If not me перевод на турецкий
8,270 параллельный перевод
If not me, someone else would've collected.
Ödülü ben almasam başkası alacaktı.
If you want me to trust you, you better know it ain't gonna be in blind faith, not anymore.
Sana güvenmemi istiyorsan körü körüne bir güvenim olmadığını bilsen iyi olur, artık yok.
Well, if you're not gonna eat, you can at least tell me why you tried to kill yourself.
Parola neydi?
To me, if the system says that's fair, then I guess I'm probably not meant to be a part of it.
Sistem adil diyorsa sistemin parçası olmamam gerekiyormuş sanırım.
Not sure if she learned that from me or she just was.
Bunu benden mi öğrendi yoksa hep öyle miydi bilemiyorum.
Promise me you're not gonna get disheartened - if everything doesn't happen instantly. - Okay.
Her şey bir anda olmadı diye cesaretini kaybetmeyeceğine söz ver.
Kid, if this is how we start out, you are not gonna last with me.
Evlat, eğer böyle başlayacaksak benimle devam edemeyeceksin.
And if I do get married and have a family, it will be because the timing is right for me and not because I was pressured into it by a bunch of second graders.
Ve eğer evlenir ve aile kurarsam, bu zamanlama doğru olduğundan olur ikinci sınıfa giden bir grup kızın baskısı yüzünden değil.
Do not turn a deaf ear to me, for if you remain silent,
Sesime kulak tıkama.
- Not if you keep it for me.
- Tabii sen benim saklamazsan.
Look, if you're not gonna do it for me, do it to avenge all the victims of mean girls everywhere.
Benim için yapmayacaksan bile her yerdeki kötü kız kurbanlarının intikamını almak için yap.
If you're not careful, Oscar might steal me from right underneath your little...
Eğer dikkat etmezsen, Oscar beni senin o küçük- -
If anyone's hiding anything, it's me, not Tom.
Bir şey saklayan varsa benim, Tom değil.
Not if you help me.
Yardım edersen olmaz.
I am not your friend, but I will let you live if you help me tie up some loose ends.
Strauss'a bir anlam ifade etmen, bana bir anlam ifade etmez yani açıkça söyleyeyim ki, ben senin arkadaşın değilim ama eğer birkaç işi tamamlamam yardım edersen, yaşamana izin veririm.
I guarantee if you come with me tonight, then you're not gonna want it to end.
Bu akşam benimle gelirsen gecenin bitmesini istemeyeceğinin garantisini veriyorum.
If he is, he did not tell me.
- Öyle ise bile bana söylemedi.
If you do not release her to me I will tear this goddamn building apart piece of wood...
Eğer onu serbest bırakmazsanız... bu lanet binanın her tarafını başınıza yıkarım.
If you need to talk to me, you call my office, and we'll get you put on my calendar.
Eğer benimle konuşmak istersen, ofisimi ara, ve takvimime not alırız.
Dear Hector, if you are not dead, will you please help me?
Sevgili Hector, ölü değilsen, lütfen bana yardım eder misin?
If she was crying, she'd try not to let me see.
Ağlarken onu görmeme izin vermezdi.
If it ends with you yelling at me for not sleeping, that's not a story, that's a German art film.
Bu, uyumadığım için senin beni azarlamanla biterse bundan hikaye olmaz, olsa olsa Alman sanat filmi olur.
Okay, just so you know, if I do and we have half Sting children, when they ask me how to grift, I'm gonna tell them to watch their mother, not listen to you! Yeah!
Evlenirsem ve Sting çocuklarımız olursa, üçkağıt öğrenmek istediklerinde annelerini izlemelerini söyleyeceğim, seni dinlemelerini değil!
Please? If not for Greendale, then for me?
Greendale için değilse, benim için yapar mısın?
If not for me, then for my daughter.
Benim için olmasa bile, kızım için bunu yapın.
But Captain. I'm not saying I won't do it, but shouldn't you at least ask me, if I'll go up or not?
Fakat Kaptan, yapmayacağım demiyorum ama yine de bana yukarı çıkıp çıkmayacağımı sormanız gerekmez mi?
So, if you're not ready for that, then just, for Christ's sake, just be decent and tell me.
Bu yüzden buna hazır değilsen,... tanrı aşkına, sadece dürüst ol ve söyle.
If Agent Gaad wants a pen, he might ask me for one, or go to the supply cabinet, but... that pen- - that's, uh- - that's not a supply pen...
Ajan Gaad dolma kalem istiyorsa ya benden ister ya da malzeme dolabına kendi bakar ama o dolma kalem malzeme dolabındakilerden değil.
