me!
Beni sakın bir daha bırakmayın!
No, please don't leave me.
Lütfen bırakma beni.
Please. Please. Don't leave me.
Lütfen, yalvarırım gitme.
I don't think the queen would let me leave King's Landing.
Kraliçenin, Kralın Şehri'nden ayrılmama izin vereceğini sanmıyorum.
I- - I don't think the queen would let me leave King's Landing.
Kraliçenin, Kralın Şehri'nden ayrılmama izin vereceğini sanmıyorum.
Why don't you just leave me alone?
Neden beni yalnız bırakmıyorsun?
Don't ever leave me again.
Bir daha beni bırakma.
Don't ever leave me.
Asla bırakma beni.
Don't leave me.
Beni terk etmeyin.
Don't leave me hanging, here.
Beni merakta bırakma.
Trust me, I've had itches and wishes but you don't leave a man like Peter just like that!
Güven bana, arzularım ve isteklerim vardı ama sen Peter gibi bir adamdan bu şekilde ayrılmazsın!
"Don't turn away, don't leave me in tears."
"Geri dönüp beni gözyaşlarımla bırakma."
People like her don't leave people like me.
Öyle biri, benim gibi birini takip edemez.
Don't you leave me, Rick.
Sakın beni bırakayım deme Rick.
Joy, please don't... don't leave me behind.
Joy, lütfen beni arkada bırakma.
I don't think you want to leave me alone with this one right here.
Beni bu arkadaşla yalnız bırakmak istediğini sanmıyorum.
If you see him, don't say anything to him about me when you leave, ok?
Eğer çıktığında onu görürsen, benim hakkımda hiçbirşey söyleme tamam mı?
Don't leave me, Shell.
Beni bırakma Shell.
Don't leave me here.
- Beni burada bırakma.
Don't ask me to leave him.
Onu bırakmamı isteme benden.
Don't leave me.
Hayır. Beni bırakma.
Why don't they leave me alone?
Niye benim peşimi bırakmıyorlar?
Oh, don't leave me here with it!
Beni onunla yalnız bırakma burada!
"Don't ever leave me again."
"Beni bir daha bırakma."
Don't leave me with this lunatic!
Beni bu deliyle bırakma.
Leave me alone, I don't want to talk about it.
- Beni yalnız bırakın, bu konuda konuşmak istemiyorum.
Don't you dare leave her. Promise me you won't.
Sakın onu bırakayım deme.
When I leave, lock the door behind me and don't open it for anyone.
Gidince, arkamdan kapıyı kilitle ve kimseye açma.
They don't trust each other, they don't trust themselves and they leave their stuff with me.
Birbirlerine güvenmezler, kendilerine güvenmezler,... ve eşyalarını bana bırakırlar.
No, don't you leave me.
Hayır, beni bırakma!
"Stranger, don't leave me."
"Yabancı beni bırakma."
Don't leave me alone, please.
Beni yalnız bırakmayın lütfen.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]