Tell me something good перевод на турецкий
146 параллельный перевод
Hey, do me a favor, will you? Tell me something good.
Ne olur iyi bir şeyler de söyleyin.
Oh, Andrew, tell me something good.
Andrew, bana güzel bir şeyler söyle.
Agent Finn, tell me something good.
Ajan Finn, bana iyi bir şey söyle.
Pacey, tell me something good.
Pacey, bana iyi bir şey söyle.
- OK, tell me something good.
- Tamam. İyi bir şey söyle.
Tell me something good.
Bana iyi bir şey söyle.
Tell me something good, anything.
Bana güzel bir şey söyle.
Tell me something good, Speed.
Bana güzel haberler ver, Speed.
Azimi, over here and tell me something good.
Azimi, buraya gel ve bana iyi haber ver.
Look, you want real information, you tell me something good.
Bak, gerçek bilgi istiyorsan, bana iyi birşeyler söylemelisin.
Tell me something good.
İyi şeyler söyle.
Tell me something good.
Bana güzel bir şeyler söyleyin.
All right, tell me something good. You know, this company, Tazarr, went out of business, which is a good thing.
Bu Tazarr şirketi iyi şeyler yapmayı bıraktı,
Colonels, please tell me something good is happening somewhere.
Yarbaylar, lütfen bana iyi bir şeylerin olduğunu söyleyin.
Tell me something good
Bana güzel bir şey söyle...
Let's try a little experiment. I'll pretend I'm Mom, you tell me something good.
Ben annemiz olayım, sen de bana iyi bir şey söyle.
Listen, you go back and tell that firm of yours that they sold me something good, and they just found it out.
- Beni dinle. Bana sattıkları arazinin değerli olduğunu yeni anladılar. Firmana git ve bu dediklerimi söyle.
They tell me it's something good, just like money.
Değerli bir şey olduğunu söylediler, aynı para gibi.
Let me tell you something. I only hope the girl you marry has as good.
Sana şu kadarını söyleyeyim, umarım evleneceğin kızın bacakları da böyle güzel olur.
Tell me something, you seem so innocent, like a little girl, good and not sly.
Baksana, çok masum göründün bana küçük bir kız gibisin adeta.
Good, now let me tell you something.
İyi, sana bir şey söyleyeyim.
Captain, I've seen the look before, and if something isn't done, sooner or later, I'm gonna have to hurt him. Tell him to leave me alone. And that wouldn't be good for him right now.
Kaptan, o bakışı daha önce de gördüm ve bir an önce bir şey yapılmazsa, er ya da geç onu üzeceğim, beni rahat bırakmasını söyleyeceğim ve bu da şu an onun için hiç iyi olmaz.
Someone tell me something worth listening to, and I'll pay them a dollar good American money.
Biri dinlenmeye değer bir şey söylerse, 1 dolar veririm.
Can you tell me something about him? My son, my son was no good.
Bana ondan biraz bahsedebilir misin?
Let me tell you something in good faith :
Size iyi niyetle bir şey söyleyeyim :
Good! Tell me something, Andrew. How the hell do you still consider yourself a commanding officer?
Söylesene Andrew, kendini nasıl amir polis olarak görebiliyorsun?
Let me tell you something for your own good, Julius.
Sana kendi iyiliğin için birşey söyleyeyim Julius.
Let me tell you something just so you know in advance, I'm not in a good mood today.
Şimdiden bilin diye söylüyorum bugün sol tarafımdan kalktım.
That's good. Listen, let me tell you something here.
Bak, sana bir şey söyleyeyim.
Pretty good. Tell me something, Ed.
Çok iyiyim.
Let me tell you something... your secrets weren't good enough.
Sana bir şey söylememe izin ver... sırların yeterince iyi değildi.
Well, that's good, because I gotta tell you there's something about a little bony banker that really turns me on.
İyi oldu bu. Çünkü ben de sana nefesimi kesen sevimli bir bankacıdan bahsedecektim.
I need to tell the people something, or you've got to give me a good reason not to.
Bu şehirdeki insanlara bir şey söylemem gerek ya da söylememem için bana bir gerekçe göstermeniz.
Let me tell you something. I practice being a good person every day.
Bak, ben iyi biri olmayı her gün yaşıyorum.
Let me tell you something, you can't get good sausage and peppers no more.
Biliyor musunuz, artık iyi acılı sosis yapmıyorlar.
Very good work, but let me tell you something.
Ama sana bir şey söyleyeyim.
- Seriously And that's that So don't tell me about good acting or style or something or not?
tarzdan bahsetmesin.
It doesn't matter what they think over there. Let me tell you something. You're a good guy.
Orada ne düşünürlerse düşünsünler, inan bana sen iyi bir adamsın.
- Let me tell you something about the word "good."
- Sana "good ( iyi" kelimesi hakkında bişey söyleyeyim mi?
You know, if you're so good at this, why-why don't you tell me something about me?
Eğer o kadar iyiysen, bana benim hakkımda bir şey söylesene.
All right, let me tell you something. My Robbie's too good for you.
Pekâlâ, size bir şey söyleyeyim.
- something very good. - Why didn't you come back and tell me?
Neden gelip bana haber vermedin?
Yes, but the way I tell if something is good is... does it make me want to throw up?
Evet. Ama bir şeyin güzel olduğunu söylüyorsam, o şey midemi bulandırmalı mı?
Now, let me tell you something. There's a demand for good-quality shit.
Söyleyeyim size, bu kaliteli b * klu adam.
Let me tell you something, and you listen good.
Sana söyleyeceğim şeyleri kulaklarını dört aç ve dinle.
Okay, give me something's that bad and I'll tell you how it might be good.
Tamam. Bana kötü bir şey söyle, sana onun nasıl iyi olabileceğini göstereyim.
The good Lord must surely be trying to tell me something.
Eminim Yüce Tanrı bana bir şeyler anlatmak istiyor.
It's good Anyway, you have something to tell me?
Güzel. Her neyse, bana söyleyecek bir şeyin mi var?
Give me something good to tell jessie.
Jessie'ye anlatmak için güzel birşeyler ver.
Tell me something good, please, after that.
- Jay, hadi, nereye gidiyorsun?
Let me tell you something good, Miss Maid.
Size güzel bir şeylerden bahsedeyim, Hizmetçi Bayan.
tell me 9887
tell me about yourself 90
tell me more 252
tell me about it 1085
tell me again 158
tell me something about yourself 16
tell me why 196
tell me you love me 72
tell me everything 270
tell me something i don't know 107
tell me about yourself 90
tell me more 252
tell me about it 1085
tell me again 158
tell me something about yourself 16
tell me why 196
tell me you love me 72
tell me everything 270
tell me something i don't know 107
tell me that you love me 17
tell me your name 121
tell me the truth 559
tell me something 611
tell me what you want 123
tell me what happened 368
tell me where you are 87
tell me i'm wrong 73
tell me what to do 196
tell me what 357
tell me your name 121
tell me the truth 559
tell me something 611
tell me what you want 123
tell me what happened 368
tell me where you are 87
tell me i'm wrong 73
tell me what to do 196
tell me what 357