A long time ago, you told me if a man wanted to get out, - he needed three things... - Not this again.
Uzun zaman önce dışarı çıkmak isteyen bir insanın üç şeye ihtiyacı olduğunu söylemiştin.
If you try to ransom me, it's not gonna work.
Benim için fidye isteyeceksiniz bu işe yaramaz.
Your mother keeps calling me every day, driving me crazy if so, why did not you call me directly?
Her gün beni arıyor. Neden beni aramadın o zaman?
If it is true or not, it is for me to deal with.
Doğru ya da değil, bununla ben ilgilenirim.
I'm not going to help you - If you humiliate me.
- Beni asagiladigin için sana yardim...
Delphine, if you're not gonna be with me, if you're not going to switch sides, let me go.
Delphine, eğer benimle olmayacaksan eğer taraf değiştirmeyeceksen bırak gideyim.
You know, if we're not successful, people like you and me are never gonna be able to trust each other ever again.
Biliyorsun, eğer başarısız olsaydık,... senin ve benim gibiler,... asla muktedir olamayacaklardı.
So Holt won't tell me if something happened at home because I'm not his husband.
Holt evinde ne olduğunu bana söylemiyor çünkü kocası değilmişim.
I can't operate on your arm if you're not stable, so what aren't you telling me?
Durumun stabil olmazsa kolunu ameliyat edemem. Neden söylemiyorsun?
If you meant "No," you should have said "No" because all that "We'll see" does is make me think it's possible, and then I end up ruining things, not just for myself, but for my friends, when really you have no intention of saying "Yes."
Eğer "hayır" ı kastediyorsan "hayır" demen gerekiyor çünkü bütün o "bakarız" lar bana mümkünmüş gibi geliyor çünkü sen "evet" deme niyetinde olmayınca sonra benden ziyade arkadaşlarım için planlar bozuluyor.
I mean, if he can fix the problem with you, he's not gonna want to work on it with me.
Eğer seninle olan sorununu çözerse o zaman benimle olmak istemeyecek.
And it's not the me I am now, if that makes any sense.
Eğer mantıklı gelecekse, şu an olduğum kişi değilim.
I can bring him down to the station - if that's what you prefer. - Do not threaten me, sir.
Onu karakola da götürebilirim eğer böyle tercih ederseniz tabii.
If I knew who was trying to whack me, I would tell you, but not because I like you.
Beni temizlemek isteyeni bilseydim söylerdim. Sizi sevdiğim için değil.
But if i could not trust my closest friend, How can i trust anyone who serves me?
Benim en yakın dostuma güvenemezsem, bana hizmet eden birine nasıl güvenirim?
If i do not have an heir, I will have failed everyone who's come before me.
Bir varisim olmazsa, benden önce gelen herkesi hüsrana uğratmış olacağım.
" It is not possible for me to know if the infinite jungle has started on me the process that has taken many others to complete and irremediable insanity.
" Benim için sonsuz orman ilgisi ne zaman başladı bilmek imkansız... pek çok insanın tamamen dermansız delirmesine neden oldu.
Why do you insist on coming with me if you're not going to help me?
Bana yardım etmeyeceksen neden benimle gelmekte ısrar ediyorsun?
Well, if that's true, then I'm really glad this meeting's with me and not somebody else.
Dediğin doğruysa bu görüşmeyi başkasıyla değil de benimle yaptığına çok sevindim.
I may not be able to keep whatever you tell me just between us, even if I want to.
Bana ne söyleyeceksen onu aramızda sır olarak tutmam için sebep olmaz, istesem bile.
If people are gonna talk about me, I'm not gonna let them do it behind my back.
İnsanlar benimle ilgili konuşmaya başlarsa bunu arkamdan yapmalarına izin vermeyeceğim.
And that's why I'm gonna tell her if she's not okay with me being with you, and being a cop, then she's gonna have to kick me off the force.
Ve bu yüzden ona seninle birlikte olmamın bir polis olmamın onun için bir sorun oluşturuyorsa o zaman beni polis birliğinden kovması gerektiğini söyleyeceğim.
Yeah, look, that's not gonna make me hang out in the lab, if that's what you're thinking, okay?
Düşündüğün buysa, tüm gün laboratuvarda takılmamı sağlamaz.
if not 1076
if not now 47
if nothing else 141
if not for you 33
if not for me 39
if not more 26
if not you 33
not me 3274
not men 17
mexico 335
if not now 47
if nothing else 141
if not for you 33
if not for me 39
if not more 26
if not you 33
not me 3274
not men 17
mexico 335