Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / английский → турецкий / [ T ] / The cardinal

The cardinal перевод на турецкий

1,007 параллельный перевод
His Eminence the Cardinal is waiting to take his leave.
Kardinal Hazretleri ayrılmak için bekliyor.
De Talles had the effrontery to put himself on the right of the Cardinal at dinner.
De Talles akşam yemeğinde kardinalin sağında oturarak küstahlığını ortaya koydu.
I'm very sorry, but the cardinal's visiting New York for a short time.
Çok üzgünüm ama Kardinal New York'u çok kısa bir süre için ziyaret ediyor.
Before I launch into my standard commencement address I have here a communication from His Eminence, the cardinal which I think will interest you more.
Standart diploma törenimize başlamadan önce Kardinal hazretlerinden bir mesajım var ki bu sizi daha çok ilgilendiriyor.
Father Burke, the cardinal's here.
Peder Burke, Kardinal burada.
We cannot afford to fail with the cardinal.
Kardinal konusunda başarısızlığa tahammülümüz yok.
Like forcing the cardinal to confess to treason so that they can have a trial?
Dava açmak için kardinali itirafa zorlamak gibi mi?
His Eminence, the cardinal who could steal the estimation of the world to justify a miserable little tyke of a backstreet drab who smelled of fish!
Kendini kanıtlamak için dünyanın takdirini çalan, balık kokan arka sokak batağının sefil çocuğu Muhterem Kardinal!
- Quiet, the Cardinal's here.
Sessizlik! Kardinal burada.
The same that would have been used for the cardinal.
Kardinale çıkartılacak olan takımlar da bu.
Wouldn't you say that a Catholic who can blithely ignore one of the cardinal rules of her Church could also easily ignore an oath taken on one of its artefacts?
Kilisesinin başlıca kurallarından birini... gözü kapalı çiğneyen bir Katolik, o dinde kutsal olan şeylerden biri... üzerine edilen bir yemini de aynı kolaylıkla çiğnemez mi sizce?
Father, please lay my case before the Cardinal.
Peder, lütfen durumumu Başpapaza sunun.
Please lay my case before the Cardinal.
Lütfen durumumu Başpapaza bildirin.
Father, you must forgive me... but if you do not put my case before the Cardinal... I should do something that would kill me.
Peder, bağışlayın ama... eğer durumumu Başpapaza sunmazsanız... beni öldürecek bir şeyler yapmak zorunda kalacağım.
Of course, the cardinal.
Tabii ki, kardinal kendisi.
What can I tell the Cardinal tomorrow?
Yarın Kardinale ne söyleyeyim?
The Cardinal is already waiting.
Kardinal hala bekliyor.
The Cardinal!
Kardinal!
Now we'll go through them one by one, and you have to say : This is the wife, this is the mistress, this is the Cardinal, this is Saraghina. Clear?
Şimdi tek tek gidebiliriz, ve sen artık.... bu karısı, bu metresi, bu Kardinal, bu Saraghina demek zorundasın.Tamam mı?
You may tell your master, the King of France, that I have locked up... the Cardinal of Clermont in Saint Angelo because he is no better than a spy.
Efendiniz Fransa Kralı'na söyleyin,.. San Angelo'da Clermont Kardinali'ni zindana attım. Keza casustan beter bir adam.
It's one of the cardinal rules of golf. You replace your divots and you...
Golfin temel kurallarından biridir.
Well, it's all the Cardinal's business.
Neyse, hepsi Kardinali ilgilendiren şeyler nasıl olsa.
And when the Cardinal calls, you all come running, day or night.
Kardinal birini çağırdı mı, gece olsun gündüz olsun, koşa koşa gidilir.
The Duke would go if the Cardinal called him.
Kardinal çağırsaydı, Dük de giderdi.
You come from talking with the Cardinal.
Kardinalin yanından geldiniz.
Yes, talking with the Cardinal.
Evet, Kardinalin yanından.
The Cardinal endures terrible suffering with admirable perseverance.
Kardinal takdire değer bir azimle korkunç acılara dayandı.
I've just had a conversation with the Cardinal.
Az önce Kardinal'le bir görüşme yaptım.
I'm afraid the cardinal's death -
Kardinalin ölümünden korkarım.
The cardinal was skillful at maintaining equilibrium between these forces :
Kardinal bu güçler arasındaki dengeyi korumakta en yeteneklisiydi :
Pierrette, go to the cardinal's antechamber tonight to learn of his condition.
Pierrette, bu gece durumunu öğrenmek için Kardinal'in odasına git.
The king is worried about the cardinal's health.
Kral, kardinalin sağlığı hakkında endişeli.
Your Majesty had ordered me to address the cardinal concerning affairs of the church.
Majesteleri, kilisenin işleri ile ilgili kardinalle görüşmemi emretmişti.
The cardinal placed 16 million at the Bastille as a precaution.
Kardinal önlem olarak Bastille'e 16 milyon yatırdı.
Sire, might I inform you of a report and secret thought that until present I had only revealed to the cardinal?
Majesteleri, şimdiye kadar sadece kardinal için ortaya çıkardığım rapor ve gizli niyetten sizi haberdar edebilir miyim?
We have learned that Zepke imprisoned the cardinal six weeks ago when he entered Zolnar Monastery for his annual retreat.
Öğrendiğimize göre Zepke 6 hafta önce kardinali Zolnar Manastırına yıllık inzivasına çekildiğinde hapsetmiş.
Just received word the cardinal will leave the monastery day after tomorrow, on the eve of the elections.
Aldığımız habere göre kardinal yarından sonraki gün manastırdan ayrılacak yani seçim arefesinde.
I suppose Zepke's replaced the cardinal's staff too, huh?
Bence Zepke, kardinalin personelini de değiştirecek.
The only cardinal I want in this family is one that plays ball with St. Louis.
Bu ailede istediğim tek kardinal, St. Louis'de çalan biri.
To respond to this outrage, and at the request of Franco, Cardinal Goma y Toma, Primate of Spain, sends a collective letter to the bishops around the world :
Franco'nun isteği üzerine bu öfkeye bir yanıt vermek için İspanya kardinali, Goma y Toma dünyadaki tüm piskoposlara bir mektup gönderdi.
You call the canary Richelieu because you wanted a cardinal?
Kardinal kuşu sanılsın diye mi Richelieu dediniz?
Lesson one... the three cardinal rules of theft.
Birinci ders ; hırsızlığın üç temel kuralı.
Gentlemen, I've had you assembled to tell you that up to the present, I've seen fit to leave the governance of my affairs to the late cardinal.
Beyler, sizi, işlerimin yönetimini şimdiye kadar merhum kardinale bıraktığımı söylemek için topladım.
Superintendent, I ask you to make use of Mr. Colbert whom the late cardinal recommended to me.
Başmüfettiş, merhum kardinalin bana tavsiye ettiği Bay Colbert'ten faydalanmanızı istiyorum.
This is Anton Cardinal Vossek, who, despite being 80 years of age and physically infirm, is nonetheless the acknowledged leader of his country's freedom movement.
Bu, Kardinal Antol Vossek. Bedenen yetersiz ve 80 yaşında olmasına rağmen ülkesinin özgürlük hareketinin seçilmiş lideri.
The government, towards whose overthrow Cardinal Vossek is working has arrested him, preparatory to a trial before a people's court which is certain to convict him.
Hükümet, Kardinal Vossek'i yıkmak için tutukladı ve halk mahkemelerinde yargılanıp kesin olarak suçlu bulunması için çalışmalara başladı.
This is Anton Cardinal Vossek who is being held for interrogation on the top floor of this building, Seravno Prison, which is located immediately adjacent to the city main park.
Bu, Kardinal Anton Vossek. Kendisi sorgulanmak için şehrin ana parkının hemen yanında bulunan Seravno Hapishanesi'nin en alt katında tutuluyor.
And the other one, Cardinal Spellman.
Ve diğeri, Kardinal Spellman. Yardım et Tanrım.
For the glory of the glory of Cardinal,
Kardinalin ihtişamı için,
The way she was decked out in red, she looked like a cardinal.
Öylesine kırmızıya bürünmüştü ki, bir kardinal gibi görünüyordu.
Only one man stands between Zepke and absolute power : Stanislaus Cardinal Souchek, whose influence with the people has kept his country free.
Zepke ve iktidar arasında sadece tek bir kişi var Kardinal Stanislaus Souchek kendisi halk üzerindeki etkisi sayesinde ülkenin özgürlüğünü korumaktadır.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]